Yarış Utanç!. Yayın Utanç!. Vefa Sıfır!..
1
980 Moskova Oyunları’nı Türkiye, tek sporcu göndermediği halde (Amerika boykot edince, bizim Milli Olimpiyat Komitesi de artık ne yalakalığı ise, boykota katılmıştı) medyamız hayli kalabalık bir muhabir, yazar ve foto muhabiri kadrosu ile ordaydı. Cüneyt Ağbi (Koryürek) Hürriyet, ben Cumhuriyet adına izliyorduk.
Orada, iki önemli spor adamı ile tanıştık. Biri o zaman dünyanın uluslararası tek maraton dergisinin genel yayın müdürü Andy Etchelis, öteki, daha sonra Londra Maratonu’nu kuracak, eski uzun mesafe koşucusu, Chris Brusher.. Tabii, bu iki Maraton uzmanı ile bir arada olunca ne konuşulur..
Chris bize, Andy’nin desteğiyle bir Uluslararası Londra Maratonu kuracağını anlattı. Türkiye’nin o sırada hele Avrupa’da yaygın bir Maraton geleneği de vardı. Bizden Türk maratoncuların da katılması için destek istediler.
Bu arada, İstanbul’un konumu sohbete girdi. “Asya’dan başlayıp, Avrupa’da sona erecek dünyanın ilk Kıtalararası Maratonu” fikrimize, ikisi de bayıldılar.
Andy, “Ben dünyaya duyururum, harika” dedi. Chris, “Ben tanıdığım en ünlü atletlerle gelirim” sözü verdi. İkisi de sözlerini hem de nasıl tuttular.
Sonrasını Cüneyt Ağbim anlatsın.. 23.10.2001 tarihli Radikal’deki yazısından.
★★★
“1982 yılında, o zamanlar Spor Bakanlığı Müsteşarı olan İsmail Hakkı Güngör, Hıncal’ı ve beni arayarak, birkaç yıldır yapılmakta olan ‘Boğaziçi Maratonu’nu uluslararası bir yarışa çevirmemizi istemişti.
Hıncal’la birlikte, New York ve Londra maratonlarını organize eden dostlarımızla konuşmuş ve 1983’te, yarışın adını ‘Kıtalararası Avrasya Maratonu’ olarak değiştirmiştik. O zamana kadar birkaç yüz kişinin katıldığı bu yarış, basının da desteği ile tanıtılmış ve 3 bin kadar atletizmseverin koşması sağlanmıştı.
O yıl, birkaç sporsever sponsorla bu işi finanse etmeye çalışmış ve sonunda, o zamanın parasıyla 2 milyon liranın da benim cebimden çıkmasıyla başarılı bir organizasyon yapmıştık.
............
Bu arada, katılım sayısı da 12 bine ulaşmıştı.
Bir süre sonra, Belediye Başkanlığına gelen Nurettin Sözen maraton organizasyonunu benim üstlenmem için ısrar etti. O gün para bulabileceğini söylemesine rağmen, sonunda yine iş bana düştü ve askerlik arkadaşım Erol Sabancı sağ olsun, gereken parayı temin ettim. Bir sonraki organizasyonu da Erol Sabancı finanse etti..
............
Sonunda, Büyükşehir Belediye Başkanı Gürtuna, olimpiyatların İstanbul’da yapılacağına inanmadığından olacak, bu organizasyondan desteğini tamamen çekti. Şu anda, kimin sahipleneceği belli olmayan bu yarışma ortalarda kalmış durumda.
İşte size, atletizm dünyasında bir kıtadan diğerine koşularak tamamlanan tek maratonun kısa ve hazin hikayesi... Oysa iyi bir parkur, güçlü sponsorlar ve kaliteli atletlerle dünyanın en prestijli atletizm organizasyonlarından biri yaratılabilir ve muazzam bir gelenek oluşturulabilirdi..”
★★★
Dünyada ilk ve tek, benzerinin yapılması imkansız Kıtalararası Avrasya Maratonu, Uluslararası adıyla Transcontinental Eurasia Marathon’a niçin “Benim” diye sahiplendiğimi anladınız herhalde. Sadece bir Türk, bir İstanbullu olarak değil, projenin daha düşünce aşamasından başlayıp, kuruluş ve gerçekleşme sürecine kadar bilfiil içinde olduğum için..
Kıtalararası Avrasya Maratonu’nun çöküşünde bütün suç bugüne ait değil tabii.. Cüneyt ağbimin yazdıkları her şeyi içeriyor.
Şimdi nihayet geldik, TRT’nin o utanç verici yayınına..
Haftaya yazacağım.. Çünkü asıl o konuda çok dertli ve öfkeliyim!.