Sabah

Bir “Ustalık” öyküsü..

SEVDİĞİM

-

Uzun yıllardır Bodrum’da yaşa yan Ali Kestaneci dostum dan, yaşadığı bir “Ustalık” öykü sü dinledim. Sizin de okumanız hem keyifli olur, hem de bakarsı nız bir şeyler kapan çıkar.

Babası Sirkeci’de lokanta sahi biydi ya, Kestaneci’nin. Bir yandan okurken, bir yandan son radan seçeceği baba mesleğine yardımcı olurdu. Anlatıyor, Ali..

★★★

Lise yıllarımda beni Tahtakale’de, Balkapan Han’da çalışan, yarbaylıkt­an ayrılanmış meşhur bileyci Fahri Baba’ya döner bıçakların­ı biley letmeye gönderirle­rdi.

Fahri Baba’nın namı, bıçağı ilk o bileyecekt­i. Bu onun alame ti farikasıyd­ı. Daha önce başkası nın bilediği bıçağı kesinlikle eline almazdı.

Bir gün Beyti Bey, adamıy la altmış bıçak gönderir usta ya. Fahri Baba bakar bıçakla ra.. “Bunları kime bilettiyse­n

ona götür” diyin ce, “Ama bunlar Beyti Bey’in” diye efelenen adamı tersler..

“Bana bak!. Yaşsa ondan yaşlı yım, tahsil se ondan daha tah silliyim. Bıçakları bu hale getirdiği için benden özür dilesin, bileyeyim” der.

Durumu Beyti Bey’e iletir

ler. Beyti Bey “Öyle ustanın eli değil ayağı öpülür” der koşar gider eline sarılır öpmeye.. Usta elini vermez. Kucaklaşır­lar.

Bir gün de bir seyyar biley ci, bizim dönerci ustasına “Senin bileycin kuş mu konduruyor. Bir de biz bileyelim” diye ısrar edince usta bıçağı uzatıp “Böyle bileyeceks­in ama” der.

Bileyci bıçağa bakar bakmaz “Fahri Baba bilemiş bunu”

der ve bırakır tezgahın üstüne.. Fahri Baba, yukar dan akan su taşın üzerine damlarken, o bıçakla dans ederdi adeta. Kimseyle konuşmazdı. Fazla konuşmayı israf sayar dı. Sert bi adamdı. Bir gün çekinerek “Usta sen bu işi

çok seviyorsun” diyince çarkı durdurdu, bıçağı bırak tı. “Geçmişini böyle işin” dedi. “Bu işin nesini seve yim. Millete söyleyemez­sin, mesleğini.. Seni sokak sokak gezen biri görürler.”

Şaşırmıştı­m.. Beklemediğ­im bir cevaptı. “Biz içine sevgi de katıyoruz” gibi romantik bir şey ler söylememiş­ti..

“Peki, sevmiyorsa­n nasıl bu kadar güzel işi çıkarıyor sun” diye sordum.

“Siz gençsiniz kalın kafalı sınız.. Bilmezsini­z” dedi.

“İşi sevmek ayrı şey, işin hakkını vermek ayrı şeydir!.”

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye