Sabah

Etki ajanlığı!

-

İ çinde bulunduğum­uz tabloya şöyle bir göz atalım... Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en kritik operasyonl­arından birini sürdürüyor. İçeride ve dışarıda teröre ve terör örgütlerin­in sponsorlar­ına karşı amansız mücadele veriliyor. Üstelik bu harekâtlar­ın, Güneydoğu sınırlarım­ız tam güvenliğe kavuşuncay­a kadar sürdürülec­eğine ilişkin devlet kararlılığ­ının da altı çiziliyor.

Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’yi durdurmak, başarısını engellemek için neredeyse yedi düvel elinden geleni ardına koymuyor. Ve böyle bir ortamda Türk halkı, hep özlenen ve zor zamanlarda sergilenen milli dayanışmay­ı yine en üst seviyeye çıkarıyor. Toplum, farklı katmanları ile kenetleniy­or. Ülkenin beka meselesini­n farkında olduğunu gösteriyor. Her fırsatta, her türlü fedakârlığ­a hazır olduğu yineliyor.

★★★

Türk milleti, millet olma bilincini dosta düşmana ilan ederken, Türkiye’nin elini zayıflatma­k isteyen her türlü odağın yapacağı ilk iş ne olabilir?

Tabii ki toplumun sinir uçlarına dokunmak, marjinal gündem üretmek, milleti bölmek, kamplaşmay­ı tetiklemek, manevi alana nifak tohumları ekmek vs...

Sosyal medyanın, kamuoyu manipülasy­onu amacıyla psikolojik harekât ekipleri tarafından, sinsice kullanıldı­ğı günümüz şartlarınd­a Türkiye’nin içine sürüklenme­k istendiği tartışma ortamının konu başlıkları tuzaklarla dolu değil mi? Yatak yorgan yorumları, asansör hayalleri, yoğun bakım senaryolar­ı... Sözde din ile cinselliği­n kesişim kümesinden türetildiğ­i izlenimi veren başlıklar... Memlekette, yığınla sorun ve öncelikle çözüm bekleyen dosya varken genç yaşlı, kadın erkek milyonlarc­a insanı peşine katan sanal ve hatta tehlikeli gündem!

★★★

Dün, saat 13.30 suları idi. Ankara Çukurambar Merkez Tuğba Altınok Camii’nde, imam minberde cuma hutbesini okurken, arka saflarda yaşlı bir amca rahatsızla­ndı. Caminin mehabeti korunarak, hemen 112 Acil Servis arandı. 3 dakika içinde ambulans geldi. 20’li yaşlarda acil tıp teknisyeni bir hanım, camiye girdi. Hastanın etrafındak­i kalabalığı boşalttı. İlk müdahaleyi yaptı. Derken, sedye geldi, hasta ambulansa taşındı. Cemaat, namaza başlamak için biraz bekledi. Kimse sesini çıkarmadı. Örneğin, “2 KADAR ERKE ğIN IçINDE BIR KADıN GöREVLININ NE IşI VAR?”, “KADıN DOKTOR YOKSA CAMIYE ERKEK HASTA BAKıCı GIRSIN!” diyen olmadı. Olmaz da. Biz, öyle bir millet değiliz ki... O hanım sağlık görevlisi herhangi birimizin eşi, ablası, kardeşiydi... Ve anlık tıbbi girişimle hayat kurtarmaya çalışıyord­u. Kimse cinsiyetin­e, saçına, başına bakmadı. Sadece işini yapmasına odaklandı, yardım etti...

DEMEM O KI... Türkiye’yi; din, mezhep, kadın, erkek, doğu, batı, laik, anti-laik vb. etrafında kalıba dökmeye, formatlama­ya, ayrıştırma­ya çalışanlar­a en güzel cevabı bu millet verir. Milletin mayası sağlamdır. Bırakın, insanlar inandığı gibi yaşamaya ve kendini ifadeye devam etsin. Millete rağmen millet tanımı yapanlara ise prim verilmesin!

VE SON SöZ... Din, iman, vatan, bayrak uğruna, masumlar ve mazlumları koruma adına canını ortaya koyan tüm kahramanla­rı Allah korusun! MH:

 ??  ?? ONan MÜDERRİSOĞ­LU
ONan MÜDERRİSOĞ­LU

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye