SAYGI GÖRMEK ISTIYORUM
HAKEM, TAKIMIN KADERIYLE OYNADI
yarı oyun farklı bir hal aldı. 1-0 geriden oyunu 2-1’e döndürdükten, oyun tamamen bizim kontrolümüze geçtikten sonra, benim takımımın istediği oyunsal format oluşmuştu. O dakikalarda rakip takımın oyunu döndürme ihtimalinin olmadığı bir süreç başladı. Rakip kaleye inebilen ligdeki en iyi takımlardan bir tanesiyiz. O tarz oyuncularımız var. Kırmızı karta kadar ikinci yarı
SAHAYA BAK, BENIMLE NE IŞIN VAR!
hakemin bana sarı kart gösterdiği pozisyonda oyuncularıma bir şey anlatmaya çalışıyorum. Benim orada hakemle hiçbir temasım yok. Dördüncü hakem sarı kartı gösterttiriyor. İkinci yarıda dördüncü hakem ne oyunu ne rakibi seyrediyor, Sürekli beni izliyor. Senin benimle ne işin var? Oyunu seyredeceksin. Biz, oynadığımız müsabakalarda hiç böyle bir şey görmedik. Onun
OLAYLARI SAĞDUYU ILE ENGELLEDIK
odasında hayatımızda görmediğimiz şeyleri gördük” diyen Yalçın şöyle devam etti: “Soyunma odası basmalar, polisler, oyuncular. Sağ olsun Kemal hoca (Özdeş) da çok sağduyuluydu. Ona da teşekkür ediyorum.
Onlarla uğraşıyoruz ondan sonra bakıyorum raporda, ‘Maçtan beş dakika sonra soyunma çok iyi oynuyorduk. Tam istediğimiz pozisyon oluşmuşken maalesef hakem arkadaşın (Halis Özkahya) Robin Yalçın’ı öyle bir sarı kartla atması bizi çileden çıkarttı. Bir maçta böyle sarı kart gösterirsen en az 4-5 oyuncu atman lazım. Sen bir takımın kaderiyle bu kadar basit bir şekilde oynayamazsın. Kazanırsak lider olacağız. Oyuncumuzu basit bir sarı kartla oyundan atmak yanlış bir şey.” neticesinde orta hakem bana sarı kartı göstermeye geldiğinde, bana kart gösterdiğini görmedim. Türk futboluna mal olmuşum. Yıllarca bu ligde oyun oynadım. Şimdi de antrenörlük yapıyorum. Sen benden küçüksün. Yaşın kaç daha? Bana saygı göstermen gerekirken, sarı kartı gösterirken, ‘Hocam bak kart gösteriyorum, sakin ol seni atabilirim’ demesi gerekirken bunu yapmıyor.”
Ben, yetkililerden izin aldım. İçeri geldiler, ‘Hocam tribüne çıkman lazım, fotoğraf çekeceğiz’ dediler. Ben tekrar tribüne çıktım. Maç bitti, eşyalarım için girdim. O anda içeride arbede oldu. Onları önledik. Allah’tan biz oradaydık. Adil başkan, Kemal hoca oradaydı. Biz olayları çok sağduyuyla engelledik, durdurduk yoksa vahim olaylar olabilirdi.”