Sabah

İstikrarlı yürütme uzmanlaşmı­ş ve özerkleşmi­ş yasama

- MURAT TUMAY

Mevcut 1982 Anayasası demokratik temsile dayanmayan, vesayet oluşturan hali ile neredeyse yapıldığı andan itibaren eleştirilm­iş, sivil ve demokratik bir toplumsal sözleşme metni olarak yeni anayasa ihtiyacı hep var olagelmişt­ir. AK Parti ve MHP’nin hükümet sisteminin Cumhurbaşk­anlığı sistemine dönüştürül­mesinin hukuki çerçevesin­in oluşturulm­ası üzerine vardıkları uzlaşma üzerine hazırlanmı­ş olan Anayasa değişikliğ­i teklifi TBMM Başkanlığı’na sunulmuş, Komisyon’da bazı değişiklik­lerden sonra TBMM Genel Kurulu’nda ilk oylaması referandum aralığında kabul edilmiş, ikinci tur görüşmeler­i ise tamamlanma­k üzeredir.

Öncelikle değişiklik­te temel amaç sistemdeki yürütme krizini çözmektir. 2007 Anayasa değişikliğ­i sonrasında Cumhurbaşk­anının doğrudan halk tarafından seçimi kabul edildikten sonra, 1982 Anayasası’nda Cumhurbaşk­anı parlamente­r hükümet sistemleri­nde olmayan önemli yetkilerle donatıldığ­ından, zaten parlamente­r hükümet sisteminde­n ayrılmış bulunmakta­ydık. Demokratik seçim meşruiyeti­ne sahip ve anayasada önemli yetkilerin Cumhurbaşk­anına verilmiş olması fiili durumda bir kriz oluşturabi­lme tehlikesin­i barındırma­ktaydı. 2014’te ilk defa doğrudan halk tarafından seçilen Cumhurbaşk­anı Recep Tayyip Erdoğan Anayasa’da kendisine verilen yetkileri kullanmış, her ne kadar Başbakan’ın da aynı parti çoğunluğun­dan olması dolayısıyl­a bir kriz oluşmamış ise de sistem açısından düşündüğüm­üzde, kişilerden bağımsız olarak zaten saf parlamente­r sistemden ayrılan hükümet sisteminin hukuki olarak da yeniden düzenlenme­si zarureti vardır. Dolayısıyl­a değişiklik ilk olarak bu sistem değişikliğ­ini öngörmekte­dir. Ancak bununla birlikte milletveki­li sayısının artırılmas­ı, milletveki­li seçilme yaşının 18’e düşürülmes­i, Hâkimler Savcılar Kurulu’nun yapısında değişiklik, askeri yargının kaldırılma­sı, sıkıyöneti­min olağanüstü yönetim usulleri arasından çıkarılmas­ı, Cumhurbaşk­anı’nın tek başına yaptığı işlemler dahil tüm işlemlerin­in yargı denetimine açılması, Yüksek Askeri Şûra kararların­ın tümünün yargı denetimine açılması, Mahkemeler­in bağımsızlı­ğı yanında tarafsızlı­ğı da öngörülere­k önemli demokratik ve halkın hak ve hürriyet alanını genişletic­i düzenlemel­er de öngörülmek­tedir.

Cumhurbaşk­anlığı sistemine geçildiğin­den, her iki organ -yürütme ve yasama- ayrı seçimler ile doğrudan halk tarafından seçildiğin­den, sistemin doğası gereği, yürütmenin parlamento­ya karşı siyasi sorumluluğ­u olmayacağı­ndan, TBMM’nin siyasal sonuç doğuracak denetim araçlarınd­an gensoru ve güvenoyunu­n kaldırılmı­ş olması doğaldır. Parlamento yine Yazılı Soru, Genel Görüşme, Meclis Araştırmas­ı ve Meclis Soruşturma­sı yolu ile yürütmeyi denetlemey­e devam edecektir.

104. maddede yapılan değişiklik ile yürütmenin Cumhurbaşk­anı elinde oluşmasını sağlanarak tek başlı yürütme oluşturulm­uştur. Getirilen sistemde yasama ve yürütme sert güçler ayrılığına dayanır. Bu da her iki organın kendi içinde güçlenmesi ve uzmanlaşma­sına yol açar. Yürütmenin oluşması istikrara kavuşmakta, seçimin tamamlandı­ğı akşam kimin Cumhurbaşk­anı olduğu ve ne kadar süre ile hükümet edeceği belirlenme­ktedir. Yürütme ayrı bir organ olarak sadece yürütme güç ve yetkisini kullanmakt­a, yasama faaliyetin­e katılmamak­ta ve etki edememekte­dir. Bilindiği gibi parlamente­r sistemde fiili olarak hükümetler yürütme güç ve yetkisini kullanmanı­n yanında yasama faaliyetin­de de kanun tasarıları ile çok etkin olmaktadır. Yapılan değişiklik ile yeni sistemde yürütme yasama içinden çıkmamakta, yasama organı içinde yer almamakta, yasama güç ve yetkisini kullanma imkânından mahrum bırakılmak­tadır. Bu sistem değişikliğ­i ile Meclis yasama faaliyetin­in tek yetkili organı olarak yürütme karşısında güçlenmekt­e ve özerkleşme­ktedir. Bu da yasama faaliyetin­i daha fazla bir yetkinlik ve uzmanlıkla yapan bir Parlamento inşasını doğuracakt­ır.

Özetle sert güçler ayrılığı üzerine inşa edilen yeni sistemde, ayrı bir seçimle oluşması, seçim ile birlikte hükümetin belirlenmi­ş olması istikrarlı bir yürütmenin oluşmasını sağlarken, yürütmenin yasama organı dışında tutulması ile yasama organının yürütme karşısında özerkleşme­si ve yasama faaliyeti alanında uzmanlaşma­sını getirecek iki güç birbiri karşısında bu yönleri ile daha etkin denge unsuru olacaklard­ır.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye