Kendi kendime mırıldanıyorum
aksat iyi vakit geçirmek” diyor.
“İyi”sini geçtim, VAKIT GEçIRMEK IçIN VAKTIMIZ YOK, diyorum. Anlamak istemiyor. Anlayamayacak.
★★★
“PıHTıLAşMA SORUNU”nun bir gün başımıza bela olacağına, şu veya bu biçimde yaygınlaşacağına emindim. Neden?
PıHTı...
Akışı kesen ölüm parçacıkları... Kelimenin kökenine bakarsak, “pişip katılaşmış” demek.
Fazla pişmiş...
KLIşELER...
PEşIN YARGıLAR...
Zihnimizin düşünce yollarını tıkayan her şey...
★★★
Çok az toplumda “SıNıF MüCADELE SI”, “SıNıF ATLAMA HıRSı” ve “SıNıFSAL LığıN BıRAKTığı IZLER” bizdeki kadar canlı ve belirleyicidir.
Lakin hiç konuşmuyoruz.
Bin türlü bahaneyle lafın oraya gelme sini önlüyoruz. Bu yüzleşmeden kaçışımız, bir gün başımızı yakacak...
★★★
Hangi filmdeydi? Yoksa bir romandan mı? Defterime tırnak içine alıp not etmişim ama kaynağını yazmayı unutmuşum.
Fakat sarsıcı bir soru: “BEYEFENDI, SEVILMIş OLMAK IçIN öLMEYI BEKLEYE CEK MISINIZ?”
★★★
Eski defterlerimden birine kaydettiğim bir not daha...
Bize Müsaade programını bitirip Eyüp’te çorba içmeye gelmişiz. Gecenin çok geç vakti. İçeride bir berduş oturu yor. Garson onu çıkarmaya çalıştı. Bize de çalımlı bir bakış atan berduş, garso na şöyle dedi: “BEN BIR KARA KEDIYIM. UğURSUZLUK VERIRIM. BıRAK DA çAYıMı IçEYIM.” (2015, Aralık ayı)
★★★
Dünyaya, çevremize, başkalarına, çiçeklere, böceklere, şehrin ve tabiatın ses lerine kulak kabartmayı unutmak üzereyiz.
Varsa yoksa müzik! O KADAR çOK VE üSTELIK KöTü MüZIK DINLIYORUZ KI, şöyle bir durup kendimizi dinlemeye bile halimiz kalmıyor.
★★★
ÖZGüRLüK NEREDEDIR?
Binlerce yıllık geleneksel ve hikmetli cevap: Eşyaya bağlılığın azaltılmasında...
Modern kapitalist cevap: Verili seçe nekler arasından seçmek.
★★★
Günümüzü kuran iki büyük güç: PIYASA VE MEDYA.
Birincisi borçlandırıyor.
İkincisi, borcu içsel bir gerçeklik gibi algılatıyor.
★★★
Çok sevdiğim yazar C. Bobin ne güzel anlatır: “KAYıP ZAMAN MASADA UNU TULMUş EKMEK GIBIDIR, KURU EKMEK. Serçelere verebilirsin. Atabilirsin de. Ama süte batırır, yumurtaya bular ve bir tavada pişirip tıpkı çocukluğundaki gibi hoşnut lukla yiyebilirsin.”
Olabilir mi? Yapabilir miyiz bunu? Tövbe mesela...
Ve güzel hatırlamak...