Kerem ALKİN
EKONOMİ-POLİTİK
‘Avrupa’nın popüla ritesini koruması veya popülizme sürüklenme si’ anlamında endişeyle takip ediyorlar.
İşin özü, yıl başından bu yana gerçekleştirilen anketler ve araştırmalar, AB tarihinde ilk kez, zaten AB projesinin karşısında olan aşırı sağ ve aşırı sol siyasi hareketlerin parlamentodaki sandalye oranının yüzde 28’e yük selebileceğine işaret edi yor. 28 AB üyesi ülkenin bütününde, ekonomik ve siyasi tablo gerçek duru mundan ortalama yüzde 30 daha kötü algılan makta. Bu oran, kimi ülke lerde yüzde 40’ı dahi aşı yor. Olumsuz algının bu derece güçlü olduğu bir ortamda, AB vatandaş larının oylarını kızgınlık la, adeta cezalandırırcasına daha radikal partiler lehine kullanmaları, AB’nin yakın geleceği açısından bir dizi sorunu da beraberinde ifadesi endişeleri teyit etmekte. AB entelektüelleri, AB projesine şüphe ile yak laşan kesim lerin oylarını artırmasının, AB tarafta rı kesimlerin kendi içlerinde bölünmelerine sebep olmasın dan da endişe duymaktalar. Eurokratlar ‘milliyetçi’ ve ‘aşırı sağ’ olarak nitelendirdikle ri popülistlerin Avrupa Parlamentosu seçimlerinde büyük başarı elde edebile ceğine yönelik beklentileri ni açıkça dile getirmekteler.
Avrupa açısından kri tik önemdeki bir seçimin, ‘belirsizliğini’ koru yan Brexit süreciyle bir likte tartışıldığı, İngiltere Başbakanı May’ın istifa olasılığının bu yazıyı kale me aldığımız an itibariy le kamuoyuna yansıtıldığı, dünya siyasetine dam gasını vurmuş Almanya Başbakanı Merkel’in siya set hayatını sonlandırmaya hazırlandığı bir konjonktür de, umutlar tüm bu siya si kırılmaların Avrupa’nın büyüme ve ticaret dina miklerine olumsuz yönde etkisinin olmaması. En önemli ticaret ortağımız Avrupa’daki bu önemli gelişmeler bizi ciddi mana da ilgilendirmeye devam edecek.
kerem.alkin#sabah.com.tr SMS KA yaz 4122·ye gönder. (1.60 TL)