Yezit, CHP kurultayı ve Alevi
Alevilerin önde gelen yazarçizerlerinden Rıza Zelyut CHP kongresinde yine Erdoğan’ın kazanacağını iddia ediyor.
Diyeceksiniz ki bu nasıl söz, Erdoğan’la ne alakası var? Yok elbette. Zaten mezkûr yazar da sonuç itibariyle öyle diyor.
Hülasa,
CHP’li delegelerin Kılıçdaroğlu’nu seçmekle Erdoğan’ı kazandırmış olacağını söylüyor.
İsterseniz buyrun bizzat kendisinden dinleyin: “Kılıçdaroğlu, bu kripto HDP’li ve Fetullahçı ekibiyle partinin başında kaldıkça Erdoğan’ın yenilmesi mümkün değildir. Eğer CHP’liler Tayyip Erdoğan’ı yenmek istiyorsa, genel başkanlarını mutlaka değiştirmelidir...”
Peki, CHP’lilerin genel başkanlarını değiştirme ihtimalleri var mı?
Zelyut’a göre yok. Yani, Erdoğan’a yenilmeye mahkûmlar.
İmdi, soru şudur: Girdiği her seçimi kaybeden Kılıçdaroğlu’nu neden değiştirmeye yanaşmıyorlar?
Yenile yenile yenilmekten zevk almaya mı başladılar, mazoşistler mi? Hayır, değil. Ya? Rıza Zelyut bu garabeti dünkü yazısında şöyle açıklıyor: “Bu hafta sonu Ankara’da yapılacak CHP kurultayında Kemal Kılıçdaroğlu yine seçilecek. Çünkü kurultay delegelerinin önemli bir kısmı Alevidir (...) biz ne dersek diyelim; laik Cumhuriyeti değil de kendi çıkarını düşünen mezhepçi kurultay delegesi, Kılıçdaroğlu’nu seçecektir...”
Bunları başkası söylese, tecessüsü yadırganabilirdi.
/akin dikkat buyurun: Bu sözler Alevi kimliğiyle bilinen bir yazara ait.
Üstelik baştan beri Erdoğan ve AK Parti’nin en sıkı muhaliflerinden biri.
Haliyle, “Akepeden kömür makarna mı aldın... Satılmış, hain... Tayyip şimdi milletvekili yapar seni...” yollu o bildik lakırdılar trollerde bile karşılık bulmaz.
Kaldı ki, Zelyut’un tespiti de “herkese malum sır” kabilinden değil mi?
CHP’lilerin kendi aralarında fısır fısır konuştukları ama yüksek sesle dillendirmedikleri bir halin ifadesi. Sonuç...
CHP açısından vaziyet sanılandan vahimdir.
Yıllar yılı “dinle” arasına mesafe koyan CHP “mezhepçiliğe” kendisini hapsetmiştir. Daha da vahimi... Alevi delegelerin belirleyici konumda olduğu CHP nasıl oluyor da 15 Temmuz işgal girişimine “tiyatro” diyerek Fetullahçı propagandayı dillendirebiliyor?
Dahası, 17- 25 Aralık 2013’ten beri FETÖ’nün tüm kumpas malzemelerinin taşıyıcılığını yaparak siyasi ayağı gibi fonksiyon icra edebiliyor?
Alevilerin doğası gereği “modern Yezit” mesabesindeki Fetullah’a ve örgütüne bidayetinden beri karşı oldukları bilindiği halde nasıl oluyor bu?
Daha doğrusu bu nasıl bir projenin sonucudur.
Rıza Zelyut mezkûr yazısında diyor ki: “ABD’nin Ankara büyükelçiliğinin deşifre olan gizli yazışmaları da gösteriyor ki; ABD ulusalcı gördüğü Deniz Baykal’ı düşürme kararı almış; yerine adam aramış ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu bulmuştur...” Keşke...
Sayın Kılıçdaroğlu sevgili Uğur Dündar’ın program teklifini kabul etseydi de bütün bu soruların cevabını öğrenebilseydik.