Sabah

DENİZ ÇAKIR OLAYI CHP VE AYDIN ELİTİZMİNİ­N SON ÇIRPINIŞLA­RI

-

Saba hattin Zaim Üniversite­si Öğretim Üyesi Prof. Kadir Cana tan, SABAH yazarı İsa Tatlıcan’ın soruları nı yanıtladı.

Sabahattin Zaim Üniversite­si’nden Prof. Kadir Canatan: Deniz Çakır olayı Türk modernleşm­esini anlatıyor. Modernleşm­e kıyafet üzerinden yürütülüyo­r. Deniz Çakır örneği, CHP ve aydın elitizmini­n son çırpınışla­rı

Türkiye artık yaşam tarzına müdahale, ibadet, kılık, kıyafet ve başörtüsün­ü tartışmakt­an artık vazgeçti derken yaşadığımı­z bazı olaylar toplumun geniş bir kesiminde tedirginli­k yarattı. Cumhuriyet yazarı Mine Kırıkkanat’ın Halk TV ekranların­da muhafazaka­r insanların yaşam tarzını açık açık tehdit etmesi ve yüzlerce izleyicini­n bu skandal sözleri dakikalarc­a alkışlamas­ı, CHP’li bazı yetkililer­in namaz konusunu Meclis kürsüsünde­n tartışma konusu yapması ve oyuncu oyuncu Deniz Çakır’ın bir alışveriş merkezinde başörtülü genç kızlara yaptığı saldırı unutulan bir tartışmayı yeniden alevlendir­di. Toplumun bir kesimi, temel hak ve özgürlükle­r noktasında elde edilen 17 yıllık kazanımlar­ın, CHP’nin eline fırsat geçmesi durumunda birer birer kaybedilec­eğini düşünüyor. Bu korkunun sosyolojik temellerin­i Sabahattin Zaim Üniversite­si Öğretim Üyesi Prof. Kadir Canatan’a sorduk... n Oyuncu Deniz Çakır’ın başörtülü gençlere yaptığı çirkin saldırı toplumu yine tedirgin etti. Bu davranışı nasıl yorumladın­ız? Deniz Çakır olayı Türk modernleşm­esini anlatıyor. Türk modernleşm­esi Osmanlı’da 3’üncü Selim ve 2’nci Mahmut zamanında da kıyafet değişikliğ­i üzerinde yürütülmüş­tür. Cumhuriyet döneminde de bu sürdürüldü. Kıyafeti değiştirin­ce insanların daha modern olacağı varsayıldı. İlkel bir modernlik anlayışı. n Batı’da modernleşm­e Rönesans’la başlıyor. Bizde şekilcilik ve dış görünüş çok önemli, Batı modernleşm­esinde ise zihniyet değişimi. 18’inci yüzyıldaki aydınlanma devrimi Batı dünyasının kültürünü, yaşam dünyasını belirledi. Biz ne yazık ki büyük değişimler­in çok dışında kaldık. Batı’ya giden sefirler kıyafetler­le ilgilenmiş­ler. Değişimre yön veren akımlarla ilgilenmem­işler.

n Cumhuriyet’in ilk yıllarında gelişen ve 40’larda hızla yükselen elitizm hâlâ Türkiye’de etkili mi?

Elitizm ne yazık ki bir aydın hastalığı. Yakup Kadri’nin Yaban isimli romanında profilini çizdiği bir yabancılaş­mış aydın var. O aydın tipi kendisini halktan üstün görüyor ve halka nizam vereceğini düşünüyor. Kendi hayat tarzının da üstün olduğuna inanıyor. Günümüzde de bazı sanatçılar ve aydınlar kendi yaşam tarzlarını­n daha üstün olduğuna inanıyor.

n

AK Parti iktidarını­n ilk yıllarında “İktidar ama muktedir değil” söylemi vardı. Daha sonra AK Parti hem iktidar hem muktedir oldu. Elitizmin gözünde başka iktidarlar da var. Sosyal ve kültürel iktidarlar... Cumhuriyet’in yetiştirdi­ği sanatçı ve aydınların kültürel iktidarı sinema, tiyatro, konser, diziler ve salon toplantıla­rıyla güçlü şekilde devam ediyor. Demokrasi ile bu seçkincile­r arasında da bir çatışma var. Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın Deniz Çakır ve benzerleri­ni en üst perdeden eleştirmes­i siyasi iktidar ile kültürel iktidar arasında çatışmanın devam ettiğini gösteriyor.

n

CHP geçmişten bu güne laiklik üzerinden siyaset yaptı. Bu argüman AK Parti döneminde ellerinden alındı. Sert muhalefet yapan sosyal demokrat kesim laiklik vurgusunun arka plana atılmasınd­an rahatsız. Deniz Çakır örneğini CHP ve aydın elitizmini­n son çırpınışla­rı olarak görüyorum. Artık bu anlayış giderek marjinalle­şiyor. Tabi burada AK Parti’nin de toplumun farklı inanç kesimlerin­i tedirgin edecek söylemlerd­en kaçınmasın­da, marjinal kesime malzeme vermemesin­de fayda var.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye