Sabah

Altını çizdiğim satırlar-92

-

dok hata yaptım... En kötüsü gözlerim açıkken uyuya kalmaktı. (TOMRİS UYAR / Aramızdaki Şey)

Tepeye tırmandığı­mız zannederke­n aslında bayır aşağı koşmak. Tam böyleydi durum. İnsanların gözünde yükselirke­n, hayat da aynı anda benden o kadar eksiliyor, ayaklarımı­n altından çekiliyord­u. (L. N. TOLSTOY / İvan İlyiç’in Ölümü)

Biber tanesi de, sevgilinin ay yüzündeki beni de siyah. Her ikisi de can yakar ama bu nerede, o nerede... (İBN SİNA-İBN TUFEYL / Hay Bin Yakzan)

Bütün ruh hastalıkla­rı ısmarlama yapılmışır. (LAWRENCE DURRELL / İskenderiy­e Dörtlüsü-Clea)

İyileştirm­ek, dağlamaktı­r. Mahşer olarak tedavi. Büyük ateş; hatalar yandı kül oldu. (NORMAN O. BROWN / Love’s Body)

Putlara tapınan halklar, değiş tokuş edilen malların ruhları olduğunu sanacak kadar düşmemişle­rdi. (KARL KRAUS / In These Great Times)

Gerçek yiğit tek başına eğlenir. (BAUDELAIRE / Özden Günlükler)

Her zaman en karanlık yer lambanın hemen altıdır. (ROLAND BARTHES

/ Bir Aşk Söyleminde­n Parçalar)

Pişmanlık, insanın kendi hakkındaki tanımından duyduğu rahatsızlı­ktır. Tövbe, insanın bir önceki tanımını reddetmesi, kendisini yeniden tanımlamas­ıdır. (İSMET ÖZEL / Bir Medeniyet Kurmak-Düşünce dergisi 1977)

Parthenon karşısında yüreğim hiç hoplamadı. Bana aklın ve geometrini­n mermerleşm­iş eseri olarak göründü. 2 gibi, 4 gibi çift sayı. Ayaklarını­n üzerinde sağlam durur, hali vakti yerindedir, yer değiştirme­z... Benim yüreğimin uyumu ise uyumsuzluk­tur. Bu dünya hoşuna gitmemişti­r. Tek ayak üstünde durur, diğerini gitmek için ileri uzatmıştır. (NIKOS KAZANCAKIS / El Greco’ya Mektuplar)

Hiçbir felaket şuuru kadar büyük değildir. (A.H. TANPINAR / Yaşadığım Gibi)

Gereğinden fazlasını anlarsak belki iyi anlayamayı­z. Size söylüyorum bunu, çok şeyi anlamış ve anlamamış olanlara. (DOSTOYEVSK­İ / Budala) Kitap bitti. Dükkan kapandı. (BİLGE KARASU / Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı)

 ??  ?? Haşmet BABAOĞLU
Haşmet BABAOĞLU

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye