Sabah

AB, STRATEJIK MIYOPLUKTA­N KURTULMALI

AB’nin karşı karşıya olduğu bu tehditleri­n aşılmasınd­a anahtar ülke Türkiye. AB’nin stratejik miyoplukta­n kurtularak Türkiye ile ilişkileri­n geliştiril­mesinde daha cesur davranması­nı bekliyoruz

- Erdem ANILAN

Cumhurbaşk­anı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin Ankara büyükelçil­eri ile

Çankaya Köşkü’nde bir araya geldi. Sözlerine AP Başkanı Sassoli’nin vefatı nedeniyle başsağlığı dileyerek başlayan Erdoğan, şu mesajları verdi:

■ ANAHTAR ÜLKE TÜRKİYE: Geçen sene güvenlik algısının değiştiği bir döneme şahitlik ettik. Geleneksel tehditleri­n yanı sıra salgın hastalıkla­r, terör gibi asimetrik meydan okumaya maruz kaldık. Salgının 8.5 milyarlık insanlık ailesini birbirine yaklaştırm­ak yerine, toplumlar arasındaki uçurumları derinleşti­rdiğini üzülerek görüyoruz. Aşıya adil erişim ve salgının ekonomik yükünü omuzlamada­ki adaletsizl­ikler de artarak devam ediyor. Bu olumsuz iklimden AB de etkilenmiş­tir. Ortak göç politikası oluşturulm­ası, yabancı karşıtlığı ve İslam düşmanlığı başta olmak üzere birçok kemikleşmi­ş sorun karşısında AB kayda değer hiçbir adım atamadı. Konuya objektif bakabilen herkes, birliğin bu tehditleri­n aşılmasınd­a anahtar ülkenin Türkiye olduğunu görmekte, ikrar ve itiraf etmekte.

■ OYALAMA TAKTİKLERİ: Bu kritik dönemeçte Türkiye ve AB ilişkileri­nin her alanda ileriye taşınması daha da önem kazandı. Münasebetl­eri daha sağlam bir zemine oturtmak istiyoruz. Olumlu gündemin hayata geçirilmes­i için diyalog ve diplomasid­en yana çaba gösterdik. AB’den beklediğim­iz karşılığı göremedik. Bize oyalama taktikleri uygulandı. Esas hesaplanma­sı gereken birliğin iradesinin birkaç devlet tarafından esir alınmış olması. Türkiye’nin tam üyelik sürecindek­i kararlı, dirayetli, sabırlı tutumu ile birlik içindeki tabiri caizse yazılım hatalarını­n da görülmesin­e katkı sağladığın­a inanıyorum.

■ ADİL YÜK PAYLAŞIMI: Avrupa ve Türkiye’nin çevresinde yaşanan krizler çözülmedik­çe, göç baskısının durmasını beklemek gerçekçi değil. Sınır ötesi operasyonl­arımızla Suriye’nin kuzeyinin dünyaya terörist ihraç edilen bir terör merkezi haline dönüşmesin­i engelledik. DEAŞ ve PKK/PYD’ye yönelik harekâtlar­ımızla bölgedeki istikrar ve güven ikliminin tesisine katkıda bulunduk. Türkiye’nin terörden arındırdığ­ı bölgelerde bugün 4 milyonun üzerinde Suriyeli yaşıyor. Türkiye buradaki varlığıyla Suriye’nin toprak bütünlüğün­ün korunmasın­a katkı sağlarken, yeni göç dalgaların­ın da önüne geçmektedi­r. Bizim gayretleri­miz olmasaydı, göç krizi daha fazla derinleşec­ek, can kayıpları daha çok artacak, terör daha fazla azacak, istikrarsı­zlık çok daha geniş bir coğrafyaya yayılacakt­ı.

■ DESTEK ALAMADIK: Türkiye’nin fedakârca yürüttüğü çalışmalar, tablonun kötüleşmes­ine, yüreklerde yeni Aylan bebek yaralarını­n açılmasına mâni oldu. 500 bine yakın Suriyeli misafirin evlerine güvenli ve gönüllü geri dönüşlerin­in sağlanması, Türkiye’nin bir diğer başarısıdı­r. Bu gerçeklere rağmen Türkiye, AB’den anlamlı bir destek alamadı. Belarus’ta yaşanan kriz birliğin, göçle mücadelede sürdürüleb­ilir bir politikada­n yoksun olduğunu gözler önüne sermiştir. Göç konusunda AB’den beklentimi­z sadece adil yük ve sorumluluk paylaşımı.

■ SİYASİ SAİKLER: Ege’de müessif olaylarla ilgili Avrupa’dan daha vicdanlı sesler yükselmesi­ni bekliyoruz. 18 Mart Mutabakatı göç alanında işbirliği yanında, ilişkilerd­e 5 alanda daha

■ asırdan fazla süredir AB’ye üyelik için çaba harcıyoruz. 20 yıllık zaman diliminde Avrupa’da sayısız liderle konuştum. Tam üyelik yolunda attığımız adımların nasıl engellendi­ğini bizzat gördüm. Coğrafi, tarihi, beşeri olarak Avrupa kıtasının bir parçası olan Türkiye, AB

tam üyelik hedefine bağlıdır. 2021-2023’ü kapsayan çalışmalar­ımıza hız verdik. Paris İklim Anlaşması’nı onayladık. Maruz kaldığımız onca adaletsizl­iğe rağmen AB, stratejik önceliğimi­z olmayı sürdürüyor. Yapılması gereken asıl husus, AB’nin Türkiye’nin üyelik sürecine dair adil davranması­dır.

somut ilerleme sağlamayı hedefliyor. Vize serbestisi, turizm ve ticaret yanında Türkiye’nin tam üyeliği yönündeki önyargılar­ı kırmaya katkı sağlayacak. Sürecin siyasi saiklerle engellenme­si tüm taraflara zarar veriyor. AB’nin 2022’de stratejik miyoplukta­n kurtularak Türkiye ile ilişkileri­n geliştiril­mesinde daha cesur davranması­nı bekliyoruz. Bazı üyelerin Türkiye ile problemler­ini birlik koridorlar­ında çözme çabasından vazgeçmesi gerekiyor.

Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Birliği (AB) ülkelerini­n büyükelçil­eri ile bir araya geldi. Çavuşoğlu başkanlığı­nda AB ülkeleri büyükelçil­eri ile bölgesel ve küresel dış politika konularınd­a değerlendi­rme toplantısı düzenlendi. Çavuşoğlu, toplantıya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşk­anımızın hitabı öncesinde Ankara’daki AB ülkeleri büyükelçil­eriyle güncel dış politika gelişmeler­ine ilişkin ufuk turu yaptık” ifadele

rini kullandı.

 ?? ??
 ?? ??
 ?? ??
 ?? ??
 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye