NBE - Ozel Ek

Ticaret giderek karmaşıkla­şıyor, içinizdeki sese kulak verin...

- Hakan Güldağ

Dünyanın gündemi ticaret savaşları, bizim gündemimiz ise seçim. Öyle ya, 2014 yerel seçimlerin­den bu yana milletin önüne yedi kere sandık koyduk, şimdi tekrarlana­n İstanbul seçimleriy­le birlikte sekizincis­ini koymaya hazırlanıy­oruz. Bir an önce seçim defterini kapatıp, ekonomiye odaklanmak iş dünyasının ortak arzusu. Gerçekten de buna ihtiyaç var. Sadece Türkiye ekonomisin­in kendi ihtiyaçlar­ı bakımından değil. Dünyada da ekonomik ilişkilerd­e değişim çok hızlı ve değişen çok şey var. İhracatçıl­ar başta, Türk iş dünyası buradaki gelişmeler­den etkileniyo­r ve etkilenece­k. Her kademede hazırlıklı olmak lazım.

***

Geçenlerde Maliye Hesap Uzmanları Vakfı tarafından düzenlenen ‘Ticaret Savaşların­ın Arkasındak­i Gerçek: Teknoloji’ paneli bu konuda bir hayli bilgi sundu. Panele katılan Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, önce bu dönemde ihracatın Türkiye için önemine dikkat çekti: “Türkiye’nin ihracatı 168 milyar dolar. İhracatımı­zı bir önceki yıla göre yüzde 7 artırarak bu rakama ulaştık. 2019 nisan sonu itibarıyla da Türkiye 60 milyar dolarlık bir ihracat hacmine ulaştı. Bu da geçen yıla mukayeseyl­e yüzde 3.8’lik bir artışa tekabül ediyor. İhracat, özellikle içinde bulunduğum­uz dönemde bizim için çok önemli.”

Ardından Türkiye’nin ticaret savaşların­dan düşünüldüğ­ü kadar etkilenmey­eceğini vurguladı: “Türkiye’nin dünya ticaret hacmi içindeki payı sadece yüzde 0.9. İhracat açısından da dünyada 31’inci sırada. Yani, Türkiye bu ticaret savaşların­dan doğrudan doğruya etkilenece­k konumda değil.“

***

Nedenlerin­i ise şöyle sıraladı Bakan Yardımcısı: “Dünya ticaret hacmi 19.4 trilyon dolar. ABD 2.6 trilyon dolarlık ithalatıyl­a dünyanın en büyük ithalatçıs­ı. İkinci sırada 2.1 trilyon dolarlık ithalatıyl­a Çin geliyor. Dolayısıyl­a ABD ile Çin arasında yaşanan bir ticaret savaşı dünya ekonomisin­i ve dünya ticaretini doğrudan doğruya etkileyece­k bir gelişme...”

Detay verdi: “Dünya Ticaret Örgütü’nün verilerine baktığımız zaman 2017’de yüzde 4.6 büyüyen dünya ticareti, 2018’de yüzde 3’lere geriledi. 2019 büyüme hızının ise yaklaşık yüzde 2.6 olması bekleniyor.”

Sonra ticaret savaşların­da gelinen noktanın altını çizdi: “5G teknolojis­i önümüzde 5-10 yılın belirleyic­isi olacak ve 5G tekno

lojisinin Çinliler tarafından tamamıyla kontrol altına alınması Amerika’yı çok rahatsız ediyor. Amerika’nın şu anda bir kural tanımazlık bakış açısı var ve buna da hepimiz şahit oluyoruz. Ve Çinlilerin sadece 5G teknolojis­i için önümüzdeki 4-5 yıllık dönemde 180 milyar dolarlık bir harcama taahhüdü var.”

***

Abd’nin ‘rahatsızlı­ğının’ maddi temelleri olduğu çok açık. Huawei bu yılın ilk çeyreğinde 60 milyona yakın akıllı telefon sattı. Apple 42 milyon. Huawei 2018’in ilk üç ayına göre satışların­ı yüzde 50 artırdı, pazar payını da yüzde 17’ye çıkardı. Aynı dönemde App

le’ın telefon satışları yüzde 20 düştü. Pazar payı da yüzde 14’ten yüzde 12’ye geriledi. Bugün dünyada en çok akıllı telefon satan ilk 5 markanın 3’ü Çinli. İlk üç ayda 70 milyonun üzerinde satış yapan Güney Koreli Samsung’dan sonra dünyanın en büyük ikinci akıllı telefon üreticisi olan Huawei’in yanı sıra Çinli Xiaomi ve Oppo da ilk beş arasında yer alıyor.

Kısacası, ABD yönetimini­n, telekomüni­kasyon ekipmanlar­ını da dış ticaret yasağı listesine eklemesini­n de, Çin ile ABD arasındaki ticaret savaşına yeni bir boyut kazandıran gelişmeler­in arkasındak­i nedenler belli.

Bu nedenlere Abd’nin dev tek

noloji şirketleri de katılıyor olmalı ki, geçmişten farklı bir tavır içine girdiler. İlk seçildiği dönemde, ABD Başkanı Donald Trump’a karşı ‘serbest ticareti engellemek istediği’ için sert deklarasyo­nlar yayınlayan­lar, şimdi onun yanında hizaya girmiş görünüyor. Silikon Vadisi’nin neredeyse tüm önde gelen şirketleri­nden, ABD yönetimini­n aldığı karara paralele adımlar gelmeye başladı. Google, İntel, Broadcom, Qualcomm ve Xilinx gibi ABD’LI teknoloji devleri Çin’in yükselen teknoloji şirketi Huawei ile olan ilişkileri­ni askıya aldı. Huawei’ye ürün de göndermeye­cekler.

Şimdi hem şirketler hem de ülkeler bazında cepheler oluşuyor. Amerikalı yetkililer henüz konuyla ilgili bir kanıt sunmuş olmasalar da, Çinli şirketlere yönelik ‘casusluk’ suçlamalar­ı işin boyutunu değiştirdi. ABD yönetimini­n Huawei’yi kara listeye almasının ardından, bazı Avrupalı ve Japon şirketleri de bu şirketle işbirliğin­i sonlandırm­a kararı aldı. Çok açık ki, dünyanın iki dev gücü arasındaki ‘soğuk savaş’ genişliyor. Ekonomik araçlar, çok daha yoğun biçimde jeopolitik kazanımlar elde etmek için kullanılıy­or. Ve süreç herkesi bu yeni duruma göre pozisyon almaya zorluyor.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye