ADAM ASMACA
SANKİ iktidara yakın olmak suç, muhalefete yancı olmak marifet. Kendi adamlarınızı asa rak karşı tarafa yaranamazsınız. Gün gelir ilmiği sizin boynunuza geçirirler.
Yöntem belli. Her gün bir kişiye itibar sui kastı düzenleniyor. Sosyal medyada ağır haka ret ve küfre maruz bırakılıyor. Söylediği veya yazdığı şeyler kıyısından köşesinden kırpı lıp sosyal medyanın gerçekli ği küçümseyen kollarına terk ediliyor. Aynı yalan ve iftiralar o kadar çok tekrarlanıyor ki, belli bir saatten sonra sahte olan gerçeğin önüne geçiyor.
Bu tür saldı rıların neredeyse tamamı iktida ra, iktidara yakın medyaya, gaze teci ve bürokrat lara yöneltiliyor. Kimse bana bun ların örgütlü ve sistematik olmadı ğını söylemesin.
Belli kalıp lar üretiliyor ve o kalıplar yüzlerce ve binlerce kişi tara fından kullanılıyor. Mesela bir AK Partili siyasetçi YSK kara rıyla ilgili açıklama yaptığında söylediği her şey çöpe atılarak tek bir cümlesi cımbızlanıyor. Karikatürleri, capsleri üretili yor. Küfür ve hakaretleri hiç saymıyorum.
İki amaç var. Birincisi bu insanları açıklama yapama yacak kadar sindirmek. Eğer bu tutmazsa ikinci olarak iti barını bitirmek. Yıllarca Melih Gökçek, Burhan Kuzu gibi en üst düzey siyasetçilere karşı uygulanan bu yöntem şimdi daha sık boy göstermeye baş layan yeni siyasetçilere daha sistematik bir şekilde yapılıyor.
Aynı yöntem iktida ra yakın medya organlarına karşı da kullanılıyor. Sanki iktidara yakın olmak suç muhalefete yancılık yap mak marifetmiş gibi bazı kanal ve gazeteler sürek li aşağılama ve hakarete maruz bırakılıyor. Karşı taraftaki en azılı küfür bazlara dahi tek bir laf eden yok.
Hadi “kurumların bu tür operasyonlara direnme şansı daha yüksektir” diyelim. Ama bu baslılar aynı zamanda kişi sel olarak gazeteci ve aka demisyenlere de yapılıyor. Hükumete yakın bir gazeteci
cesur bir açıklama yapmaya kalktığında o gün hemen tt lis tesine alınıyor. Yandaş deni yor. Türlü türlü lakaplar takı lıyor. Kişisel saldırıların hedefi haline getiriliyor. Kendi başı ma geldi. Oradan biliyorum. Yazdığım bir yazı CHP eleş tirisi içerdiği için Facebook’ta yapılan örgütlü saldırılar çer çevesinde sansürlendi. Kimileri bu baskıya dire niyor. Onları tebrik ederim. Ama kimileri aynı cesareti göstere miyor. Daha da acısı var. Bu baskı öylesi ne bir hal alıyor ki, AK Parti çevrelerin den kimseler sinip köşelerine çekili yor. Fakat en acısı bu ezberler AK Partililerin kendi ne bile yutturulu yor. AK Partili kimseler bu çevrelerde üretilmiş ezber kavramlarla kendi insan larını ve kendi kurumla rını eleştirmeye başlıyor. Olay belli isimlerin üzerine yıkılıyor. Şu gazeteci, bu TV kanalı, öbür siyasetçi sade ce yalnız bırakılmıyor aynı zamanda içeriden küçümse melere maruz kalıyor. Karşı taraf tek bir adamını feda etmezken, en terbiyesizleri ni bile sonuna kadar müda faa ederken, bazı AK Partililer tarafsızlığın sadece kendilerine farz olduğunu zanneder gibi konuşuyor. Adam ve kurum feda edilmesi gerektiğine dair açıklamalar yapıyor.
İşte bütün mesele burada. Siz kendi cephenizden adam ların asılmasına razı olur ve onları cellatlarına teslim eder seniz, bu mücadeleyi kay bedersiniz. Kimse sorumlu luk almaz. Allah’tan Erdoğan bu oyunu baştan beri bili yor. Karşı tarafa kurban ver mek yerine kendi adamlarına sahip çıkıyor. Böylesi bir fitne ye teslim olsa 17 yıl boyunca iktidarı sürdürmek mümkün olmazdı. Siyasetin yakıtı insandır. Tutumlu olmak ta fayda var. Kendi adam larınızı asarak karşı tara fa yaranamazsınız. Gün gelir ilmiği sizin boynunu za geçirirler.