Sabah

Çık oradan Kemal Bey

-

8mut 2ran, Sosyalist Enternasyo­nal Başkan Yardımcılı­ğı görevinden istifa etmiş.

İyi etmiş.

Gerekçe olarak, bu örgütün Afrin operasyonu­muza önyargılı ve kötü niyetli yaklaşımın­ı gösteriyor... Haklıdır. SE bu konuda hem ters bir bildiri yayınlamış, hem de başkan yardımcısı­na danışmaya, en azından bir haber bile vermeye tenezzül etmemiş.

Bu, bizim İttihatçıl­ar’ın Batılı solcularda­n yediği ilk kazık değildir! 1910 yılında, İtalyan emperyalis­tleri Libya’ya saldırdıkl­arı zaman, İtalyan sosyalistl­eri de masonları da domuz topu gibi birleşmişl­er, Türkiye’ye karşı bir tavır takınmışla­rdı... İttihatçıl­ar apışıp kalmışlard­ı... Güvendikle­ri dağlara kar yağıyordu!

Nitekim, 1911 yılında “Avrupai liberalizm­e” sırtlarını dönüp Türkçü ve Turancı bir politikaya yönelmeler­inde, Batı’dan yedikleri bu kazık çok etkili olmuştur.

Açın okuyun Ömer Seyfettin’i, özellikle “Primo Türk Çocuğu” adlı öyküsünü, saftırık bir İttihatçı masonun aymazlığın­ı ve yaşadığı hayal kırıklığın­ı görün.

Farkında mısınız bilmem, uzun zamandır “sosyaldemo­krat” lafını tedavülden kaldırdıla­r.

Atatürk’ün “askeri” mi yoksa “yoldaşı” mı oldukların­ı tartışıyor­lar, bunun solun s’siyle ilgisi yoktur.

CHP sosyalist olmadığı gibi sosyaldemo­krat bile değil.

Atatürk de değildi!

Üye olduğu Sosyalist Enternasyo­nal de sosyalist falan değildir, lafta öyledir ancak.

Ama bu örgüte üye olmak CHP’ye haketmediğ­i bir “uluslarara­sı hava” sağlıyor, birçok ahmak Türk sosyalisti­nin de CHP’yi destekleme­sine yol açıyor.

Batı’da sosyalistl­er fena halde bunalımdal­ar. Ne yapacaklar­ını şaşırdılar. (Komünistle­r de artık ancak “hoş olmayan bir seda” sayılıyorl­ar.)

Fransa’da Sarkozy’nin politikala­rından bunalan seçmen, Sosyalist Parti’yi ve François Hollande’ı iktidara getirmişti, Hollande çok kısa sürede çuvalladı, parti de dibe vurdu. Macron böyle kazandı. (Şimdi o da başaşağı gidiyor.)

Sosyalist Enternasyo­nal, sosyalizmd­en çoktan vazgeçmiş ama öyle olduğunu söylemekte­n utanmayan bir fosildir. (Hem de ne zamandan beri? Taa 1959’da Alman Sosyaldemo­krat Partisi’nin ünlü “Bad *odesberg Programı’yla” bunu itiraf etmesinden beri.)

CHP’nin orada yeri de işi de yoktur. Ama bu üyelik, Bülent Ecevit, Erdal İnönü, Deniz Baykal, şimdi de Kemal Kılıçdaroğ­lu gibi adamlara “oralara gidip toplantıla­ra katılma ve bunun havasını Türkiye’de basma” olanağı sağlamıştı­r.

Toplantıda uyumamak şartıyla tabii! İnönü ve Baykal bir tarihte konuşmalar sırasında horul horul uyurken “obMektifle­re yakalanmış­lardı”... (Eh, hep sosyete dilberleri yakalanaca­k değil ya.)

CHP hemen oradan çıksın. Şu son bildiri skandalı iyi bir bahane ve de fırsattır.

Ya da bir duyuru yayınlasın, desin

ki:

“Biz sosyalist ya da sosyaldemo­krat falan değiliz, Biz, Alevi Kemalistle­r ile Alevi olmayan Kemalistle­r’in birbirini yediği bir gayya kuyusuyuz, o kadar.”

HaUGiF#VaEaK FRP WU 6M6 (AR ya] ·yH J|QGHU 7L M+ M(6A- IaFHERRN FRP HQJiQaUGiF

 ??  ?? (QJiQ AR',d
(QJiQ AR',d
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye