İHRACATA HİZMETETTİLER
Ticaret Bakanlığı desteğiyle TİM tarafından üçüncü kez düzenlenen Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, ilk 10 hizmet ihracatçısı firm
Ülkemizdeki 71 bin ihracatçı firmanın temsilcisi olan TİM, dış ticaret fazlası veren bir ülke konumuna gelme hedefleriyle çalışmalarını sürdürüyor. Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda TİM tarafından üçüncü kez Türkiye'nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Araştırması gerçekleştirildi. Araştırmanın sonuçları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşrifleriyle gerçekleşen törende açıklandı.
“Türkiye’nin büyümesi ihracatçıya emanet”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önlerinde 500 milyar dolarlık ihracat hedefi olduğunu kaydederek, ihracatçıların ekonomik büyümede hayati önemde olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödüle layık görülen firmaların her birini ayrı ayrı tebrik ettiğini söyledi.
İlk 500'e giren firmaların 2017 cirolarının 93 milyar dolar, hizmet ihracatlarının ise 23 milyar dolar düzeyinde olduğunu gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı şunları kaydetti: "Bir başka ifadeyle sadece bu ilk 500 kuruluşumuz, toplam hizmet ihracatımızın yarısından fazlasını gerçekleştirmiştir. Biraz sonra ödüllerini vereceğimiz ilk 10 firmanın isimlerini tüm milletimize mal olması bakımından buradan tekrarlamak istiyorum. Türk Hava Yolları, Güneş Ekspres Taşımacılık, Pegasus Hava Taşımacılığı, Ekol Lojistik, Gap Dış Ticaret, Rönesans Holding, Netlog Lojistik, Odeon Turizm, Atlas Jet ile onur ödülü alan Cengiz İnşaat, Mapa İnşaat, Limak İnşaat, Kolin İnşaat ve Kalyon İnşaat. Gerek bu 15 firmamızın, gerekse 500 listesindeki diğer tüm firmalarımızın sahiplerinden çalışanlarına kadar tüm mensuplarına şükranlarımı sunuyorum." Erdoğan, yurt dışındaki sancaktarları olarak gördükleri ihracatçı firmalara bundan sonraki çalışmalarında da başarılar diledi. Türkiye'nin bugünlere kolay gelmediğini anlatan Erdoğan, "Dünyaya baktığımızda az gelişmiş yahut gelişmekte olan ülkelerin kimi ortak özellikleri olduğunu görüyoruz. En önemlisi de bu ülkelerin benzer aşamalardan geçmiş olmalarıdır. Bu aşamalardan birincisi atılım süreci yani hamle dönemidir. Her ülkenin böyle denemeleri vardır. Bu süreci devam ettiremeyen ülkeler için yavaşlama devamında da duraklama dönemi kaçınılmaz hale gelmiştir. Bu kısır döngü kırılamadığı takdirde gerileme sürecine adım atılmış olur. Gerileme sürecine giren ülke siyasi istikrarsızlıkla birlikte iyice dibe çöker" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin bu dönemlerin hepsini yaşadığını dile getiren Erdoğan, "Cumhuriyetimizin kuruluşunda sanayiden tarıma kadar her alanda ümit verici adımlar atılmış ama tek parti yönetimi zamanla bunların hepsini de akamete uğratmıştır" dedi.
Çıktığımız zirveyi yakalamak ve onu aşmak zorundayız
Erdoğan, cari işlemler dengesinde ciddi bir iyileşmenin dikkat çektiğini söyledi. 2002'deki 36 milyar dolarlık ihracata bakıldığında bu seviyenin çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, önlerinde 500 milyar dolarlık ihracat hedefi olduğunun unutulmaması gerektiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun aktörlerini karşısında gördüğünü ifade ederek, "Sizleri alkışlıyorum. Buradan 174 ayrı ülkeye ihracat gerçekleştiren 36 bin 630 firmamızın her birini gerek şahsım gerek milletim adına tekrar tekrar tebrik ediyorum" diye konuştu. Turizmde 15 Temmuz darbe girişimiyle ortaya çıkan sıkıntının aşıldığını ve turist sayısı bakımından tarihi bir rekora imza atılan bir sezonun geride bırakıldığını ifade eden Erdoğan, Merkez Bankası rezervlerinin kur dalgalanması döneminde doğal olarak gerilediğini, Merkez Bankası'ndaki rezervin yaklaşık 136 milyar dolara kadar çıktığını, şimdi ise yeniden 92 milyar dolara ulaşıldığını, her geçen gün daha da yükseldiğini vurguladı. Erdoğan,"Ancak çıktığımız zirveyi yakalamak ve onu aşmak zorundayız. Bunu da başaracağız. Ben buna inanıyorum" dedi.
Ekim ayında 7 bin 160 yeni şirket faaliyete geçti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş adamı için sözün önemli, ancak rakamın daha da önemli olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: "Bunun için söylediklerimizi esasında sizlerin de yakından bildiğine, takip ettiğine inandığım rakamlarla desteklemek istiyorum. Mesela geçtiğimiz 16 yılda Türkiye ortalama yüzde 5,7 büyüdü. Ülkemize gelen uluslararası yatırımların tutarı 201 milyar doları geçti. Ülke milli gelirimiz 850 milyar doları aştı. Kişi başına düşen milli gelirimiz 11 bin doları buldu. Bugün satın alma paritesine göre dünyanın 13’üncü büyük ekonomisi haline gelmiş durumdayız. Ekim ayında 7 bin 160 yeni şirket faaliyete geçerken bin 235 şirket de faaliyetini sonlandırmıştır. Tablo budur. İhracat rakamları zaten sizin işiniz. Gelişmeler 2018 sonu itibarıyla yıllık 170 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşılacağını gösteriyor. Buraya nereden geldik? 36 milyar dolardan geldik. "