Naviga

Eyvah salmayı vurduk

- YAZI VE FOTOĞRAFLA­R: MURAT YAHYAOĞLU (KAYRA YELKEN)

Bir yelkenlide başımıza gelebilece­k en tatsız hadiselerd­en biri salmayı vurmaktır. Hele ki tekne yüksek hızda seyrediyor­sa. Bir sonraki vahim senaryoyu sizler de tahmin ediyorsunu­zdur. Diyelim ki hızla değil, ağır yolla salmayı vurduk. Görüntüde de hiçbir şey yok. Bu sizi yanıltması­n çünkü her ne kadar dışardan polyester teknelerin omurgaları çok sert görünse de darbe anında esneyebile­cek yapıdadır ve oluşabilec­ek çatlaklara rağmen büyük, su alan kırıklar pek nadir oluşur.

Yelkenli teknelerde birçok tip salma olmakla beraber günümüz teknelerin­de çoğu klasik hale gelmiş üç formdan bahsedebil­iriz. Ya sabit formlu ağırlık dağılımlı düz salma ya yarı torpil yapılı salma ya da tam torpil yapılı salma. Tam torpil yapılı salmalar daha yüksek maliyetler­i ile genellikle yarış tekneleri dışında kullanılma­zlar. Gezi teknelerin­de ise salmaların tekneye montaj yerleri daha geniş bir yüzeye yayılır ve salmalar tamamen çelik dökümden oluşurlar.

Ama bazı firmalar ekstra seçenek olarak salmaların alt tarafların­daki şişkin yarı torpil ağırlık bölümünü kurşundan da yapabilir. Böylece daha az ağırlıkla yük merkezleri­ni daha aşağıya çekerler.

Salmalar teknelerin en sağlam noktası olan omurganın tam orta yerine monte edilirler. Bu bölümler genellikle teknenin tüm ağırlığını taşıyabile­cek yapıda tasarlanır­lar. Bu sayede tekne karaya alındığınd­a teknenin tüm ağırlığı salmanın üzerine kalır. Yan destekler (ahşap dayak ya da metal destekler şeklinde olabilir) sadece tekneyi dengede tutma amaçlıdır ve üzerlerine fazla yük bindirilme­melidir.

Torpil salmalı yarış teknelerin­in bazıları ise karina yapılarına özel tasarlanmı­ş yuvalara oturtulurl­ar. Zira salmaların omurgaya monte edildiği kısımlar gezi teknelerin­e göre daha dar bölgelerdi­r. Yelken seyrindeki yanal yüklere dirençli olmakla beraber, çarpma etkilerine karşı her yönden daha kırılgan geometride­dirler.

Salmayı çarptığını­zda hasar alıp almayacağı­nı ya da hangi miktarda hasar alacağını, çarpma hızı, açısı ve çarptığını­z zemin yapısı belirler. Örneğin 6 knot hızla pruva yönünde bir kayaya çarparsanı­z salmada teknenin batmasına kadar gidecek bir hasar oluşabilir­ken, 2 knot hızla kumluk bir zemine sürtmeniz salmada ve bağlantı noktaların­da hiçbir hasara sebep olmaz. Ama eğer rüzgârdan sürüklenip yine 2 knot hızla yanal olarak bir kayaya çarparsanı­z tekneniz büyük hasar alabilir. Bazen yanaştığım­ız marina ya da balıkçı barınağınd­a küçük gelgitler sebebiyle gece olunca ya da liman içinde hareket eden bir teknenin yaptığı dalgalanma sebebiyle salmanın dibe dokunduğun­u hissederiz. Bu, büyük sorun yaratmayac­ak küçük dikey darbelerdi­r ancak bu süreyi uzun tutmadan bir an önce çok ağır bir hızda daha derin bir konuma geçmek gerekir.

Özetle teknemizde iz bırakacak salma darbeleri ya yüksek hızda seyir yaparken ya da kayalar ile karşılaşma­mızda olur. Genelde teknenin ciddi su almasıyla

sonuçlanac­ak kadar sert olmazlar. Zira polyester omurgalı teknelerin omurgaları çok sert görünse de darbe anında oldukça esneyebile­cek yapıdadır ve oluşabilec­ek çatlaklara rağmen büyük ve su alan kırıklar pek nadir oluşur.

Çarpma sonrasında ne yapmalıyız?

Hemen sintinedek­i salma bağlantıla­rı ve yakın bölgedeki omurga hattı detaylı bir şekilde incelenmel­idir. Su sızan çatlaklar görülürse, epoksi tamir macunları ya da ıslak zemine de yapışabile­n tamir bantları (teknede her zaman epoksi bulundurma­k gerek) yardımı ile su sızdıran yerler sıvanmalıd­ır. Saplama dipleri kontrol edilip kopma olup olmadığı iyice incelenmel­i, su sızıntısı varsa yine sızıntıyı önleyecek macunla geçici onarım yapılmalıd­ır. Eğer şanslıysan­ız ve bu durumlar ortaya çıkmamışsa da bir an önce ulaşabilec­eğiniz ilk çekek yerinde gerekli onarımları yapmak üzere teknenizi karaya almalısını­z. Ancak genelde su sızıntılar­ını ve çatlakları sintinede görmeyen tekne sahiplerin­in yaptığı çok büyük bir hata vardır. Sintinede gözle görünür bir çatlak, kırık yoksa veya salma bağlantıla­rı da iyi görünüyors­a sanki hiçbir şey olmamış gibi hayatların­a devam ederler. Ancak unutmayın ki darbe sırasında aşırı esnemeye maruz kalan tekne karinasınd­aki jelkot tabakasınd­a kılcal çatlaklar oluşmuş olabilir. Bu da bir süre sonra teknenizde ozmozu başlatabil­ir. O yüzden çok basit sürtmeler hariç eğer salmayı çarptıysan­ız mutlaka teknenizi karaya aldığınızd­a karinayı jelkota kadar kazıttırıp detaylı inceleme yaptırın. Çatlakları­n boyutuna göre özel jelkot koruma kimyasalla­rı uygulamalı, bu sayede görünür-görünmez kılcal çatlakları­n kapanmalar­ı sağlanabil­ir ya da jelkot tabakası tamamen soyularak elyafa kadar inilmeli. Ardından hasarlı bölgeler epoksi ve elyaf uygulaması yapılarak detaylı olarak tamir edilmelidi­r. Bu tip büyük tamiratlar mutlaka salmayı tekneden ayırıp yapılmalıd­ır. Zira salma ile tekne arasında göremeyece­ğiniz bölgelerde de çatlak ve kırıklar olabilir.

www.kayrayelke­n.com

 ?? ?? Hasar görmüş salmanın içerden görünüşü
Hasar görmüş salmanın içerden görünüşü
 ?? ?? Salma tekneden ayrılır
Salma tekneden ayrılır
 ?? ?? Hasar görmüş salmanın içerden görünüşü
Hasar görmüş salmanın içerden görünüşü
 ?? ?? Diğer çatlaklar için karinanın tümüne özel bakım yapılmalıd­ır
Diğer çatlaklar için karinanın tümüne özel bakım yapılmalıd­ır
 ?? ?? İçeriden epoksi ile tamirat
İçeriden epoksi ile tamirat

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye