23 EKIM 2011 VAN DEPREMI UNUTMAYACAĞIZ
17 Ağustos 1999’da 18 bin vatandaşımızı kaybettiğimiz Gölcük depreminin üzerinden 23 yıl geçti. Türkiye, vatandaşını enkazdan günlerce çıkaramayan aciz ve hantal devlet görüntüsünden kurtuldu, jet hızıyla afet yaralarını saran güçlü sosyal devlet kimliğin
Gölcük depreminin üstünden 23 yıl geçti... Ama depremde yitirilenler unutulmadı, acıları hâlâ taze... Ancak o günden bugüne çok şey değişti. Türkiye, vatandaşını enkazdan kurtaramayan devletten, her afet sonrası anında bütün kurumlarıyla refleks gösteren, müdahale eden bir yapıya kavuştu. Aciz ve çaresiz hantal yapı tamamen değişti, tüm dünyaya yardım eden büyük ve güçlü bir devlete dönüştü... Devletin 23 sene
“içerisinde geçirdiği değişim, “Sosyal devlet”in ne demek olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Devlet 2011 Van, 2020 Elazığ ve 2020 İzmir depremlerinde tüm imkânlarını vatandaşları için seferber etti. Jet hızıyla afet bölgelerine gidildi ve vatandaşları yalnız bırakmadı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinesinde yardımlar depremzedelere ulaştırıldı. Konut projeleriyle yıkılan şehirler ve ilçeler yeniden ayağa kaldırıldı.
Asrın felaketi” olarak tanımlanan Marmara depreminde 18 bin 373 kişi hayatını kaybetti, 48 bin 901 kişi yaralandı, yüzlerce ev yerle bir oldu. O gün binlerce cesetle birlikte devlet de enkaz altında kaldı... Günlerce kaldırılamayan enkazlar yüzünden yıkıntıların altında can veren vatandaşların cesetleri kokmaya başladı. İnsanlar
1999 Depremi’de hayatını kaybedenler Kocaeli ve Yalaova’da anıldı. Gölcük’teki programda konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Tek bir kula bile biz ‘Nerede bu devlet’ dedirtmedik. Devlet eski devlet değil, Türkiye de eski Türkiye değil. Felaketler sonrası başımız eğik olabilirdi. Ne yapacağız biz diyebilirdik. Ama demedik. Ayasofya’nın minareleri gibi başımız dik” dedi. Konuşmalar sonrası deprem şehitleri için Kuran tilaveti okuması ve dua edilmesinin ardından denize karanfil bırakıldı. Yalova’da da sahildeki Deprem Anıtı’na kadar “sessiz yürüyüş” gerçekleştirildi. Depremde hayatını kaybedenlerin isimlerinin yazılı olduğu mermer blokların bulunduğu anıta gelen katılımcılar, anıta karanfiller bıraktı, dua etti.
Semra Yaman kendi çabalarıyla enkaz altındaki yakınlarını kurtarmaya çalışırken devlet, vatandaşlar tarafından toplanan yardımı bile depremzedelere ulaştıramadı. Deprem için toplanan yardım paralarının memur ve işçi maaşlarını ödemek için kullanıldığı ortaya çıktı. Felaket bölgesine gönderilen çadırlar bile delik çıktı. Yüreği yanan vatandaşlardan tek bir çığlık yükseliyordu: Nerede bu devlet?