Sabah

ABD’nin Ankara Büyükelçil­iği’ne gönderdiği belge

- salih.tuna@sabah.com.tr Salih TUNA

Sorun aynı mantık düzleminde muhatabını­n argümanına cevap vermek yerine onun kişilik özellikler­inden dem vurma (AD hominem) safsatasın­dan ibaret olsa, gülüp geçersiniz.

Hiçbir konuda doğru dürüst mantıklı tartışma yok.

Mesela, $. 3artililer, CHP’yi FETÖ’yle birlikte hareket etmekle “itham” ediyorlar. Argümanlar­ı mı? 17- 25 Aralık “yolsu]luk susturucul­u” darbe girişimi üzerinden siyaset yapmak, MİT TIR’ları ihanetini savunmak, FETÖ medyasına göğüs germek, 15 Temmuz direnişine Fetullah’la ağız birliği içinde “tiyatro” demek, ila ahir.

CHP’nin cevabı mı? Hülasası şu: “$.3 de vaktiyle FETÖ’yle birlikte hareket ediyordu...”

Böyle bir yanıt olabilir mi?

Bu her şeyden evvel, söz konusu “ithamı” kabul etmek anlamına gelmiyor mu?

Kaldı ki...

$. 3arti’nin dünkü yanlışı, CHP’nin bugün (FETÖ Deşifre olduktan sonra) bilerek yaptığı “yanlışın” gerekçesi veya mazereti olabilir mi?

★★★

Varsayalım, “saltanatı” savunan bir insan evladı, “Atatürk de saltanatın paşasıydı; Anadolu’ya onu Vahdettin gönderdi” diyerek $tatürk ü]erinden §saltanata¨ gerekçe uydurmaya çalışsa, ne yaparsınız?!

En azından, “Saçmalama yahu, saltanatı kaldıran zaten Atatürk” demez misiniz?

Hayır, benzerlik veya koşutluk kurmuyorum.

Şayet Atatürkçü olduğunuzu iddia ediyorsanı­z, empati duygunuzu devreye sokarak anlamanıza yardımcı olmaya çalışıyoru­m sadece.

Anlayın ki...

Gladyoyu (FETÖ) yıkan da Başkan Erdoğan’dır.

Vaktiyle onu demiş bunu demiş, geçiniz.

Sonuç ortadadır: “Teknik nakavt” yöntemiyle ülkeyi ele geçirmeye çalışan FETÖ’yü tasfiye eden Erdoğan’dır. Ayrıca, soru şudur:

AK Parti FETÖ’yle “ölümüne” savaşırken CHP neden (mesela) yargıyı itibarsızl­aştırarak FETÖ’yü kurtarmaya çalışıyor?

Aynı mantıksızl­ık... CHP’nin PKK’nın siyasi kanadıyla kurduğu “mahcup ittifak” için de devreye sokuluyor.

Efendim, AKP de “çözüm süreci” başlatmışt­ı...

Her şeyden evvel o süreç devlet politikası­ydı ve karşılığın­da (Erbakan döneminde olduğu GIBI) terör örgütüne silah bırakmak şart koşulmuştu.

Lagalugayı bırakın da cevap verin: Siz şimdi neyin karşılığın­a, kime karşı “ittifak” kurdunuz?

★★★

Şayet mantığınız böyle sakatlanmı­şsa, 28 Şubat sürecinin FETÖ’ye çalıştığın­ı belgelesek de fayda etmez.

Ama yine de deneyelim:

Tarih 30 Ekim 1996’dır; Erbakan Hükümeti’nin devrilmesi­ne karar verilir. ABD Dışişleri Bakanı :arren Christophe­r imzalı bir belge Ankara Büyükelçil­iğe ulaştırılı­r.

Bu belgedeki “değerlendi­rmelerden” birini, İsmail Nacar’ın “Gördüğüm Derin Devlet ve Neo-Haşhaşi FETÖ” kitabından aktaralım: “Türkiye, Birleşik Devletler’in anahtar stratejik ortağı olarak kalmak mecburiyet­indedir ve onun bu pozisyonun­u gerçekleşt­irip sürdürmede­ki başarımız, bizim milli menfaatler­imizi doğrudan etkileyece­ktir. Türk askeriyesi, bu sonucu elde etmeye doğru daha büyük çaba sarf etmesi için harekete geçmeye zorlanmalı­dır. Bu konudaki aksiyon planlarını­zı ve yorumların­ızı bekliyorum...”

Post - modern darbe böyle start aldı.

Erbakan, 10. Yıl Marşı eşliğinde “mürteci” ilan edilirken...

CIA yetkilisi Fuller’in “İslam’ın gülen yüzü” dediği (gerçekte, “Amerikancı İslam’ın”) Fethullah anavatanın­a “hizmete” alındı.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye