Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ders alabilirdi
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun bazen PKK yan daşlarına bazen de FETÖ sempa tizanlarına yakın duran görüntüler ver mesi ya da 15 Temmuz darbe girişimini hafife alan demeçler vermesi siyasetin uzman izleyicilerini şaşırtmıyordur. Ne yaparsa yapsın hiçbir seçimden başarı ile çıkamayan bir siyasetçinin çaresizce davranışlarıdır bunlar.
Var olmak ya da olmamak Bilinen Temel fıkrası vardır ya... Temel elinde bir yılanla deniz kıyı sında yürüyormuş. “NEDEN ELINDE YıLAN TAşıYOR SXN” diye soran lara “'ENIZE DüşERSEM DIYE” cevabını veri yormuş. Siyaseti olmak ya da olmamak şeklinde BAŞYAZI algıladığı anlaşı lan Kılıçdaroğlu’nun üslubu ve nezaketi zorlayan söylemleri ancak “NASıL OLSA VAR OLAMAYACAğıM, GERISI öNEMLI DEğIL” mantığı ile anlaşılabilir.
Erdoğan örneği
Oysa Kılıçdaroğlu’nun karşısında, her girdiği seçimden başarı ile çıkan ve davranışlarından ders alması gereken bir Tayyip Erdoğan var. Siyasetin en alt kademelerinden yola çıkıp, İstanbul Belediye Başkanlığı’ndan Başbakanlığa ve nihayet Cumhurbaşkanlığı’na ulaşan Tayyip Erdoğan, aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı’dır.
Zor beraberlikler
Kılıçdaroğlu, Mehmet Bekaroğlu veya Abdüllatif Şener’le CHP içinde birlikte olabiliyor. Bir kaset komplosu na kurban edilen Deniz Baykal’ın yeri ne geçerken, CHP’yi yıllarca taşıyan isimleri kolayca tasfiye ediyor. HDP ile veya İyi Parti ile CHP’nin varlık sebe binin taban tabana zıt olmasına rağ men, bunlarla işbirliği içinde olabiliyor. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu da, Mansur Yavaş’ı da, kolayca benimseyebiliyor.
Halk desteği
Kemal Kılıçdaroğlu eteklerinde dolaş tığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “VEFA” ve “SADAKAT” gibi öğelere verdiği öne min farkına varabilse, pek çok davranı şını hiç yapmazdı. Erdoğan’ın arkasın daki halk desteğini Gezi kalkışmasına ve 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne karşı nasıl değerlendirdiğini inceleseydi, “SEçMEN” kavramını farklı algılardı.
Cumhur Ittifakı
Kılıçdaroğlu’nun son alacağı ders Erdoğan ve Bahçeli’nin Cumhur İttifakı’nı değerlendirme biçimleridir. Hiçbir küçük hesaba dayalı olmayan bu dayanışmanın hedefi, Erdoğan’ın söy lemi ile “BIRBIRIMIZLE GELECEğE OLAN YüRüYüşTEKI HASSASIYETLERIMIZ”dir. Bu açıdan mesela Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ile birlikte gerçekten gelece ğe hassasiyetle veya haysiyetle yürüye cek midir?
Kılıçdaroğlu geçmişte alamadığı ders leri bundan sonra nasıl alabilecektir ki?
mbarlas@sabah.com.tr facebook.com/mehmetbarlas.sabah