Türkiye’nin yeni kalkınma yolu sanayideki dijital dönüşümden geçecek
Sanayi, özellikle 2008 yılında başlayan küresel ekonomik kriz sonrasında, birçok ülke tarafından büyümenin dinamosu olarak konumlandırıldı. Bu süreçte, verimlilik ve katma değer artırıcı yenilikçi teknolojiler ve bilgi temelli dönüşüm sanayinin büyümesinde belirleyici etmenler olarak ortaya çıktı. Yüksek teknolojiyi ve yenilikçiliği temel alan sanayide dijital dönüşüm süreci ise küresel rekabetçilik açısından kritik önemde görülüyor. Dolayısıyla sanayinin dijital dönüşümü sürecinde gelişmiş ülkeler, yeniden ekonominin ve istihdamın lokomotifi olan üretim yatırımlarını ülkelerine çekmeye çalışırken, gelişmekte olan ülkeler de bu dönüşümü vakitlice yakalayıp küresel ekonomide yer tutmaya çalışıyor.ucuz işgücü ve coğrafi konumu nedeniyle sanayi üretiminde rekabet avantajını kaybetme riskiyle karşı karşıya olan Türkiye için ise sanayinin dijital dönüşümü, tercih değil,zorunluluk arz ediyor. Bu bağlamda, Türkiye’nin yeni kalkınma yolunun, sanayinin dijital dönüşümünden geçeceği öngörülüyor.
Mart ayında imalat sanayi %7.9 arttı
Türkiye, bu yılın mart ayı itibarıyla sanayi üretimini 2017'nin aynı ayına göre yüzde 7.6, aynı çeyreğine göre ise yüzde 9.8 artırdı. Söz konusu dönemde Türkiye’nin, GSYH’DE en büyük paya sahip imalat sanayisi iseyüzde 7.9 büyüdü. Ancak, ekonominin teknoloji tabanlı dönüşümü merkeze alarak, güç kazandığı bir ekosistemde, Türkiye’nin küresel rekabetçiliğini daha da artırmak için yüksek teknolojili üretime odaklanan tedbirleri artan bir ivmeyle hayata geçirmesiyle sanayinin sürdürülebilir ve verimli büyüme ivmesini yakalayabileceğine inanıyoruz.
Bununla birlikte, Türkiye’de ihracat amacıyla yapılan ithalatın oranı yapısal olarak yıllardır yüksek seyrediyor. Yine mart ayı itibarıyla Türkiye’nin ihracatında yüksek teknoloji kullanılan ürünlerin payı yüzde 3.5 seviyesini gördü. Buna or- ta ve yüksek teknoloji kullanılan ürünlerinpayıdaeklenildiğindeoranyaklaşık yüzde 36.8’e çıkıyor. Oranlar yıllar içinde artmakla birlikte, dijital teknolojileri değer zincirine entegre edebilen ve sanayinin dijital dönüşümünü başarıyla gerçekleştiren ülkelere kı- yasla Türkiye’nin ise halen ihracatında yüksek ve orta ve yüksek teknolojili ürünlerin payı düşük. Bu veriler de göz önüne alındığında Türkiye’nin düşük katma değerli orta teknoloji tuzağına düşmemesi için kısıtların kararlı bir şekilde giderilmesi, proaktif bir sanayi politikası ve stratejik hedefler doğrultusunda kararlılıkla ilerlenmesi önem arz ediyor.
Sanayi 4.0’la rekabet avantajı sağlanabilir
Türkiye’de yüksek katma değerli üretime bir an evvel geçebilmek ve rekabet avantajlarının sürdürülebilirliğini sağlamak için ise Sanayi 4.0’a entegre olunması kritik önem taşıyor. Bu aşamada, TÜSİAD bünyesinde de sanayinin dijital dönüşümü konusu üzerine çalışmalarımızı kamu, özel sektör, akademi ve iş dünyası örgütleri ile yakın temas halinde yürütüyoruz. İçerik ortağımız BCG