Alternatif pazarlara odaklanmak gerekiyor
sektörünün küresel ekonomideki daralmadan etkilediğini ve değer bazında düşüşler kaydettiğini ifade eden Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkanı Adnan Aslan, Türk çelik sanayinin de bundan etkilendiğini söyledi. İç kaynaklara daha fazla odaklanması gereken bir dönem olduğunu dile getiren Aslan, “Ancak ihracatı da göz ardı edemeyiz. Bu bağlamda çelik talebi artmakta olan Güneydoğu Asya, Batı Afrika ve Latin Amerika irdeleyeceğimiz pazarlar olacak. Alternatif pazarlara odaklanarak ihracatı artırabiliriz” dedi. ABD ve AB pazarlarında Türkiye’yi hedef alan korumacılık önlemlerinin devam ettiğini belirten Aslan, şunları kaydetti: “Dünyada adeta trend haline gelen bu önlemler sektör üzerinde önemli bir baskı unsuru olmayı ve ihracat seyrimizi olumsuz yönde etkilemeyi sürdürüyor. 2019 yılının ilk 10 ayında ihracatımız 2018 yılı aynı dönemine göre miktar bazında yüzde 6,2 artış ile 17.8 milyon ton, değer bazında yüzde 5,5 azalış ile 11,7 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. 2020’nin ilk 10 ayında ise miktar bazında yüzde 7,5 azalış ile 16.5 milyon tona ve değer bazında yüzde 13,8 düşüşle 10,1 milyar dolara geriledi.”
Özellikle grip mevsimi olarak bilinen kış aylarında gelişmesi öngörülen pandeminin ikinci dalgasının, birinci dalgaya göre küresel olarak daha yönetilebilir olması ve aşı çalışmalarının hızlanması durumunda beklentiler olumlu yönde olacak. 2021 yılında pandeminin ekonomi üzerinde yarattığı tahribatın sınırlı kalması, çelik talebini globalde artıracak. Bu doğrultuda Türkiye’nin çelik üretimi ve ihracatının da artması bekleniyor. 2021 yılı için dünyada normalleşme beklenti
Türkiye yıllık yaklaşık 20 milyon ton çelik ihracatı ile dünya sıralamasında 6. olduğunu aktaran Aslan, birim fiyat bazında 14. sırada yer aldığını söyledi. Türk Çelik sektörünün rekabet gücünün arttırılması için katma değeri yüksek ürün yelpazesinin toplam üretim içindeki payının arttırılması gerektiğini vurgulayan Aslan, “Bu bağlamda katma değeri yüksek üretimin yanı sıra ileri teknoloji odaklı yatırımların desteklenmesi gerekiyor. Standart dışı kalitesiz ürün ithalatının engellenmeli. Katma değerli ürünlerin yurt içi üretiminin teşvik edilerek yerli üretici desteklenmeli. Nitelikli üretime yönelik yatırımların önünün açılması, sektörün üretim maliyetlerini arttıran, rekabet gücünü olumsuz yönde etkileyen girdiler için de düzenlemeler takip edilmeli” dedi.