OKAY TÜRKAY
“2010’lu Yıllarda Çarpık Kentleşme” diye bir fotoğraf sergisi açmaya kalksak, sevgili Okay Türkay’ın fotoğrafını en başa asmamız gerekir. Büyük kentlerimizin pek çoğunda kentsel dönüşüm diye rantsal dönüşüm yapıp, koca koca beton canavarları getirip toprağın bağrına sapladılar! Gecekondular da çarpık kentleşmenin bir sonucu ama bu beton canavarlara kıyasla çok daha insani ve zararsız yapılar. En azından havayı, suyu ve doğayı o denli kirletmiyorlar, rüzgar koridorlarını kapatıp iklimlerin değişmesine neden olmuyorlar. Biz yine dönelim sevgili Okay Türkay’ın fotoğrafına. Arka planda gökdelenler, onların eteklerinde bir gecekondu mahallesi ve bu kaos ortamının göbeğinde bir çocuğun hayvan sevgisi. İnsanın içinde derinlerde bir yerlere dokunan bir sahne bu. Zengin, fakir, doğulu, batılı hemen hemen tüm çocuklarımızın içinde doğuştan gelen ve korunması gereken böyle bir sevgi olduğuna inanıyorum ben. Toplum olarak bizi rahatlatacak, özlediğimiz barış ortamını kuracak çok değerli bir cevher bu sevgi. İşte bu sevginin serpilip büyümesi için onun üzerine titrememiz yani çocukların sevgisine layık olmamız gerekir. Sevgili Okay Türkay’ı bu anlamlı fotoğrafı çektiği için kutluyorum ve sözlerimi sevgili Ataol Behramoğlu’nun şiiriyle bitirmek istiyorum.
BİR ÇOCUĞA LAYIK OLMAK Çoğumuz yetişkin yanlışlarızdır aslında / Katı, güvensiz, kibirli… / Çocuklar yaşar yanı başımızda / Gizlice koruyarak güzelim bir sevgiyi. Narin bir duygudur taşar içlerinden / Karşılıksız henüz ve hazır bağışlamaya. / Soralım kendi kendimize bazen: / Layık mıyız çocuklarımıza?