Vivo V21ín 64 Mp kamerasiyla manzara

Kısa bir süredir vivo V21’i deneyimliyorum ve bu sayfada yer alan fotoğrafları da vivo V21 ile çektim. 64 MP OIS AF kameranın sunduğu imaj kalitesi çok etkileyici. 8 MP geniş açı ve 2 MP makro özellikleriyle fotoğraf çekme hazzını artırıyor. Ancak, V21’in çığır açan teknolojisi kendisini aslında 44 MP’lik OIS ve EIS entegrasyonuna ve “Dual Selfie Spotlight” aydınlatmasına sahip olan ön kamerasıyla gösteriyor. Selfie konusunda tartışmasız mükemmel bir teknolojisi var. Özellikle gece selfielerindeki başarılı aydınlatması ile fotoğraflara “güzellik” katıyor. Aslında güzellik de demişken herhangi bir “third party” uygulamaya gerek kalmadan bütünleşik olarak gelen selfie filtre modları, makyaj seçenekleri (bu arada toplu selfie’lerde yapay zeka erkekleri belirleyerek onlara makyaj yapmıyor dilerseniz) ile vivo v21 tam bir selfie canavarı. Kim bilir, belki gelecek sayıda özel bir selfie çalışması yapabiliriz.

Ancak vivo V21, kendisini selfie dışındaki fotoğraf konularında da kanıtlıyor. Özellikle manzara çekimlerinden sonra fotoğrafları bilgisayarda incelediğimde renk, tonlar, detaylardaki keskinlik açısından çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. OIS ve EIS’in birlikte çalışıyor olması elde yapılan çekimlerde size büyük avantaj sağlıyor. Özellikle de düşük enstantane hızlarında... Hatta uzun pozlamalar bile yapabiliyorsunuz. Hem de neredeyse bir tripoda ihtiyaç bile duymadan...

çekerken, kuleyi tam ortaya alırız. Bunda bir sorun yoktur, simetri göze hoş gelir. Ancak ufuk çizgisini de ortalamak yerine denizin, ya da gökyüzünün lehine olacak şekilde 2/3’lük alanı ayırmak manzara fotoğrafının görsel etkisini artıracaktır. Diyelim ki, gökyüzünde harika bulutlar var. Bence ufuk çizgisini ızgara kılavuzundaki 1/3’lük noktadan başlatarak, 2/3’lük bölümü gökyüzüne ayırın. Diyelim, etkileyici bulutlar yok ama denizde ön planda güzel bir sandal duruyor. O zaman 2/3’lük payın hakkı denizin ve o

sandalın olacaktır.

Doğru saatleri seçmek

Fotoğraf jargonunda “altın saatler” denen güneş ışınlarının yatay olarak gelmeye başladığı sabah ve akşam saatleri manzara fotoğraflarında nesnelerin üzerindeki detayı artıracak ve daha göz hoş bir görüntü sunacaktır.

Güneşin tepede olduğu saatler gerek renklerin canlılığı gerekse keskinlik ve detaylar açısından sizi zorlayacaktır. Bir de güneşin batmaya yüz tuttuğu ve alacakaranlığın başladığı “mavi saatler”e dikkat edin. İşte tam da o an gece fotoğrafları için en ideal zamandır.

Şehrin, ya da fotoğrafını çekmek istediğiniz nesnenin aydınlatmaları devreye girmiş ve ışıldamaya başlamıştır. Özellikle “gece” modunu ortalık çok da kararmadan tam bu noktada kullanırsanız, çok başarılı fotoğraflara imza atabilirsiniz. Yukarıda sözünü ettiğim bu konuya örnek temsil etmesi için 1 no’lu fotoğrafa bakalım. Güneş sağ üst tarafta ve yukarıda. Aslında fotoğrafın renklerinde aşırı bir mavilik hakim.

Ancak birkaç saat sonra yine aynı noktadan çekilen 2 no’lu fotoğraf, tam da güneş ışınlarının daha yatay geldiği altın saatlerde çekildi. 1 no’lu fotoğrafla kıyaslandığında renk, keskinlik ve detaylar açısından göze daha hoş görünüyor. Aynı farklılığı 3 ve 4 no’lu fotoğraflar arasında da görebilirsiniz.