=Ľ‚íğĜĽ FLORYA’DA KİMSE SEVMİYOR

Tudor, yönetimden bir fırça yedi. Bunun da hırsını basından çıkardı. İnsani yönü çok zayıf. Tesislerde onu seven bir kişi bile yok. Hırvat hoca uzatmaları oynuyor. Kendisi de farkında. Bu nedenle kendi kamuoyunu yaratmaya çalışıyor ama böyle bir yeteneği

Bu haftanın en çok konuşulan konusu, G.Saray Teknik Direktörü Tudor’un Alanya maçından sonra medyayı hedef alarak yaptığı açıklamalar oldu. Yöneticiler de “Helal olsun, doğru söylemiş. Gazeteciler, Şenol Güneş ve Aykut Kocaman için aynı şeyleri yazıyorlar mı?. Hepsine layıkıyla cevap vermiş” demişler. Tudor’un isyanını haklı buluyor musunuz?

Benim açımdan, haklı tarafı yok. Tudor, yönetimden bir fırça yedi. Bunun da hırsını basından aldı. Aslında medya üzerinden başkana mesaj veriyor. “Beni göndermeye çalışıyorsunuz, teknik direktörünüze sahip çıkmıyorsunuz” diyor.

Ama Başkan Dursun Özbek, Tudor’a sahip çıkan açıklamalar yaptı.

Özbek, Beşiktaş derbisi olduğu için böyle konuşuyor. Ancak sözlerinde samimi değil. Başkan’ın, Tudor’a neler dediğini ben çok iyi biliyorum. En yakınından duydum, Sonuçta B planı için Ocak’a kadar Tudor ile devam edecekler.

Şu anda ortalık toz duman olmasın diye mi bir destek var Tudor’a?

Evet, Suni bir destek. Tudor basın toplantısında diyor ki, “Zeki bir başkan, tıpkı benim başkanım gibi, hocasının arkasında durur”. Ama ben çok iyi biliyorum, Özbek, “Ben sana bu kadar transfer yaptım, neden sistemi değiştiriyorsun? Niye maceraya yelken açıyorsun? ” diye hesap soruyor Tudor’dan. Hırvat hoca da Alanya maçını kazanınca, bir fırsat yakaladı ve böyle açıklamalar yaptı. Şimdi bir hatırlatma yapayım, Berbetov’un lafı var, “Bizi PAOK’ta bitiren adam Tudor’du. Hem beni yönetemedi hem de futbolcularla arası çok kötüydü” diyor. Aşçısından, bahçıvanına kadar Florya’da bir kişi bile Tudor’u sevmiyor. Çünkü onlara davranış biçimi o kadar sertmiş ki, aklın hayalin şaşar. Fatih Terim’in çalıştığı dönemde, Florya’da aşçısından, malzemecisine, temizlikçisine kadar herkese ekonomik destekler yapılırdı. Ama şu anda böyle bir ortam yok. İlişkiler hep kötü. Tudor’un insani yönü zayıf. Futbolcular da hocayı sevmiyor. Başakşehir maçından sonra diyor ki, “Böyle abartılı bir sonuç çıktı ama Başakşehir bu sonucu hak etmedi. Adebayor farkı vardı sahada…” Pardon ama Adebayor, tribünden mi indi sahaya? Trabzon maçında yenilince de, “Bunların oynadığı futbol çağ dışı” diyor. Böyle egolu bir teknik direktör. Kendisine hayran biri. Küçük maçların, küçük hocası.

Levent abinin dediği gibi, Tudor’un aslında yönetime verdiği bir mesaj var. “Yenilince hepiniz üstümdesiniz, galip gelince desteğiniz nerede?” diyor. Özbek’in son açıklaması, futbolcuların ‘sorun yok’ demesi çok doğal. Süreç devam ederken kimse hocasını yıpratmak istemez ya da teknik direktörüyle ters düşmek istemez. Fakat şu da bir ayrıntıdır, muhabir olduğum dönemde Stankovic’e “Futbolcular seni sevmiyor” dedik. Rahmetli, “Ben onlardan beni sevmesini değil, futbol oynamasını bekliyorum” karşılığını verdi. Böyle grupların olduğu yerde kimse kimseyi sevmek zorunda değil. Ama herkes işini yapmak zorunda. Teknik direktörü sevmediği için daha az koşan varsa eğer, kulübüne ihanet ediyor demektir. Tudor şu an uzatmaları oynuyor. Bunun farkında. Bu nedenle kendi kamuoyunu oluşturmaya çabalıyor ve böyle bir yeteneği olmadığı için başarılı olamıyor. Tam tersine tepki alıyor. Bu noktadan sonra G.Saray ile Tudor ilişkisinin çok verimli ve uzun olacağını düşünmüyorum.

Beşiktaş derbiyi kazanırsa ne olacak? Yönetimin bakış açısı değişir mi?

İlk zorlu maçta G.Saray takımı defolarını yine ortaya serecektir. Çünkü bunu fark edip düzeltecek, özeleştiri yapıp kendini hatalarından arındıracak bir teknik direktöre sahip değil. Tudor neden hiç ‘hata yaptım’ demiyor?

Tudor’u futbolculuğu döneminden de tanıyoruz. G.Saray onun için bir gün top oynadığı İtalya ya da İspanya’da çalışabilmek için bir basamak. Buradaki futbol yorumlarına tepeden bakıyor, bu sakat bir düşünce. Türkiye’de çok değerli teknik adamlar çalıştı. Temel mesele, Rijkaard’dan beri Mancini, Prandelli ve Tudor, 4 yabancı teknik adamdan birini bile ana dilinde konuştuğunu görmedik. Yani bu adamlar Türkçe bilmiyor, ana dilinde konuşmuyor. Bu adamları birileri bilgilendiriyor, “medyada hakkında şunlar konuşuluyor” diye ve yanlış yönlendiriyorlar. Tudor’un hesabıyla Trabzon, Başakşenir, Fenerbahçe maçları 3 puan, diğerleri 1.5 puan... Hayır, Alanya maçı 3 puan, Beşiktaş ve Fenerbahçe derbileri 6 puan değerinde. Dünyanın her yerinde lig ikincisinden 5 gol yersen, medya seni

ağır eleştirir.

Tudor, “Beşiktaş maçını kazanırsak bize kupayı verecekler” gibi alaycı ifadeler de kullandı.

Kendisiyle kavga eden biri, rakibiyle kavga edemez. Sorulara karşı bu kadar agresif çıkışlar yapan bir teknik adamın çalıştırdığı takım, derbiyi 10 kişi bitiremez. O basın toplantısındaki sinir harbi Vodafone Park’ta takıma da yansır, G.Saray o maçı 11 kişi bitiremez. Şenol Güneş, bugün Şampiyonlar Ligi’nde olmasa, son 8 maçta 2 kere kazandığı için koltuğu sallanırdı. Aykut Kocaman ikinci kez döndüğü Fenerbahçe seçime gittiği için bugün takımının başında. Yoksa Kocaman başarılı değil. Ama özeleştiri yapacağımız tek bir şey var, sen Kocaman’a sahip çıkıp, ligin liderlik koltuğunda oturan Tudor’a ‘Gitsin kardeşim’ dersen onun adı çifte standardın ağa babasıdır.

Ben Kocaman’a sahip çıkıyorum. Çünkü, santrforu ve stoperi ligin 4’üncü haftasında geldi. Takımın en iyi iki oyuncusu satıldı. Puan kayıplarına bakarsak, kalecilerinin yediği gol, defansının yaptığı hatalar, kişisel performanslarla kaybedilen puanlar var. Ben mevcut şartlarda Kocaman’ın teknik direktörlüğünü beğeniyorum.

Aykut hoca ile Tudor’u kıyaslayamazsın. Aykut hocanın Avrupa’da yarı finali var, ligde şampiyonluğu var. Konya’ya kupa kazandırıp Avrupa’ya iki kez taşıdı. Mesela Şenol hoca… Milli Takım’da dünya üçüncüsü oldu, iki senedir şampiyonluk yaşıyor.

Ayhan Akman için basın toplantısında ‘Çok değerli bir arkadaşımız’ diyor Tudor. Ama Florya’da şu söyleniyor, Ayhan’ın farklı bir fikrine her seferinde sırtını dönüyormuş. Tudor, Ayhan Akman’a Truva Atı olarak bakıyor.

İgor Tudor, Ayhan Akman’ın yönetimin aynası olduğunu biliyor.