‘ABD tezgâhının acentesi namertler’
MHP lideri Bahçeli’den Kılıçdaroğlu’na sert sözler: “ABD’de kurulan tezgâhın acentesi gibi hareket ederek belgeleri pervasızca sallayanlar, Türkiye’ye karşı yeni bir cephe açmak için kollarını sıvayan namertlerdir.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün partisinin Meclis’teki grup toplantısına katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu:
■ İPLİĞİNİ PAZARA ÇIKARDIK: Günlerce kamuoyunu “Cumhurbaşkanının yakınları yurt dışındaki şirkete para gönderdi” diyerek aldatan şahsın ipliğini pazara çıkardık. Sahte olan kağıt parçalarında zaten bu iddiaları destekleyecek hiçbir bilgi bulunmuyor. Anahıyanetin başındaki zata çağrımı tekrarlıyorum. Şayet iddiasını ispat edebilmiş olsaydı ben cumhurbaşkanlığı makamından ayrılacak, siyaseti bırakacaktım. Ortada bir para gönderme işi olmadığına göre, aynı onurlu haysiyetli ilkeli tavrı kendisinden bekliyorum.
■ MUHATABIMIZ TRUMP: Amerika’daki dava hukukla, adaletle, ticaretle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir “Cambaza bak cambaza” oyunudur. Bu oyunla bir taşla aynı anda pek çok kuş birden vurmak hedefleniyor. Bunlardan biri, Türkiye’nin tüm dikkati ilgisi bu davaya çekilerek Suriye ve Irak’ta yürütülmek istenen projeye hız verilmek istenmesi. Davanın projesi, Amerikan yönetimi içindeki bir gruba aittir. Malzemelerinin temini görevi de FETÖ’ye ve CHP’ye verilmiştir. Amerika’da ülkemizdeki 28 Şubat dönemine benzer bir süreç yaşanıyor. Kritik kademelerdeki eski grubun, ülkemiz konusunda sandıktan çıkan yönetime aykırı olarak bambaşka politika yürüttüğü anlaşılıyor. Muhatabımız Sayın Trump’tır ve öyle de kalacaktır.
■ NİYETLERİ TERÖR ORDUSUNU GİZLEMEK: İran ile ticaretimiz nedeniyle yargılamaya kalkanların niyeti, sınırlarımız boyunca kurmaya çalıştıkları on binlerce kişilik terör ordusunu gizlemek. Davanın, ülkemizi bölgedeki iddialarından ve kazanımlarından vazgeçirmek için şantaj aracı olarak kullanılmak üzere gündemde tutulduğu görülüyor.
■ KOMPLO: Bu davanın ABD medyasındaki yansımalarına baktığımızda bambaşka manzarayla karşılaşıyoruz. Sarraf davasını, Rusya-Flynn-Trump davasıyla değerlendiriyor. ABD iç siyasetindeki büyük kavganın malzemesi olarak da algılanıyor. Ortada FETÖ’nün ve anamuhalefetin güdümündeki çevrelerin iddia ettiği gibi yolsuzluk davası yok. Nasıl 17/25 Aralık’ta yolsuzluk görüntüsü altında ülkemizdeki anayasal düzeni emniyet, yargı darbesiyle yıkma çabası varsa, ABD’deki davada da aynı amacı uluslararası alanda gerçekleştirme niyeti var. Davadakikomplo iddiası doğrudur. Ama bu komplo ABD’ye değil, Türkiye’ye karşı kurulmuş bir komplodur.
■ ANLAMADINIZ MI:
Bu dava 17/25 Aralık ve 15 Temmuz’un devamı olan FETÖ’nün sürecinin tam göbeğinde olduğu uluslararası bir darbe girişimidir. Buradan, Amerika’ya sesleniyorum; hala 15 Temmuz FETÖ darbe girişimini anlayamadınız mı, anlamayacak mısınız? Türk yargısı başta FETÖ olmak üzere bunların bütün suçlularını yargılayıp ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum ederken, dosyaları da sizlere gelirken, hatta bunların çok ciddi bir kısmı Amerika’ya batıya kaçmışken, siz hala neyi gizlemeye çalışıyorsunuz?
■ İHANETİN ORTAĞI: Bu konu bizim için taktik değil beka meselesi. Bundan sonra kimin nerede ne dediğine değil, sahada kimin ne yaptığına bakacak, ona göre hareket edeceğiz. Geldiğimiz şu noktadan itibaren her kim ABD’deki davayı Türkiye’nin iç siyasetinde malzeme olarak kullanmaya kalkarsa, o da aynı ihanetin ortağı demektir. ANKARA