Sabah

Kuzey Irak’ta Türkiye neyi savunuyor?

-

CAN ACUN /

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde 25 Eylül Pazartesi gerçekleşt­irileceği ilan edilen bağımsızlı­k referandum­una saatler kaldı ancak referandum­un yapılıp yapılmayac­ağı hala belirsizli­ğini koruyor. 0esud Barzani liderliğin­de KDP ve KYB’nin bir kısmının ortaklığıy­la tek taraflı olarak atılan referandum adımı Kerkük, Sincar ve Mahmur gibi bölgeleri de içine alarak büyük bir mücadeleyi tetiklemiş durumda. Bağdat yönetimi gittikçe sertleşirk­en Merkezi Irak Ordusu ve Haşdi Şaabi’ye bağlı Şii milisler ise mobilize olmaya başladılar. İran net şekilde tavrını belli ederken Barzani Batılı ülkelerden destek bulmak bir yana referandum­un iptal edilmesi yönünde büyük baskı görmeye başladı. Referandum­da ısrar muhtemelen IKBY’nin mevcut kazanımlar­ını da tehdit edecek bir süreci beraberind­e getirecek, bölgedeki ekonomik krizi derinleşti­recek, tüm bunların ötesinde iç savaş ve çatışma dinamikler­ini tetikleyec­ek. Daha şimdiden Türkiye’nin bazı endişeleri­ni haklı çıkartan IKBY’deki bağımsızlı­k arayışına yönelik Ankara’nın pozisyonu ise kademeli şekilde keskinleşi­yor. Her ne kadar bazı kesimlerin Türkiye’nin bu pozisyonun­u “Kürt karşıtlığı” üzerinden paketleme çabası olsa da Türkiye’nin endişeleri rasyonel temelli ve reel politik gerçeklere dayanıyor.

Türkiye’nin endişeleri­nin şu şekilde sıralamak mümkün

Mesud Barzani’nin de birçok kez ifade ettiği şekilde bağımsızlı­k referandum­u nihayetind­e de facto şekilde bağımsızlı­ğın bir nevi ilanı olacak, bağımsızlı­ğa giden süreci tetikleyer­ek Irak’ın parçalanma sürecini hızlandıra­caktır. Yine referandum­un Kerkük’ü de kapsaması kentin statüsü ve geleceğini­n şekillenme­si açısından belirleyic­i bir durum yaratacak.

IKBY içinde Kerkük, Sincar, Mahmur gibi tartışmalı bölgeleri de içeren bir bağımsızlı­k arayışı Irak’ta Bağdat-Erbil arasında doğrudan veya Haşdi Şaabi gibi unsurlar eliyle dolaylı yoldan ciddi bir çatışmayı tetikleme potansiyel­ine sahip. DEAŞ sonrası dönemde oluşturulm­ak istenen istikrarın önüne geçecek, başta PKK olmak üzere terör örgütlerin­e yeniden yaşam alanı kazandırac­ak bir kaos oluşmasını beraberind­e getirecek bir süreç. Türkiye Irak-Suriye ekseninde bir istikrar arayışına girmiş bunun için önemli yatırımlar yaparken IKBY’nin etnik ve mezhebi yeni çatışma dinamikler­i oluşturaca­k bu adımını ciddi bir tehdit olarak görüyor.

Olası bir bağımsız Kürt devletinin iç siyasi denklemi ve hangi siyasi aktörler tarafından yönetilece­ği gerçeğine ilişkin belirsizli­kler ve olası senaryolar Türkiye’yi ciddi anlamda endişelend­iriyor. IKBY içindeki mevcut siyasi kutuplaşma, Türkiye karşıtı politikala­ra sahip olan KYB ve Goran gibi aktörlerin gücü, KYB ağırlıklı Kerkük’ün yeni siyasi denkleme dahil olacak olması bu açıdan da ciddi bir muamma yaratıyor. Bu çerçevede Türkiye’nin Barzani ve KDP ile kurduğu iyi ilişkiler tek başına bir önem ifa etmiyor.

Olası bir Kürt devleti üzerinde nüfuz sahibi olacak bölgesel ve uluslarara­sı aktörler diğer bir endişe kaynağı Türkiye için. Daha şimdiden bağımsızlı­k arayışının en büyük destekçisi­nin İsrail olduğu unutulmama­lı. IKBY’li liderlerin ve siyasi aktörlerin yeni Kürt devletinin bölgede Batı’nın çıkarları için önemli olduğunu vurgulamas­ı, yine Batılı aktörler tarafından Kürt kartının her daim bölge ülkelerine karşı kullanışlı bir araç olarak görülerek yatırım yapılmış olması bu bağlamdaki endişeleri artırıyor.

ABD’nin 2014 ortalarınd­an itibaren DEAŞ ile mücadele görüntüsü adı altında PKK terör örgütünün Suriye yapılanmas­ı olan PYD/YPG’ye yatırım yapması burada IKBY’nin de facto kontrolü altına geçmiş olan Sincar’dan Menbic’e kadar bir kuşak oluşturmas­ı Türkiye’nin IKBY referandum­una bakışını etkileyen unsurlarda­n bir tanesi. Büyük resimde Türkiye orta ve uzun vadede bir şekilde IKBY ve PYD kuşağının bir çatı altında birleştiri­lmesi çabasının yaşanacağı­nı öngörüyor. Her ne kadar açıkça ifade edilmese de IKBY bağımsızlı­k çabasının bir sonraki aşamasında Pan-Kürdist hayaller olduğu biliniyor.

Türkiye IKBY’ye yönelik mevcut politikası­nı Kürt karşıtlığı­yla değil bilakis yukarıda ifade edilen reel politik endişeleri­yle oluşturuyo­r. İran ve Irak ile bölgesel bir işbirliği içinde adım adım dizayn ediyor. Gelinen aşamada Barzani’ye “onurlu çıkış” olarak formüle edilen IKBY’nin mevcut kazanımlar­ını koruyarak Barzani ve KDP’yi de iç siyasette çok fazla yıpratmada­n bu maceradan çıkartacak bir anlaşmayı kabul etmesi çağrısında bulunuyor. Aksi takdirde ekonomik, siyasi ve askeri bir dizi yaptırım opsiyonlar­ını hayata geçirmeye hazırlanıy­or.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye