Sabah

Pazar sözlüğü: Şiddetli bir yakınlık biçimi...

- KaVmet EaEaRJlX#VaEaK FRm tr 606 HA60(7 ya] 122’ye J|nder 1 7L 0H 21 1 IaFeERRN FRm KaVmetEaEa­RJlX VaEaK

AN. Acı kaybımız... Biz ondan söz ettiğimiz sırada çoktan defnedilmi­ş olan zaman dilimi. Her seferinde bir “anı”dan ibaret yani... Sözlükler “göz açıp kapayıncay­a kadar geçen süre” diyor. Oysa bir kelime kavramlaşı­p yayıldığı, hele ]ppe bilgelik modalarına malzeme olduğunda sözlükler çaresiz kalıyor; işler gitgide acayipleşi­yor. Mesela yılın üç yüz günü sabah dokuz akşam altı kafasını kaldırmada­n çalışan birisi size “anı yaşama”nın güzellikle­rinden söz edebiliyor. Oysa durup modern akıştan kopman gerek. Elinde tespih var mı? “An”ın en has hali tespihin tek tek taneleri ve dilindeki zikirdir. Belki... Sanırım... Yaşayıp hissederse­n! A6FALT KOKU6U. Şafak vakti aniden yola çıkışların, “bir şehri tam kalbinden vurup gitme”lerin kokusu... Benim için fesleğen, hanımeli kokusu neyse, asfalt kokusu da öyledir.

BİLMEK. Önce öğrenirsin. Ama bazen bütün öğrendikle­rin uçar gider. Bilmek, sonra gelir. Bilebilmek için yalnız kalmak gerekir.

DEVİNİM. Zaman zaman solcu sinemacıla­rda, Kemalist yazar çizer takımında ve “okumuş” görünmek isteyen yazlık site sakinlerin­de görülen bir hal. Tuhaf, uygunsuz, takır tukur, hatta gülünç. İşin şakası bir yana, bir tarihte TDK oturmuş Arapça “hareket etmek” fiiline uygun bir Türkçe karşılık aramış ve bula bula bunu bulmuş. Olmamış tabii! Olmaz! Sonra “devinim” zaman içinde düpedüz “hareket”i değil de, “dinami]m”i işaret eder hale gelmiş. Mesela “toplumVal devinim” denilince söyleyenin müktesebat­ı hakkında bir fikrimiz oluyor ama kulağa da çok ters gelmiyor.

DONDURMACI. Çocukluğa seyahat istasyonu... Kayıp cennetin hatırası...

EYLÜL. Gitgide sararan gün ışığı. Akşam üzerleri kabaran melankoli. Pasaport kontrolünd­en geçtikten sonra dönüp seni uğurlayan sevgiliye son bir bakış.

NEFRET. Şiddetli bir yakınlık biçimi... Edebiyat tarihçisi ve psikanalis­t Borch-Jacobsen’in şu sözleri geldi aklıma: “Nefret, öznesinin hemen elinin altında olmasını ister; dokunarak tahrip eder.”

NİYET. Gönlün planı... Genç bir adam yapıp edecekleri hakkında bir sürü şey anlatıyor. Projeler, hesaplar, kitaplar, hedefler, vd. Durdurup soruyorum;

“niyetin ne?” Takılıp kalıyor. Çıt yok!

 ??  ?? Haşmet BABAOĞLU
Haşmet BABAOĞLU

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye