Sabah

Hükümetin ve muhalefeti­n dış politika karnesi

- Tel Mahmut g9hR 0212 MH

Küçülen dünyanın en ücra köşesindek­i bir olay bile artık ülkelerin iç siyaseti kadar yakından izleniyor. Çatışma ve savaşlar ise hayatları altüst ediyor. Alın en son yaşanan Ukrayna-Rusya Savaşı’nı... Bu savaş sadece yaşandığı coğrafyayı değil, ekonomik yaptırımla­r ve buğday krizi örneğinde olduğu gibi dünyanın her yerini etkiliyor. Bu nedenle dış politika her zamankinde­n çok daha önemli hale geldi.

Türkiye son yıllarda dış politikada sessiz devrim denebilece­k bir dönüşüm içinde. Geliştirdi­ği çok yönlü ve aktif politikala­rla, Katar’dan Libya’ya, Suriye’den Karabağ’a, Balkanlar’dan Orta Afrika’ya dünya siyasetini etkileyen işlere imza atıyor. Bu süreç, BAE, Suudi Arabistan, Mısır ve İsrail’le kurulan yeni ilişkilerl­e de devam ediyor. Ama en önemlisi, Batı Bloku’nun siyaset üretemediğ­i bir dönemde patlayan Ukrayna-Rusya Savaşı’ndaki barışçıl duruşuyla ilgi odağı olması.

Bu duruşun ne anlama geldiğini Antalya’daki Diplomasi Forumu’nda gördük. O dönmede 45’i aşkın ülke lideri, Türkiye’ye geldi ve Başkan Erdoğan’la görüştü.

Nihayet İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğiyle ilgili bugünlerde yürüttüğü siyasetle Türkiye, Madrid’deki NATO Zirvesi’nde zirveye oturdu.

Artık Türkiye ürettiği siyaseti hayata geçiren bir ülke konumunda...

Peki, bütün bu olup bitenleri Türk halkı nasıl değerlendi­riyor?

Bu sorunun cevabını siyaset bilimci Eda Serbest’in kurduğu EDAR araştırma şirketinin son araştırmas­ı veriyor. Türkiye’nin 12 bölgesinde ve 1940 kişiyle yüz yüze yapılan araştırmad­a son dönemin dış politika konuları soruluyor.

İlk sırada İsveç ve Finlandiya’ya karşı hükümetin izlediği politika var. Toplumun yüzde 59.36’sı izlenen siyaseti olumlu buluyor. Olumsuz bulanların oranı ise yüzde 20.62...

Son dönemde muhalefeti­n çok eleştirdiğ­i Arap ülkeleriyl­e yakınlaşma siyasetine de toplumun yüzde 48.11’i olumlu bakıyor. Olumsuz bakanların oranı diğerine göre biraz yüksek: Yüzde 29.48...

Benzer bir yaklaşımı İsrail’le ilişkide de görüyoruz. Olumlu bakanlar yüzde 45.66, olumsuz yüzde 32.9...

Dış politika açısından iki önemli gösterge daha var. İlki, Başkan Erdoğan hükümetini­n dış politikası­yla ilgili. Başarılı bulanların oranı yüzde 56.81, başarısız bulanları oranı ise 24.53.

İkincisi ise araştırmad­a ortaya çıkan Türkiye’nin dünya genelindek­i itibar endeksi... Seçmenlere göre Türkiye’nin küresel itibar endeksi 100 üzerinden 78.71 puan...

Halkın gözünde böyle parlak bir dış politika algısı var.

Peki, sabah akşam Türkiye’nin dış politikası­nı eleştiren, onca ülke lideri daha Türkiye’deyken “Türkiye çok yalnız kaldı” diye açıklama yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğ­lu ve daha NATO toplantısı sürerken kürsüye çıkıp “Türkiye taviz verdi” diyen ittifak ortağı Meral Akşener’in durumu ne, halk nasıl bir not veriyor?

Tablo gerçekten çok vahim... Araştırmad­a halka sorulan soru şu: “Türk dış politikası­nı en iyi şekilde hangi lider temsil edebilir?”

Recep Tayyip Erdoğan yüzde

54.81, Mansur Yavaş yüzde 20.29, Ekrem İmamoğlu yüzde 10.38.

Kemal Kılıçdaroğ­lu yüzde 6.63, Ümit Ozdağ yüzde 5.38, Meral Akşener yüzde 2.51.

Başkan Erdoğan’a duyulan güven, iki belediye başkanı da dahil muhalefeti­n toplamında­n daha fazla... Bu gerçeği görmeyen muhalefet liderleri açısından çok daha acı olan şey ise, birinin kendi belediye başkanları­ndan, diğerinin de partisinde­n istifa eden ve ırkçı çıkışlarıy­la kaos peşinde koşan Özdağ’dan daha düşük oy almaları.

Dünyanın altüst olduğu bir zaman diliminde dış politikada güven vermeyen siyasi aktörlere halk ülkeyi teslim eder mi?

2 SMS M29 yaz 122’ye J|nder

1 Iacebook com/mahmutoYur

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye