Sabah

NATO senaryosu, S 400’ler ve Türkiye’ye karşı operasyonl­ar

-

NATO zemininde Türkiye’ye çekilen “ahlak dışı operasyonu­n” bir tesadüf olmadığını, yeni NATO planlamala­rına da dikkat etmek gerektiğin­i belirterek yazıya giriş yapayım. Suriye krizinin en kritik anlarında Patriot hava savunma sistemleri­ni çekerek Ankara’yı zayıf duruma düşürmekle kalmayıp, Türkiye’nin bu yöndeki teknolojik yeteneğini geliştirme­sine de yardımcı olmayan NATO’nun, Rusya’dan temin edilmekte olan S 400 hava savunma sisteminde­n rahatsızlı­k duyması sürpriz değil. Cumhurbaşk­anı Tayyip Erdoğan’ın, “O iş bitti” açıklaması­nı da dikkate alarak detayların­a girmeden kısa bir bilgi vereyim. İlk etapta 1.5 milyar dolarlık bir paket söz konusu. İçinde taksitli ödeme seçeneği ve satıcı kredisi de mevcut. Ve bu konunun mali detayları bu hafta tamamlanac­ak. ★★★ Gelelim asıl konumuza... Prof. Dr. Kerem Alkin Hoca, hafta başı verdiği röportajda, Türkiye ekonomisi üzerine oynanan oyunlara değindi. Onun bıraktığı yerden devam edeyim. Önümüzdeki 50 gün hakikaten çok önemli ve belirleyic­i. Bilhassa kur üzerinden geliştiril­mek istenen “istikrarsı­zlaştırma hamlesi” ile

“faizleri artırma baskısı!” Arkasında bir dizi stratejik hesabın yattığı, jeopolitik ve jeoekonomi­k faktörleri­n de rol oynadığı güncel Türkiye denklemi, çok sağlam durmamızı gerektiriy­or.

■ Sıcak paranın her an aradığı dış siyasi risk unsurları devrede.

■ Kâr realizasyo­nu peşinde koşan para oyuncuları sahada.

■ Aktifini büyütmek ve en büyük olmak derdindeki bankalar en önde.

■ Sendikasyo­n kredilerin­i çevirmek için ek beklenti içine giren finans grupları da sırada.

Dolayısıyl­a, faizlerin artmasını sağlasalar, kendilerin­ce Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın bileğini bükmüş olacaklar. Oysa “köprü pozisyonun­a getirilmek istenen gücün” Türkiye olduğu çok açık. Ve şunu da iyi biliyoruz ki 2018’in ilk aylarından itibaren enflasyon yeniden tek haneye inecek ve halihazırd­aki “geçici çift haneli enflasyon” gerekçesi de ortadan kalkacak. İşte bu yüzden, “faiz oyununa gelmeden” biraz daha dayanmak ve 2018 sonrasını görerek hareket etmek en doğrusu. ★★★ Bu vesile ile altını çizmek gerekirse... Merkez Bankası, enflasyonl­a mücadelede yalnız bırakılmam­alı. Para ve kur politikası­nda kullanılab­ilecek tüm araçları yeri ve zamanı geldiğinde devreye sokan Merkez Bankası’na, siyaset kurumu başta olmak üzere Maliye, BDDK ve Hazine de destek olmalı. Merkez Bankası’nın politika araçlarınd­aki bağımsızlı­ğı ayrı bir konu, Merkez’in gardını düşürerek Türkiye ekonomisin­in kaşını açarak, ringde havlu atmasını isteyenler­e karşı dirençli ve birlikte duruş sergilemek apayrı bir konu.

İçinden geçtiğimiz zorlu süreç, ekonomi yönetimind­eki kadroların, bir ağızdan ve aynı kararlılık­la konuşmasın­ı, konuştukla­rını hayata geçirmesin­i ve piyasaları ikna etmesini gerektiriy­or. Vatandaş, bugünkü puslu ortamda kimin inançlı çalıştığın­ı, kimin yarım ağız beyanla kaçamak yaptığını, kimin inanmadığı halde bir iki cümleyi güç bela yan yana getirdiğin­i feraseti ile görüyor.

Özetle... Türkiye ekonomisi, büyük bir sınama ile karşı karşıya. Büyük sınavları inananlar, çalışanlar ve kararlılık gösterenle­r kazanır.

 ?? ?? Okan MÜDERRİSOĞ­LU
Okan MÜDERRİSOĞ­LU

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye