Sabah

Yeni SykesPicot’nun çöken siyasi remiksi

-

Türkiye’nin yükselişi ile birlikte Ortadoğu’da yeni bir denge oluşuyor. Bu değişim, Cumhurbaşk­anı Erdoğan liderliğin­deki Türkiye’nin bölgesel süper güç statüsüne ve uluslarara­sı nüfuza yeniden kavuşma hamlesiyle stratejik uyum arz ediyor.

Özellikle küresel jeo-politiğin hızla değiştiği ve yeni ittifaklar­ın oluştuğu bir dönemde Türkiye’nin Cemal Kaşıkçı cinaye ti ile tezgâhlana­n yeni senaryoyu deşifre etmesi, bütün oyunları bozdu.

Bundan önce de ABD liderliğin­deki Suudi Arabistan, İsrail, BAE ve Mısır destekli Filistin’i yok etme, Suriye’de terör kori doru inşası, Katar’a abluka, Kürt referandum­u ile 40 yıl lık FETÖ ve PKK/YPG pro jelerini devre dışı bıraktık.

Kaşıkçı dâhil diğer bütün krizlerdek­i per formansıyl­a Türkiye, Ortadoğu’yu İsrail’in mandası olmaya zorlayanla­rın kozlarını birer birer ellerinden alıyor.

ABD ve İsrail liderliğin­deki çete şimdi oldukça zorda.

Bu nedenle Veliaht Prens Muhammed Bin Selman üzerinden kurgulanan yüz yıl önceki Sykes-Picot’nun yeni siyasi remiksi tutmadı.

Deyim yerindeyse yeni ‘Sykes Netanyahu’ ile ‘Picot Trump’ın Ortadoğu stratejisi daha başlamadan ağır darbe aldı.

Türkiye, Kaşıkçı skandalınd­a sergiledi ği istihbarat başarısı ve izlediği olağanüstü medya stratejisi­yle ABD ve İsrail imzalı yeni Sykes-Picot’nun Şerif Hüseyin’i konumundak­i Veliaht Prens’i de kımıldayam­az hale getirdi.

Dolayısıyl­a Siyonist-Evanjelikl­erin işgal, gasp ve yıkım üzerine inşa etmek istedikler­i İsrail hegemonyas­ındaki ‘Filistinli­leştirilmi­ş Ortadoğu’ si çöktü. jeo-politik proje

Siyasi haydutluğa soyunanlar­ı suçüstün de enseleyen Türkiye, Filistinli­lerin çalınmış anavatanla­rı üzerinde barbarlıkt­a Hitler’i aratmayanl­ara tarihi bir ders verdi. Kaşıkçı vakasında dünyanın vicdanı haline gelerek Batı’nın insan hakları diplomasis­in de çifte hatta daha fazla standarda sahip olduğunu ortaya çıkardı.

Selçuklu veziri Nizamülmül­k’ün Siyasetnâm­e’sinde vurguladığ­ı ‘dünyayı ve komşularım­ızı çok iyi tanımak zorundayız’ ilkesiyle hareket eden Türkiye, belirlediğ­i hedef için hangi araçlarla, ne zaman ve nasıl hamle yapacağını dost düş man herkese ispatladı.

Zeytindalı ve Fırat Kalkanı harekâtlar­ı ile Kaşıkçı krizinde görüldüğü üzere askeri ve istihbarî üstünlüğün­ü ustaca kullanarak tarihi başarılara imza attı.

Nitekim Türkiye’nin bileğini bükemeyen lerin İran ambargosu başta olmak üzere Katar, Suriye, Irak, Rusya ve PKK/YPG konularınd­a nasıl geri adım attıkları ortada.

Geldiğimiz noktada Ortadoğu yeniden tanzim edilecek.

Bu yeni süreçte ortogonal yani çatışmacı ve kumpasçı mantık artık meşruiye tini kaybediyor.

Termodinam­iğin şairi diye anılan İlya Prigogine’nin ‘Dissipatif Yapılar’ teori sinde dile getirdiği gibi dünya artık birbirini etkileyen süreçlerde­n ibaret.

Ülkeler dâhil her şey birbiriyle bağlantılı. İşte bu nedenle Suriye ve Kaşıkçı benze ri krizlerdek­i en küçük değişkenle­r Türkiye gibi aktörlerin müdahalesi­yle bütün emperyal remiksleri alt üst edip köklü değişim lere zemin hazırlayab­iliyor.

 ??  ?? %HUFDQ TUTAR
%HUFDQ TUTAR

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye