Ara GÜLER / Yağ İskelesinde Hamallar - 1954
Büyük Usta Ara Güler’in daha önce Photoline dergisinde “Kadın Ve Allah” adlı fotoğrafını yorumlamıştım. Kendisini saygı ve sevgiyle andığımız bu sayımızda da seçtiğim iki fotoğrafını yorumlamak istiyorum. Birinci fotoğraf, 1954 yılında Eminönü Yağ İskelesi’nde çektiği “Hamallar” fotoğrafı. Bu fotoğrafı yorumlarken sevgili Ara Güler’in bir röportajındaki şu cümlesinden yola çıkmak istiyorum. Diyor ki: “- Önceleri hikaye de yazardım. Ama sonra fotoğrafla daha çok şey anlatabildiğimi gördüm. Benim fotoğraflarımda, anlayanlar için tiyatro hala vardır. Film gibidir fotoğraflarım. Arka plan, ön plan, kompozisyon hep görürsün. Mana görürsün. Ben hikayeciliği fotoğraflarda sürdürüyorum.” İlk önce fotoğrafın anlamına hiç girmeden, kompozisyon açısından inceleyelim. Kaldırım bize diyagonal bir çizgi şeklinde uzanarak, üzerinde bulunan insanları durağanlıktan kurtarıyor ve görüntüye bir dinamizm kazandırıyor. Ön plandaki taşlık yol güzel bir doku oluşturmuş, duvardaki değişik tonlardaki lekeler de buna eklenince fotoğrafın içinde gözlerimizi gezdirmekten kendimizi alamıyoruz. Fotoğrafın içeriğine bakınca hamalların hayatından bir kesit olduğunu görüyoruz ilk önce. Müşteri bekliyorlar ve bu vesileyle de biraz dinlenip, sohbet ediyorlar. Bu arada demin anlattığım etkili kompozisyon fotoğrafın içine girmemizi sağlıyor. Bu önemli çünkü her fotoğrafın içine giremeyiz, sadece bakıp geçeriz. Evet fotoğrafın içine girdik, ne görüyoruz? Sağ başta ayakta duran hamal diğerlerinden çok farklı.. Bakışı ve duruşuyla sanki hamal kılığında vücut bulmuş bir Spartacus..! Diğer bütün hamalları sırtında taşıyor adeta.. Hayata meydan okuyan bir havası var. Tam kafasının arkansa denk gelen duvardaki ton farkı, düşüncelerinin diğerlerinden farklı olduğunu bize anlatan görsel bir işaret gibi duruyor. Spartacus’un diğer hamaları örgütleyip bir isyan başlatmasından korktuğum için fotoğrafı yorumlamayı burada kesiyorum. Siz isterseniz devam edin.