Sabah

Aynı zamanda yüz kızartıcı bir suçtur bu

- VaOiK WXna#VaEaK FRP Wr

FETÖ davasından tutuklu yargılanan yazarların savunmalar­ından öne çıkan ifadeler medyaya yansıdı.

Üç aşağı beş yukarı ilk sorguların­da söyledikle­rinden pek farklı bir şey yok.

Hülasa edecek olursak:

“Hizmet sandık terör örgütü çıktı. 15 Temmuz’daki gerçek yüzlerini görseydik gazeteleri­nde yazmazdık...”

“Sadece biz değil herkesi kandırdıla­r, neden sadece biz suçluyuz...”

“Ben onlardan değilim. Hiçbir zaman da olmadım...”

“Biz onları ‘cemaat’ biliyorduk, zaten ‘terör örgütü’ oldukların­a dair de yargı kararı yoktu...”

Yazık ki meseleyi hâlâ anlayabilm­iş değiller.

Hiç anlamış olsalardı, FETÖ’nün elindeki yargıdan “terör örgütü” oldukların­a dair yargı kararı beklerler miydi?

Ayrıca...

Gladyo işgalinden nasıl ve hangi bedelleri ödeyerek kurtulmaya çalıştığım­ızı tastamam fehmetmiş de değiller.

Bilmiyorum, belki de anlamak işlerine gelmiyor.

Türkiye’nin FETÖ’yle çatışmaya girdiği tarih gayet nettir. Mesela... Bu yazarlarda­n biri bu çatışma tarihinde coşmuş, “Ben FETÖ’cü değilim ama Erdoğan’ı öldürecekl­er, cesedini bir çöplüğe atacaklar...” demişti.

Bu millet 15 Temmuz’da tarihte misli görülmemiş bir saldırıya uğradı.

Kendi ordusu tarafından, ordusu zannettiği hainler tarafından vuruldu.

FETÖ işgal hazırlıkla­rı yaparken... Malum yazarçizer takımı da FETÖ’nün ürettiği malzemeler üzerinden “muhaliflik” yapıyordu.

Aslında “muhalif” olmanın çok ötesindeyd­i yaptıkları.

FETÖ hesabına beşinci kol faaliyeti yürütüyorl­ardı.

Hançeremiz­i yırtarcası­na, 17 - 25 Aralık 2013 “yolsuzluk” susturucul­u darbe girişimidi­r derken, bunlar bizi “yolsuzlukl­arı” örtmeye çalışmakla suçluyorla­rdı.

FETÖ’nün hedef gösterdiği­ne de matine- suare ateş ediyorlard­ı.

Türkiye Cumhuriyet­i’nin Cumhurbaşk­anına “diktatör” demedikler­i tek gün yoktu. Ne oldu peki? Bu aziz millet FETÖ darbesini kırıp ellerine verince ne hale düştüler?

“Aydın Doğan’ın kıymetlisi” bile FETÖ yargısını “hukukun üstünlüğü” diye pazarlamak­tan vazgeçmedi mi?

Kendi kendilerin­i öyle iptizale uğrattılar ki kimsecikle­r ne dediklerin­e artık dönüp bakmıyor.

Halbuki kalem sahipleri cezaevine düştü mü kınından çıkmış gibidir kelimeleri.

Kalem tutsak edilemez çünkü. Bir yolunu bulur ulaşır gönüllere.

Bunların var mı akılda kalacak tek bir cümleleri. Yok... Neden yok peki? Neden olacak, düşünce suçlusu değiller de ondan.

Dahası, yüz kızartıcı bir suç isnadıyla (evet, FETÖ ile iltisaklı olmak aynı zamanda yüz kızartıcı bir suçtur) yargılanıy­orlar. Aslında sadece bunların değil... Cemal Hasanların, Belge Muratların ve hatta o eski başbakan danışmanın­ın da sözlerinin hiçbir kıymeti yok.

Zaten, “Erdoğan nefretiyle” kendi kendilerin­i öyle dar bir zindana, öyle korkunç bir hücreye kapattılar ki...

Allâme bile olsalar sadra şifa tek kelime edemezler.

 ??  ?? 6aOiK 7UNA
6aOiK 7UNA

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye