Dişi yazı merakı!.
Prof. Celal Şengör fevkalade sevdiğim ve her fırsatta izlediğim bir bilim adamı.. Son zamanlarda iyice bilime merak sardım, büyük bir keyifle okuyorum ya.. HaberTurk’teki “Şengör Hoca pazartesi başlıyor” anonsuna fev kalade heyecanlandım ve o gün öğleden sonra gazeteye saldırdım..
Tam sayfa ayırmış gazete hocama..
..Ve piç etmiş.. Öfkeyle attım gazete yi elimden.. Yahu bir sayfa ressamının mas türbasyonuna hoca mı da alet etmiş ve har camışlar. Yahu tam sayfa dişi yazı olur mu?. O yazının rahat, keyifle okun ması mümkün mü?.
O gazetede oku duğum yazarlar var. Onların parçalı yazıla rı da, bu “Dişi” merakı yüzünden piç ediliyor..
Bizde de var sayfa değil resim yapma meraklıları..
Ben köşemde yasak ladım. Kurtuldum..
Sayfaları evvel den gazeteciler çizer di. “Sekreter”di adları.. Sonra res samlara verildi iş.. Adamların yazı umur ların da değil. Sayfayı ellerine alıp kaldı rıp bakıyorlar.
“Vay be ne sayfa boyamışım!..”
Okunur, okunmaz, umurunda değil. Kendi okumuyor belli, ondan umurunda değil.
Yapmayın, etme yin, eylemeyin.. Yazılı basın, ekran rekabe ti yüzünden ayakta kal maya savaşırken, kağıt tan okuma zevkini yok ederek, karşı safın casusluğunu yapma yın..
Yaptırmayın Genel Yayın Müdürleri..
Yaptırmayın da, okuyalım gazetenizi yahu!.
“Hiçbir şekil, hiçbir sözcük kalbin derinliklerini müzik kadar iyi ifade edemez.”
(Teşekkürler Koral Çalgan)