Büyükelçi ABD’yi temsil etmiyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önceki gün gerçekleştirdiği Ukrayna ziyaretinin ardından gece Sırbistan’a geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karşılamak için Bakanlar Kurulu üyelerinin tamamıyla gece havalimanına gelen Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, dün de Erdoğan’ı Sırbistan Sarayı’nda resmi törenle karşıladı. İki lider törenin ardından baş başa ve heyetler arası görüşmeler yaptı. İki ülke arasındaki anlaşmaların imzalanmasından sonra Erdoğan ve Vucic, ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın toplantısında, “Türkiye ile ABD arasında vizeler konusunda bir sorun gündemde. Nasıl bir yol haritası izlenecek?” sorusu üzerine şunları söyledi:
Bu sorunu biz başlatmadık. Bu sorunun faili ABD’nin ta kendisidir. Üst düzey yöneticilerin özellikle Dışişleri Bakanımızla herhangi bir görüşme yapmaması yadırgadığım bir konudur.
Ankara’daki bir büyükelçinin kalkıp da böyle bir karar alması, daha sonra da “Ben bunu devletim adına aldım” gibi bir ifade kullanması düşündürücü. Eğer durum böyleyse o zaman zaten ABD’deki üst düzey yönetimlerle konuşacak hiçbir şeyimiz yok. Ama durum böyle değil de büyükelçi bunu kendi kafasından aldıysa o zaman Amerikan üst yönetiminin bu büyükelçiyi orada bir dakika tutmaması gerekir. “Sen Türkiye Amerika ilişkilerini nasıl bozarsın, sana böyle bir kim verdi” demeleri gerekir. Benim büyükelçim böyle bir şey yapsa biz onu orada bir saat tutmayız.
Diplomatik hiçbir yetkisi olmayan ABD Konsolosluğu’ndaki bir Türkiye vatandaşının FETÖ ile ilişkilerinin tespit edilmesi ve bunu Türk polisinin yargı ile paylaşarak belgelemesi, bu kişinin önce gözaltına alınıp sonra tutuklanmış olması, tutuklandıktan sonra içeride ikinci bir kişinin daha aynen bu noktada olduğunun bildirilmesi, bütün bunlar bir defa İstanbul Başkonsolosluğu’nda bir şeylerin döndüğünü gösteriyor. Amerika’nın burada bir defa bir şeyi değerlendirmesi lazım. Bu ajanlar Başkonsolosluğa nasıl sızdı? Eğer bu ajanlar sızmadıysa o zaman bunları buraya kim soktu? Hiçbir devlet kendisini içeriden tehdit edecek olan bu tür ajanlara müsaade etmez. Türkiye Cumhuriyeti bir kabile devleti değildir. Asırlara varan Türkiye Cumhuriyeti’nin bir devlet deneyimi, bir devlet tecrübesi vardır. Dolayısıyla böyle bir şeye bizim müsaade etmemiz mümkün değildir.
Nitekim veda ziyaretlerinde bulunuyor bu büyükelçi. Şu anda da bu büyükelçiyi gerek bakanlarımız, gerek Parlamento Başkanımız, gerekse şahsım veda ziyaretini de kabul etmedik, kabul etmiyoruz. Çünkü onu ABD’nin Türkiye’deki bir temsilcisi olarak da görmüyoruz. Bunu da çok açıkça söyleyeyim.