En iyi seçenek
Elektrikli otomobil üreticilerine teşekkür etmek lazım. Elektrikle çalışan teknelere olan ilginin artmasının nedeni onlar. Bu teknoloji daha sessiz, zararlı emisyonları, fosil yakıtları ve diğer kirleticileri azaltmanın yollarını arayan denizciler için nihayet iyi bir seçenek haline geldi. Temel sorulara cevap vererek bizler de elektrik enerjisinden faydalanmaya başlayabiliriz.
Yeni bir teknolojiyi öğrenme yükü sizi korkutuyorsa, sakin olun ve derin bir nefes alın. Sizden sıfırdan bir icat yapmanız beklenmiyor. Kendinize birkaç temel soru sorarak başlayabilirsiniz. İlk olarak, ne tür bir tekneniz var ve ne kadar hızlı gitmek istiyorsunuz? Bu, ihtiyacınız olan motorun gücünü belirleyecektir. İkincisi, şarj etmeden ne kadar yol almak istiyorsunuz? Yanıtınız, ihtiyacınız olan akülerin sayısını ve boyutunu belirleyecektir. Kurulumunuz için bir şarj sistemi ekleyin, tüm bileşenleri birbirine bağlayın ve elektrikli tekne yolculuğuna hazırlanın.
Motor: Ne kadar hızlı gitmek istiyorsunuz?
Ne kadar hızlı gitmek isterseniz, o kadar fazla güce ihtiyacınız olacak. Teknenizin ne kadar hızlı gidebileceğini belirlemek için gövde şeklini göz önünde bulundurun: Tekneniz deplasmanlı bir tekne mi, kayıcı (planing) bir tekne mi? Deplasmanlı tekneler (sandallar, balıkçı tekneleri, büyük motoryatların bir kısmı ve yelkenli tekneler buna iyi örneklerdir) suyu sorunsuz şekilde açmak ve az çabayla kenara itmek için tasarlanmıştır ki işimiz biraz daha kolay. Karinaları nispeten daha düz olan kayıcı teknelerin su yüzeyine kalkmaları ve kaymaları için ise güçte biraz artış gerekiyor. Zira teknenin su yüzeyinde yükselmesi ve kayması için, tasarımda her zaman göz önünde bulundurulan ağırlık, daha büyük bir sorun haline gelir.
Tekneleri otomobillere kıyasla elektrikliye dönüştürmenin güzel yanlarından biri, performans konusunda teknelerin ağırlığının arabalar kadar büyük bir etken olmamasıdır çünkü tırmanacak tepe yoktur. Büyük teknelere bindiğinizde, tekne kaymaya geçerken kendi tepenizi yaparsınız, bu nedenle ağırlık çok büyük bir faktör haline gelir. Bir kayıcı teknenin o büyük dalgayı tırmanabilmesi için bir güç patlamasından daha fazlasına ihtiyacı vardır; ayrıca tekneyi orada tutmak için motorun daha yüksek bir hızda çalışması gerekir.
Teknede nasıl zaman geçirdiğinize gerçekçi bir şekilde bakmanız ve elektriğin buna uyup uymayacağına karar vermeniz gerekiyor. Her zaman 40 mil hızla mı gidiyorsunuz? Buna bu kadar ihtiyacınız var mı?
Elektrikli tekne fikri kulağa yavaş geliyorsa da, elektrikle de hızlı gidebileceğinizden emin olabilirsiniz. Piyasada birçok firma, hızlı tekneler için yüksek güçlü motorlar geliştirdi. 20, 30 ve hatta 130 HP marin elektrikli motorlar artık mümkün. Hem içten takma hem de dıştan takma için üstelik. Dürüst olmak gerekirse de, gerektirdiği kurulum nedeniyle oldukça pahalıya mal oluyor. Zira pahalı lityum-iyon akü setleri işi oldukça zora sokuyor. Akülü ve elektrik motorlu eksiksiz bir sistem 50.000 ila 60.000 dolar mertebelerine kadar çıkabiliyor. Motor seçerken sadece beygir güçlerine bakmayın. Deniz motorlarında esas olan tork gücüdür. Aynı kamyon motorlarındaki gibi. Devasa motorların beygir güçlerinin ne kadar düşük olduğunu hatırlayın. Elektrik motorları da tork olarak çok güçlü olduğundan onların da beygir
güçleri çok yüksek olmak zorunda değil. Örneğin 75 HP turbo dizel bir motorun maksimum torku 135 deniz mili iken, 35 HP bir elektrik motoru da bu gücü bize sağlayabiliyor. Elektrik motorunun özelliğine göre bu fark çok daha yükselebiliyor. Başka bir örnek verelim; 17 kW bir elektrikli motor, 52-60 HP bir içten yanmalı motorun yerine kullanılabiliyor.
Elektrik motorlarında transmisyon sistemleri de içten yanmalı fosil yakıt motorları gibi şaftlı, saildrive, kuyruklu ya da dıştan takma şeklinde kombinasyonlara sahip olabiliyor üstelik.
Aküler: Ne kadar ileri gitmek istiyorsunuz?
Aküler yakıt deposudur, bu nedenle akülerinizin boyutunu ihtiyaçlarınıza ve hedeflerinize göre seçeceksiniz. Çalışabilme süreniz, akü kapasitesi ve seyir sırasında kullandığınız ortalama hızınıza göre belirlenir. (Amper saatleri, kapasitenin veya bir akünün belirli bir süre boyunca sağlayabileceği akım miktarının bir göstergesidir). Ancak her şey gaz kolu yönetimine bağlıdır, su akımına ve koşullarına göre de değişir. Gazınızı azaltırsanız, çalışma süreniz ve menziliniz katlanarak artacaktır. Çok kaba hesapla örnek verelim; 10 kW (yaklaşık 30 HP içten yanmalıya denk) 6 saat çalışabilirliği için iki adet 1250 Ah akü ( %50’sini kullanabildiğimiz bir akü, AGM ya da jel örneğin) yeterli olacaktır. 12 adet 125 Ah’lik akü örneğin.
Pekiyi daha uzun mesafelere gitmek istediğimizde ne yapabiliriz? Bu durumlar için de jeneratör veya güneş panelli sistemler öneriliyor. Birincil olarak güneş panelleri aküleri şarj için kullanılırken, ihtiyaç olduğunda da jeneratör devreye giriyor ve bu durumda mesafe sınırı ortadan kalkıyor. Gördüğünüz gibi artık elektrik motorlu sistemler ütopya olmaktan çoktan çıkmış durumda. Uzay teknolojisine de ihtiyaç yok üstelik.
Küçük tekne ve dingilerde standart paketler sunmak çok kolay. Mantıklı rakamlar içinde kalabilmekle beraber, tekneleri biraz büyüdükçe çözümler pek de ekonomik kalmıyor maalesef. Ancak elektrik motorları, kısa mesafelerde seyir yapan denizciler için çok ciddi ve zevkli bir seçenek artık.