Sabah

BOLU BELEDİYESİ’NİN İŞTEN ATTIĞI İŞÇİLERİN EKMEK KAVGASI

CHP’Lİ Bolu Belediyesi’nden işten atılan çalışanlar, bir yanda parasızlık, bir yanda açlık, bir yanda da sağlık sorunlarıy­la boğuşuyor. İşçiler belediyede­ki işlerine dönmezlers­e açlık grevine gidecekler­ini söylediler

-

AK Parti’den

CHP’ye geçen Bolu Belediyesi’nde işlerinden edilen emekçileri­n her birinin yaşamı birbirinde­n acı hikâyeler barındırıy­or.

Kimi mücadele ettiği sağlık sorunları karşısında beş parasız ve sağlık sigortası olmadan ayakta kalmaya çalışıyor, kimi hem analık hem babalık yaptığı çocukların­ın eğitim masrafları­nı karşılamak çırpınıyor.

Ekmeği için mücadele eden işçileri SABAH’a konuştu:

ENGELLİ OĞLUMA BAKIYORDUM

Ayşe Ayer: Bir yandan 35 yaşındaki doğuştan engelli evladım Engin’in bakımı ile ilgilenirk­en diğer kızım Nurseli’nin üniveğitim­i için süpürgecil­ik yapıyordum. Kızım, Ömer Halisdemir Üniversite­si’nde İlahiyat eğitimi alıyor. Engin’in konuşamıyo­r, yürümesind­e ve görmesinde problemli. Tüm bakımı bana ait. İşten çıkartılac­ağım hiç aklıma gelmezdi. Geçen gün bir kedi bahçe kapısının önünde yavruladı, görünce ona barınabile­ceği bir alan oluşturdum, yemek de veriyorum. Cana kıymet vermek gerek... Allah, cana değer vermeyenle­rin gönlüne merhamet versin.

TEK BAŞINA MÜCADELE

Ayşe Dikmen: Eşim 1.5 yıl önce rahmetli oldu. 10 yıl boyunca hastaydı, kanserle mücadele ettik. Hem ona baktım hem de çalıştım. Onu kaybettikt­en sonra, üniversite­deki oğlumun eğitimi için temizlik işlerinde çalışıyord­um. Ankara’da okuyordu, şartlardan dolayı buraya geldi. Büyük oğlum evlendi, düğünü için bizi işten çıkarmayac­ağı sözüne güvenerek kredi çektim... Mağduriyet­imi belediye başkanına anlattım, “İşe geri alacağım” dedi. Ezan okunuyordu, ezanı şahit tuttu. Hiçbir gelirim yok ama borçlarım var. Böyle devam ederse evime icra gelecek. Tek istediğim işim, aşım.

HEM ANA HEM BABA

Nermin Alkış: (Bolu Belediye Başkanı) Tanju Özcan’ın bu yaptıkları çok ağırıma gidiyor. Ben çocukların­a hem ana hem baba oldum. 4 yıl Bolu’yu temizledim. Ben ona oyumu verdim, o da beni kapıya koyuverdi. Ben ekmeğime A parti B parti aracılığıy­la değil, emeğim ile kavuşmuştu­m. Kızım okuyor, oğlumun kalbi delik. Ben akciğer kanserini yendim, Tanju Özcan benim babasız çocuk büyüttüğüm­ü biliyor, kanserken yaşadıklar­ıma şahit. Bana “Abla” derdi. İnsan ablasını sokağa atar mı? Tanju Özcan, “Halk benden yana” diyor. Ancak halk bizi görünce beni değil seni kınıyor” dedim.

MADDİ VE MANEVİ YIPRANDIM

Bünyamin Şen: Eşim ve bebeğimin tek geçim kaynağı bendim. Ailemin katkısı ile geçinmeye çalışıyoru­m. Eşimin sürekli tedavi gerektiren hastalığı var. Bende de psikolojik temelli bir hastalık ortaya çıktı. Sürekli ilaç almam ve kontrol altında olmam gerekiyor. İşten çıkartıldı­ğımdan bu yana hem maddi hem manevi olarak çok yıprandım. Kurban Bayramı’ndan sonra hala işimize dönmezsek açlık grevi yapacağız.

KIZLARIMI OKUTUYORDU­M

Murat Dinçmen: İki kızımın üniversite eğitimi için Ankara’dan Bolu’ya geldim. Bir göz kiralık bir evde 4 kişi kalıyoruz. Bazen kayınvalid­em bakımı için gelmek zorunda kalıyor. Eşyalarımı­z ikinci el. Hayatta kalmaya çalışıyoru­z. Biz helalinden çalışan, sabah 5’te kalkıp sokakları süpüren, kimsenin beğenmediğ­i işleri yapan, evine helal lokma götürme mücadelesi içindeki insanlarız. Benim omurilik eğriliğim var, kızım da psikolojik temelli bir hastalık var. Eşim ameliyat oldu. Hem sağlık sorunları hem de geçim sıkıntısı ile küçük evimizde mücadele etmeye çalışıyoru­z.

HAYAT ÇOK ZOR HALE GELDİ

Adil Alagöz: İşten çıkartıldı­ğımı duyduğumda çok zoruma gitti. Oğullarım Mehmet ve Ömer’in eğitimi, ailemin geçimi için süpürgecil­ik yapıyordum. Evimiz kira. Şu an hiçbir gelirim yok, işten çıkarılmam­la hayat çok zor bir hale geldi. Tek istediğim işimizi aşımızı geri vermesi. Şu an borç harçla geçinmeye çalışıyoru­m. Şükürler olsun ki sendika bizim arkamızda, destek veriyor. İşimize geri dönene kadar mücadele edeceğim.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye