Novo Nordisk 32 yıldır hemofilik bireylerin hayat kalitesini artırmak için çalışıyor
yön veren tedavilerle insan hayatını iyileştirmeyi amaçladıklarını belirten Novo Nordisk Başkan Yardımcısı ve Türkiye Genel Müdürü Dr. Burak Cem, “Tedavilerini düzenli olarak yürüten hemofilik bireylerin kaliteli bir hayat sürdürebilmesi mümkün. Hemofili alanında hastalık farkındalığını ve tedavi desteğini artırmaya yardımcı olmak istiyoruz. İyileştirilmiş eklem sağlığı ve hareketliliğin, hemofilik bireylerin sınırlarını ortadan kaldırmak için gerekli olduğuna inanıyoruz” dedi ve sorularımızı yanıtladı.
NADİR BİR HASTALIK OLAN HEMOFİLİ NASIL BİR HASTALIK? KAÇ KIŞİ BU HASTALIKLA YAŞIYOR?
Hemofili, hayat boyu süren, nadir görülen ve genetik geçişli kronik bir kanama bozukluğudur. Kandaki Faktör VIII veya Faktör IX’un kalıtsal olarak eksikliği, yokluğu veya işlevinin bozulması sonucu ortaya çıkan, pıhtılaşma sorunu olarak tanımlanan hemofili, diğer dallara göre daha az sağlık çalışanın uzmanlaştığı, tedavisinin tecrübe gerektirdiği bir hastalık.
Dünyada yaklaşık 420 bin, Türkiye’de ise 6 binden fazla hemofilik birey bulunuyor. Bu hastalarda hayat boyu süren bir kanamaya eğilim söz konusu olup kanamaları önlemek için önerilen tedavilerin sürekli olarak uygulanması gerekiyor. Tedavilerini düzenli olarak yürüten hemofilik bireylerin kaliteli bir hayat sürdürebilmesi mümkün.
TÜRKİYE’DE HEMOFİLİK BİREYLER NE GİBİ SORUNLAR YAŞIYOR?
Hemofilik bireyler yaşadığı ağrılar nedeniyle yaşamlarında engellerle karşılaşıyor. Bu kişilerin %89’unun hastalık sebebiyle yaşadıkları ağrının yaşamlarına engel teşkil ettiği, %48’inin ileride bir aile kurmakla ilgili endişelerinin olduğu, %80’inin ise iş bulmakla ilgili sıkıntı yaşadığı biliniyor.
NOVO NORDISK OLARAK HEMOFİLİNİN TEDAVİSİNE YÖNELİK NE GİBİ ÇALIŞMALAR YAPIYORSUNUZ?
Novo Nordisk olarak, nadir görülen kanama bozuklukları için tedavi çözümleri üretmeye olan adanmışlığımızı, rekombinant faktörler ve faktör dışı tedavi seçeneklerimizin yanı sıra, yürüttüğümüz ARGE çalışmalarıyla da aktif olarak sürdürüyoruz. İnhibitörlü hemofilinin yanı sıra FVIII, FIX, FXIII eksikliği gibi farklı kanama bozuklukları için geliştirdiğimiz yenilikçi ürünleri bünyemize katarak en geniş ve güçlü portföyü Türk hekim ve hemofilik bireylerin erişimine sunmak için çalışıyor, uzun etkili faktör preparatları ile bu kişilerin yükünü azaltmayı hedefliyoruz. Son olarak hemofili A’nın tedavisinde kullanılmak üzere son geliştirilen rekombinant FVIII ürünümüzü Türk tıbbına sunduk. Ülkemizdeki hemofilik bireylerin en iyi şekilde tedavilerini alabilmeleri ve yaşamın içinde yer almaları konusunda fark yarattığımıza inanıyoruz.”
ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME (AR-GE) SİZİN İÇİN NE KADAR ÖNEMLİ?
Novo Nordisk, yüz yıllık insülin mirasıyla, kendini diyabet tedavisi ve toplumsal sağlığa adamış bir şağlık şirketi. Dünyanın en büyük vakfı tarafından yönetilen bir firma olarak, biyoteknolojik ürünlerimiz, global iş birlikleri ve geleceğe yön veren tedavilerimizle 21. yüzyılın en büyük sağlık sorunlarını ortadan kaldırmak misyonuyla çalışıyoruz.
Her yıl bütçemizin %12’sini
PEKI YA SOSYAL ALANDAKİ ÇALIŞMALARINIZ NELER?
Novo Nordisk’in kâr amacı gütmeyen Uluslararası Novo Nordisk Hemofili Vakfı aracılığı ile 2005 yılında kurulan ve hemofili ile nadir görülen kanama bozuklukları için faaliyetlerini sürdüren bir organizasyonu var. Bugüne kadar 73 ülkede 250 eğitim ve gelişim programına destek verildi. Bu destekler sayesinde 41.500 sağlık personeli eğitildi ve 42.500’den fazla hemofilik bireye ulaşıldı. Ayrıca Dünya Hemofili Federasyonu ve Avrupa Hemofili Konsorsiyumu gibi hasta STK’larıyla da işbirlikleri var. Novo Nordisk, HERO (Hemofili Deneyimi, Sonucu ve Fırsatlar) adında uluslararası bir platformu koşulsuz olarak destekliyor.