Sabah

2020’de mucizenin adı: ‘Pozitif Büyüme’

-

Bu satırları okuduğunuz an itibariyle, TÜİK tarafından ya 2020 yılı GSYH verileri açıklanmış veya açıklanmas­ına kısa bir süre kalmış olacak. 2020’nin bütünü için reel büyüme hızı oranı tahminim, yüzde 70 olasılıkla, yüzde 2,485. Tahminimin dip noktası olan yüzde

2,33, 2020’nin son çeyreğinde Türkiye Ekonomisi’nin yüzde 8,04 oranında büyüdüğümü­z tahminime dayanıyor. Tahminimin tepe noktası olan yüzde 2,66 ise son çeyrekte yüzde 10,49 oranında büyüdüğümü­z tahminime. Ancak, işin özünü kaçırmayal­ım: 2020’nin mucizesi ‘Pozitif %üyüme’dir. Bu mucizeyi gerçekleşt­irmek adına, Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın vizyoner liderliğiy­le, Ekonomi Yönetimi’nin geçtiğimiz mart ayı sonundan itibaren seferber ettiği tüm para-maliye-direkt kontrol politikala­rı setinin bir başarısıdı­r.

Bu başarıyı, 2008 yılının eylül ayının ikinci yarısında patlak veren ve 2009’da tüm dünya ekonomisin­in ve küresel finans sisteminin derin yara almasına sebep olan Küresel Finans Krizi sürecinde yaşananlar­la karşılaştı­rdığımızda, 2009 yılının büyüme hedefi yüzde 5 büyüme iken, yüzde -4,8 ile yılı tamamlayab­ilmiş bir Türkiye’nin, 2008 finans krizinden 3 kat daha yüksek bir küresel belirsizli­ğe sebep olmuş ‘Kovid-19’ küresel virüs salgınının yaşandığı 2020 yılını, yüzde 5 büyüme hedefine göre, bu defa yüzde 2,5 büyüme ile tamamlıyor olması gerçek bir ‘başarı öykü’südür. Üstelik de, bu başarının bir ‘kamu mali disiplini’ başarısı ve T&0%’nin 1 kuruş karşılıksı­z TL basmadığı koşullarda yakalamış olmanın değeri tartışılma­z bile.

Hadi, 2009’la bir karşılaştı­rma yapalım. 2009 yılı bütçe açığı hedefi -15,54 milyar TL’dir. Yıl sonu gerçekleşm­esi ise -52,76 milyar TL. 3,4 kat sapma. Bu nedenle, yıl başında bütçe açığı/GSYH oranı yüzde -1,4 olarak hedeflenmi­şken, gerçekleşm­e yüzde -5,5 olmuştur. Bütçe gelirleri 244 milyar TL hedeflenmi­şken, 215 milyar TL’de kalmıştır. 2020’de ise, bütçe açığı hedefi 139 milyar TL iken, 173 milyar TL olarak gerçekleşm­iştir. ‘Kovid-19’ gibi 100 yılda bir görülen ağır bir küresel krize rağmen, bütçe açığındaki sapma yüzde 24.5’dir. Bu sayede, yıl başında bütçe açığı/GSYH oranı hedefi yüzde -2,9 iken, yüzde -3,6 olarak gerçekleşt­i. Bu bir ‘mali disiplin’ başarısıdı­r.

Giderler 1 trilyon 96 milyar hedeflenmi­şken, 1 trilyon 202 milyar TL olarak gerçekleşt­i. Çünkü, toplam gelirler 957 milyar TL hedeflenmi­ş iken, 1 trilyon 29 milyar TL’ye, vergi gelirleri ise 785 milyar TL iken, 833 milyar TL’ye ulaştı. Üstelik, gelir vergisi 182 milyar TL hedeflenmi­ş iken, 159 milyar TL’de kalmış olmasına rağmen. Çünkü, Ekonomi Yönetimi, reel sektörün ve istihdamın çökmesine, üretim ve ihracatın durma noktasına gelmesine izin vermeyerek, ‘pozitif büyüme’ başarısı ile ekonominin çarklarını­n katma değer ve vergi üretmesini sağladı.

Eğer, kamu bankaların­ın öncülüğünd­e, reel sektör düşük maliyetli finansman imkanlarıy­la desteklenm­esiydi; eğer ticaret diplomasis­inin neferleri ihracatçıl­arın yeniden rekorlara dönmesini sağlayacak imkanlar sağlanması­ydı, bugün bambaşka bir Türkiye Ekonomisi’ni konuşuyor olacaktık. Bu nedenle, bir an için 2020’nin ‘pozitif büyüme’ mucizesini­n keyfini yaşayalım.

 ??  ?? KEREM
kerem.alkin@sabah.com.tr
KEREM kerem.alkin@sabah.com.tr

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye