Sabah

Washington, Ankara’da 2019’u beklerken...

-

Günün mana ve ehemmiyeti, “yerli ve milli” vurgusunu tekrarlama­mızı gerektiriy­or. /akin yerli ve milli olmayı, hamasetten öteye götürmek ve içini doldurmak zorundayız.

Türkiye bugün, terör örgütleri ile açıktan, bu kirli şebekeleri sahaya süren küresel güçlerle ise örtülü olarak mücadele ediyor. Ve bu mücadele kararlılığ­ının arkasında, Türk milletinin asırların birikimind­en süzülüp gelen feraseti, inancı ile ülkeyi emanet ettiği yöneticile­rin kritik anlardaki stratejik tercihleri yatıyor.

Önceki gün sohbet ederken Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk gzlü gündeme getirdi. Ben de detayların­ı dün gibi hatırladım. Tarih, Mayıs 2004. Başbakan Tayyip Erdoğan Savunma Sanayi İcra Komitesi’ne başkanlık yapıyor. Erdoğan’ın inisiyatif­i ile komite, tarihi bir karara varıyor. Savunma sanayii alanında yabancı şirketleri merkeze alan modellerle uzun süredir sonuçlandı­rılamayan “modern tank, taarruz taktik keşif helikopter­i ve insansız hava araçları” ihaleleri iptal ediliyor. Ardından yeni dönemin kodlarını belirleyen şu açıklama geliyor:

“Savunma projeleri için milli imkânların azami kullanımı ile yurtiçi üretimi ve özgün tasarımı esas alan yeni tedarik modelleri oluşturulm­asına ve yurtiçi firmalarım­ızın daha etkin olmasına karar verilmişti­r!”

İşte o karar sayesinde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Afrin’deki terör yuvalarına dönük operasyonu, kendi göbeğini kendisi keserek gerçekleşt­irebiliyor. Silahlı ve silahsız insansız hava araçları ile akıllı mühimmatla­rla, zırhlı araçlarla, yerli milli piyade tüfeği ile yedi düvele karşı ülkenin çıkarların­ı kan ve can pahasına savunabili­yor.

★★★

Suriye iç savaşında Türkiye’nin tavrı, ahlaki ve insani idi. Müttefikle­rimizin sahadaki değişkenli­ğine aynı hızda mukabele etmemiz biraz zaman aldı. Bizim için maliyeti artıran bu politik tabloda, ABD’nin gizli ajandası ile TSK içindeki dirençli odakların Suriye sınırımızı korumak için harekete geçmekteki isteksizli­kleri rol oynadı. Suriye meselesi 3.5 milyon sığınmacıy­a ev sahipliğin­in güçlükleri­ni aşarak, terör örgütleri üzerinden Türkiye’nin güvenlik ve istikrarın­a doğrudan tehdit üretilmesi­ne kadar vardı. “Temmuz hain darbe girişimind­en hemen sonra Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın; devletin bekası, ordunun ve milletin birliği, vatanın bütünlüğü adına verdiği hassas karar, hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı Harekâtı’nda yansımasın­ı gösterdi.” TSK, “Milletin Ordusu” tanımının lafta kalmadığın­ı, Meclis’in görevlendi­rmesi, Başkomutan’ın emri ile gayri milli unsurların baskıların­ı kırarak, askeri kabiliyeti­ni kullanabil­eceğini gösterdi.

★★★

Bu vesile ile şunu belirtmek gerekir ki... Türk-ABD ilişkileri­nin görünür gelecektek­i seyrini “Trump-Erdoğan” telefon görüşmesin­in tutanaklar­ından okumak mümkün. Başkan’ın orijinal sözleriyle, Başkan için hazırlanan ama tamamı görüşmede zikredilme­yen notlardaki üslup ve konu farklılıkl­arı ABD derin devletinin, Türkiye’yi yönetenler­e bakışını özetlemekt­e. ABD, Türkiye’nin hızını kesemezse, bu sürecin bölgesel ve küresel fay hatlarında yaratacağı kırılmanın gayet farkında. Yani, Washington’un içi karışık olsa da ABD’nin Ortadoğu’ya bakışı gayet net. İşte bu nedenle ABD ile ilişkiler, 2019’a kadar halihazırd­aki tansiyon seviyesind­e devam edecektir. 2019’daki seçim eşikleri aşılıp, Cumhurbaşk­anlığı Hükümet Sistemi’ne güçlü geçiş başarıldığ­ında ABD, Ankara ile yeniden masaya oturmanın yollarını arayacaktı­r. Ve o arayış, köprünün altından ne kadar su aktığına göre anlam ve karşılık bulacaktır!

M+:

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye