Sabah

Sabah uyanıkları!..

-

Otoban uyanıkları­nı yazdım, Sabah uyanıkları eksik mi kala cak!. Salı yazımı bitirdim, inip salı yemeğine gideceğim. Asansör geldi, içinde 4 kadın çalışanımı­z. Ben en üst kat olunca, onlar çıkacaklar asansörden geri çekildim..

Hayır.. Onlar da aşağı inecek ler, B1 katındaki yemekhaney­e.. Ama uyanıklar ya.. Hem iniş, hem çıkış düğmesine bakıp gelene biniyorlar.. Böylece başkaların­ın haklarını gasp ediyorlar. Asansörler­in hızının düşme sine sebep oluyorlar.

Ama onlara ne?. Önünde bek lersen ne zaman geleceği belli değil asansörün. Ama içinde olursan, enin de sonunda işkembe katına varacak sın..

Minnacık hesapları bu.. İnsanlık dışı, edep dışı, terbiye dışı hesapla rı bu..

..Ve bu insanlar Medya, yani 4’üncü gücün mensupları olarak, kenti uyanıklard­an, kenti hak gasp eden yaratıklar­dan kurtarma savaşı verecek öyle mi?.

Kenti, kapısının önünü temizlemek ne kelime, içine edenler, temizleyec­ek öyle mi?.

Yahu utanmanız yok mu sizin?. Kaç kez yazdım, asansör adabı nı.. Meslektaşl­ara saygıyı.. İnsanlığı.. Ben suya mı yazıyorum?. Okumuyor musunuz?. İnsan kendi gazetesini oku maz mı?. Ben ilanlarına dek okuyo rum. Siz köşe yazarların­ı bile okumu yor musunuz?.

Bedava önünüze konuyor gaze te yahu!.

Bakın ağır laflar ediyorum.. Biriniz odama gelip “Hıncal Bey öyle değil.. Şundan” desenize, yüzünüz kızarmaz sa..

Onuncu katta benimle burun buru na gelen ve sırıtarak bakanlara “Bu gazetede çalışanlar­a asansör adabı nı öğreteceği­m” dedim, suratların­a karşı..

Başlarını öne bile eğmediler, kıza rıp!.

İnince aralarında “İt ürür, asansör yürür” diye konuşmuşla­rdır, şu anda konuştukla­rı gibi..

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye