Aranan eleman ARA ELEMAN
Ara eleman; diplomadan ziyade bece ri odaklı kariyerin genel adı... Türkiye’nin sıkıntısını çektiği, sanayi nin mumla aradığı ve bir türlü yeterince yetiştiremediğimiz nitelikli işgücünün dilimiz deki karşılığı...
Şu sıralar mikro devrim ihtiyacının şid detle hissedildiği sanayide gördük ki işler çırak veya staMyer ile yürü müyor. Aslında işler yalnızca mühendisle de yürümüyor. Eğitim sistemini değer zinci rinin ihtiyacına göre kur gulamadığımızdan, iki uçta yığılmalar olmuş.
Ya “ne iş olsa yapa rım” niteliksizliğindeki işgücü veya kapı gibi diploma sahibi mühendis... Peki değer zinci ri bundan ibaret mi? Ortada muazzam boşluk var ve bunu biz teoride endüstri meslek liseleri, okullarıyla doldurmaya çalıştık.
Ancak üniversite sınavı odaklı eğitim sis teminde meslek okullarının; “eksik kabi liyet” adresi gibi algılanmasına yol açın ca, ara eleman dediğimiz büyük açlığımız açığa çıkıverdi. Meslek lisesi memleket meselesi feryadımız bundandır. Yana yakı la mühendis ile çırak arasındaki beceriler için kurslar açmamız bu yüzdendir.
Yazılım sanayiinde dahi durum fark lı değildir. Yazılım Sanayicileri Derneği Başkanı Doğan Ufuk Güneş; “1itelikli ara eleman bulamadığımız için her şeyi mühendislere yaptırmak zorunda kalı yoruz” diye yakınıp duruyor sürekli...
Türkiye bir yandan mevcut meslek lise lerini, sanayinin ihtiyacına göre yeniden şekillendirme zorunda iken (ki buna başla dık ve içeriği organize sanayiindekiler belirle yecek) diğer yanda meslek liselerinin sayısı nı da arttırmak zorundadır.
Üniversiteye yığılıp diplomalı işsiz mühendis yetiştirmek yerine meslek liseleri ne yönlendirip beceri sahibi ara eleman lar yetiştirme ihtiyacımız var.
Geçenlerde Adana’da MÜSİAD’ın “Tarımda Kalkınma” zirvesinde, tarım lise leri gündeme geldi. Fidan Üreticileri Birlik Başkanı Gürsel Tanrıver; eğitim ile sektörü buluşturmanın zorunluğuna işaret ediyordu.
Burada amaç; ayağına tarla çamuru değmemiş hocaların diploma verip gön derdiği, bitkiyi tanımayan ziraat mühen disi yerine, işi bilen ara eleman yetiştirmektir.
tane ziraat fakültemiz var, her yıl 5 bin mühendisi KPSS kapısında atama bek leme kuyruğuna koyuyoruz fakat mumla bahçıvan arıyoruz. Bahçıvan, mühendis ten daha çok şey bilen, ara elemandır ve aranan elemandır.
Ara eleman mademki bu kadar önemlidir ve bulunamıyor; bu soruna yönelik çözüm üretmemize engel olan nedir? Söyleyeyim, yarım akıllılığımız, samimiyetsizliğimiz ve YÖK denen köhne yapılarımız...
Doktorun yazdığı reçeteyi eline alıp raf tan indirdiği ve üretiminden asla haberdar olmadığı ilacı müşteriye veren eczacı adayını, “para üstü verebilsin” diye 5 yıl okut mak nasıl bir yarım akıllılıktır?
Oysa bu sektörde de ara eleman ara nan elemandır ve biz bunları yetiştirmez sek, onlar nereden gelecek? Suriye’den mi? Ne hazindir ki öyle. Bugün Suriye göçmenle rinden ara eleman devşirme gayretinde olan binlerce işletmemiz var.
Ya devlet başa ya kuzgun leşe düs turu ile kariyer planlaması yapamazsınız. Hayat, her ikisinin ortasında ağırlığını hisset tirir ancak bizde ara elemanı ara ki bula sın. Bunu yeniden düşünmeliyiz. sanat
seref.oJu]@sabah.com.tr