Eğrisine, doğrusuna.. Notlar!.
Hafta boyu “Buna dokunmalı yım” diye aldığım notlar var. Ama o kadar yoğun, o kadar çok yaşıyoruz ki, son günlerde, sporundan, siyasetine, sanatına.. Eh ben de bir türlü kısa yazmayı beceremedim..
Gazeteciliğe başladığımız yıllarda, başka kimse olmadığı için, ağbim Öcal, kuzen Ahmet Kışlalı ve ben, her konuda fikir yazısı da yazmak zorundaydık.
M. Ali Ağabey (Kışlalı.. Bize bu mesleği öğreten odur) iki şeyi ısrarla anlatırdı.
- Yazılarını, Avustralya’ya kendi paranla telgraf çekermiş gibi yaz..
Bugünün cep telefonu gençleri bilmez. PTT’nin ilk T’si idi telgraf. Kelime başı, yolladığın mesafenin uzunluğuna göre artan bir para öderdin, postanede..
2- Bu anekdotu aklından çıkar ma..
New York Times yazarı, o günkü yazısını Genel Yayın Müdürü’nün önüne koyarken “İşim vardı, acele ye geldi, uzun oldu, kusura bakma” demiş..
Ne var ki, ben hiç de acelem olmadığı halde uzun yazıyorum. Niye?.
Dertli ve öfkeliyim de ondan. “Kimsenin yazmadığı, işine gelme diği, ya da cesaret edemediği için yazmadığı konuları yazacak biri lazım” diye kaleme sarılınca, yazılmayan her şeyi yazmaya kalkışıyorum. O zaman laf uzuyor.
İşte bakın, “Haftanın notları” dedim başlıkta ama, hala lafa giremedim.
Geçen hafta iki defa NTV’de, gece açık oturum programına takıldım. Sebep?.
Zaplarken Sabah Ankara temsil cisi, yıllar yıllar önce bir basın seminerinde verdiğim tek meslek dersinin öğrencisi Okan Müderrisoğlu’na rastlamam.
Bu kerameti kendiden menkul uzmanların gevezelik ettiği yayınları asla izlemem. Okan beni tuttu. Dinledim..
Yahu müthiş!. Nasıl güzel, nasıl derin ve nasıl geçerli, mantıklı ana lizler yapıyor?. Hem de nasıl anlaşılır dille..
NTV dedim de.. Bu ülkenin ilk haber televizyonu. CNN Türk de ikincisi..
Hani feci bir intihar olayı yaşandı, Fatih’te.. Dört kardeş evlerinde ölü bulundu.
İlk bakışta, altından Pulitzer Ödülü alacak polisiye roman çıkar.
NTV ve CNN de işin farkında, olay yerine canlı yayın için muhabir yollamışlar.
Akşam ana haberlerinde NTV’yi açtım. Baran Bila diye bir genç adam var, binanın önünde.. Ekranda Simge Fıstıkoğlu.. Birinci sınıf haberci ve yorumcudur. Can alıcı sorular soruyor. Ama Boran hiçbir şey bilmiyor. Orada durmaya ve bir resmi açıklama yapılırsa, tekrar lamaya gitmiş.. Yahu orası mahalle?. Hiç mi komşu yok. Bakkal, büfe yok?. Konuşacak tek kişi bulamadın mı?. Resmi açıklama bekleyerek canlı yayın mı olur?.
NTV’nin geldiği yere bakın.. 300 liralık bir stajyer bulup yollamışlar. Onun elinden bu geliyor ancak.
Döndüm CNN’e tesadüf orda da o haber tam sırada başlamaz mı?. Orda da Özgür Deniz Kaya diye bir genç adam. Ayniyle Baran gibi.. Hiçbir şey bilmeden, hiçbir şey söylemeden resmi açıklamaları tekrarlayan bülbül..
Yahu bu kadar önemi olayın canlı yayınına stajyer değil, kurumdaki en deneyimli gazeteci gider..
Ama kova kova adam mı bıraktılar ki?.
İşte o zaman “Ölü Yayın”ı “Canlı” diye yutturma çabaları..
Yazıklar olsun!.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, piyasada adını kullanıp menfaat sağlayanlara fena halde kızmış, fena halde dolmuş olmalı ki, canlı yayında haykırdı.
“Adımı kullanarak size gelenle ri kovun!.”
TRT Müziği “Arkamızda Külliye var” efsanesi yaratarak parselleyen tipler vardı. Bu konuşmadan sonra, bıçak gibi kesildiler..
Derken TRT Müzik Genel Koordinatörü Süleyman Bektaş, kendi isteği ile görevinden ayrıldı. Yerine kim geldi bilmem ama ayakları bıçak gibi kesilenler, eskisinden de beter döndüler..
Gene her gün, her saat, her program karşımdalar..
Ya sabır!.
Okur Cem Öztürk okuma yazmayı yeni öğrenen oğlu için, kitap tavsiye etmemi istiyor..
Hele çocukların daha 3 yaşlarında ekranlara teslim edildiği günümüz de bu istek harika..
Yardım etmek isterim.
Masal kitapları okutun Cem kardeşim..
Masal..
Dünya Çocuk Masalları.. Grim Kardeşler.. Hans Christian Andersen masalları.. Kitapçılarda halen var mı, yoksa sahaflarda mı ararsınız, bilemem?.
Tabii bunlar yabancı. Dede Korkut gibi Türk masalları, derlemeleri de var.
Bunlar çocuğun hayal gücünü arttırır.
Einstein’in “Hayal bilimden önemlidir” deyişini hatırlayın.
Çocuk, masalları hem sıkılmadan okur, hem de beynini hem de nasıl zenginleştirir.
Abartmıyorum ben çocukken, Türkçe yayınlanan hepsini, eksiksiz hepsini okudum.
Alan ve okutan babama, bugün hala teşekkür ediyorum.