Verimi artırmak isteyen kurumlar yönetici ve takım koçluğu talep ediyor
Türkiye’de hızlı bir gelişim gösteren, bireylerin ve kurumların farkında olmadıkları potansiyellerini ortaya çıkartmalarında pozitif psikoloji temelli akışı benimseyen koçluk mesleğinde, kurumların aldığı yönetici ve takım koçluğu hizmetleri son dönemde öne çıkıyor. Her bireyin sahip olduğu yetkinliklerin geliştirilmesi ve bu gelişimin sürdürülebilirliği üzerine kurulan yönetici ve takım koçluğunda, işletmenin mevcut durumunun teşhisini doğru ve eksiksiz olarak ortaya çıkarılması önem taşıyor. İşletmenin amacı, hedefi, zamanı, engelleri ve kaynakları gibi soruları ve sorunları gelecek planlarıyla stratejik bir yol haritasına dönüşmesini sağlayan yönetici ve takım koçluğu; katma değerli, verimli ve başarılı sonuçlara daha hızlı ulaşılabilmesini sağlıyor. Koçluk mesleğine ilginin artmasıyla sektör ihtiyaçlarının karşılanması için yaratıcı ortaklık süreçleri ortaya çıkıyor. Yaşam koçluğundan ilişki koçluğuna, kariyer koçluğundan öğrenci, sporcu, ebeveyn, politika ve satış koçluğuna kadar farklı alanların bulunduğu sektörde, takım, liderlik, yöneticilik ve takım koçluğu da son dönemde kurumların talepleri arasında başı çekiyor. Uzmanlar, küresel pazarda yoğun ilgi gören yönetici ve takım koçluğuna Türkiye’deki kurumlardan da talep geldiğinin altını çiziyor. Bu alan yöneticilerden çalışanlara gerçek misyonlarının belirlenmesini ve bakış açılarını geliştirmesini sağlarken aynı zamanda motivasyonu yüksek çalışanlara, kurum içi aidiyet ve sadakatin devamlılığını dolayısıyla şeffaflığı sağlıyor.
İngiltere’de her 100 firmanın 82’si yönetici ve takım koçluğu hizmeti alıyor. Avusturalya’da ise bir işletmenin daha kuruluş aşamasında bir takım koçu, bir muhasebecisi ve bir hukukçusu olması için devlet destekleri bulunuyor. ICF Global’in PWC ile 137 ülkede 15 bin 380 kişinin katılımı ile yaptığı 2016 yılı Koçluk Çalışması’nda, ‘Koçluğun, sosyal değişimi ne derece etkileyebildiği’ konusundaki sorusuna koçlar yüzde 51, koçluk hizmeti alan kurumların yöneticileri ise yüzde 49 oranında ‘oldukça fazla’ olarak cevap veriyor.
Türkiye’de ise 2015 yılında takım koçluğu, yöneticilik ve kariyer alanlarında koçluk hizmeti alma oranının yüzde 65 olduğunu söyleyen sektör temsilcileri, Türkiye’nin 2016 yılı mevcut durumu ve ekonomideki belirsizlikten dolayı birçok şirketin kısa vadeye odaklanarak çalışanlara yapılacak eğitim ve koçluk yatırımını ertelediği bilgisini veriyor. Genellikle şirketler ve kurumsal yöneticilerden gelen koçluk hizmetleri taleplerinin halen ağırlıklı olarak çok uluslu şirketlerden olduğuna dikkat çeken sektör oyuncuları, KOBİ kapsamındaki şirketlerde ise henüz bu hizmetlerin yaygınlaşmadığını ve koçluk hizmetine mesafeli firmaların yüzde 29 civarında seyrettiğini söylüyor. Ortalama çalışan sayısının 3 bin olduğu firmalarda sektörel bazda hızlı tüketim malları sektöründeki firmaların yüzde 19’unun koçluk hizmetleri aldığı gözlemleniyor. Bu sektörü otomotiv, telekomünikasyon ve tekstil sektörleri izliyor. Bu sektörlerde yüzde 94 oranında insan kaynakları departmanlarının koçluk hizmeti aldığı dikkat çekiyor. Gelecek beş senede, koçluk hizmetlerinin firmalar açısından yüzde 82 oranında insan kaynakları stratejilerinde gereklilik arz edeceğini söyleyen sektör temsilcileri, bu doğrultuda 2016 sonrasında bu hizmetlerin daha da artmasını hedefliyor.
Farklı enstürmanlarla destekleniyor
Kişisel gelişim, doğru iletişim, farklı düşünce ve davranış modellerinin potansiyellerini maksimize etmek amacıyla bireylerin ve kurumların kendi cevaplarını bulmasını sağlayan koçluk, ihtiyaçlara cevap vermek için farklı enstürmanlarla destekleniyor. Toplumsal kriz ve belirsizlik dönemlerinde kaygı ve korkuları sanat terapisi yöntemiyle bireyi ve kurumu destekleyen sektör aktörleri; resim, müzik, hareket ve drama ile eğitim programlarını interaktif hale getirmeyi hedefliyor. Sektör temsilcileri, sanatla koçluk programlarında, koçların, sanatın dönüştürücü etkisini önce kendilerinde sonra da danışanlarında tecrübe etmelerini sağlamayı amaçladıklarını vurguluyor. Ayrıca, en çok kullanılan program olan Neuro Linguistic Programing (NLP) ile insanın kendi potansiyelini keşfetmesini, farkındalıkla kendisini destekleyecek yeni programları edinmesini ve en önemlisi kendi sistemi- nin dilini öğrenip farkındalıkla kullanabilmesi hedefleniyor.
Akredite ve doğru hizmet seçilmeli
Koçluk hizmetlerini akredite bir kuruluştan almanın, mesleği profesyonelce yapmanın en doğru yol olduğunu savunan sektör temsilcileri, kurumların, hizmet alacakları koçluk eğitim firmaları ile de değerleri ve hizmet gereksinimlerinin uyum sağlaması gerektiğinin altını çizdi. Koçluk eğitim ve hizmetlerinin gerek bireyselde, gerek kurumsalda uzun verimli projeler olarak düşünülmesi ve kurumların buna göre seçilmesi gerekliliğini anlatan sektör aktörleri, hem hizmet kalitelerini, hem profesyonel bilgi hizmetleri baş- lığı altındaki koçluk, eğitim, danışmanlık gibi başlıklara inancı hem de doğru fiyat ve çözüm kombinasyonu başlıklarının iyi seçilmediği takdirde bireylere ve kurumlara olumsuz sonuçlar doğurduğunu anlatıyor. ICF Global’in 2016 yılı Temmuz ayında yayınladığı Koçluk Çalışmasına göre global mecrada ‘Koçluk alan kişi ve kurumların hizmet aldıkları koçun akredite olması konusunda beklentiler’ başlığına koçlar arasında yüzde 77, koçlardan hizmet alan kurumların yöneticileri arasında ise yüzde 72 oranında. Bu veriler, mesleği icra etmek için sadece eğitimli olmanın değil aynı zamanda uluslararası geçerliliği olan akreditasyonların gerekliliğini de vurgulamış oluyor.