Mazlum Boru, 2020'de 12 milyon dolar olan ihracatını 17 milyon dolara çıkaracak
Adana Organize Sanayi Bölgesi'nde (AOSB) üretim yapan Mazlum Boru, 30 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. 2020 yılında 12 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Mazlum Boru, bu yıl ihracatını 17 milyon dolara çıkarmayı hedefliyor.
MAZLUM Boru Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Mangtay, babaları Mazlum Mangtay'ın adını taşıyan şirketin, Adana'da 1967 yılında sondaj sektöründe faaliyete başladığını, şu anda Adana Osb'deki 25 bin metrekaresi kapalı, 32 bin metrekarelik tesislerinde, yıllık 80 bin ton üretim kapasitesine sahip olduklarını söyledi. Yaklaşık 135 kişiyi istihdam ettiklerini dile getiren Şahin Mangtay, ürettikleri spiral kaynaklı çelik boruların içme suyu, petrol, doğalgaz hatlarında, çelik konstrüksiyonlarda, ayrıca liman kazık boruları ve sondaj boruları olarak kullanıldığını ifade etti. ABD, Honduras, Hollanda, Finlandiya, Norveç, Hindistan, Gürcistan, Suudi Arabistan ve Türk Cumhuriyetleri'nin de aralarında bulunduğu 30'a yakın ülkeye ihracat yaptıklarını belirten Mangtay, “Geçen yıl pandemi sürecinde yurt dışı siparişlerine ağırlık verdik. Bu dönemde 12 milyon dolar ihracat yaptık. Bu oran, şirketin toplam cirosunun yüzde 60'ını oluşturdu. Bu yılki hedefimiz 16-17 milyon dolar” dedi.
Türkiye'ye yakın coğrafyalardaki ihracat potansiyelinin çok daha yüksek olduğuna dikkat çeken Şahin Mangtay, Irak, Suriye, Lübnan, İsrail, Mısır gibi yakın pazarlarda ciddi ihracat potansiyeli var ancak bunun değerlendirilebilmesi için ülkeler arası politik ilişkilerin düzelmesi gerektiğini söyledi. Mangtay şöyle devam etti: “Mısır, Suudi Arabistan çok boru alıyor ama biz veremiyoruz. Bu pazarların değerlendirilmesi için siyasi politik gelişmelerin bir an önce barışçıl bir şekilde sonlandırılması lazım. Bizim barış içinde, adil, özgürlükçü bir ülke olmamız gerekiyor. Başka seçeneğimiz yok çünkü ticaret bunlardan bağımsız olamaz” ifadesini kullandı.
ORTADOĞU İLE İLİŞKİLER DÜZELSE İHRACAT 50 MİLYON DOLAR OLUR
Bu ülkelerle ilişkilerin düzelmesi halinde, şirket olarak ihracatlarını 40 ila 50 milyon dolara taşıyabileceklerini vurgulayan Mangtay, şöyle devam etti: “Bizim 80 bin ton yıllık kapasitemiz var ancak yüzde 30-40 kapasite ile çalışıyoruz. Türkiye'deki çelik boru üreticileri genellikle bu durumda. Ülkemizde bu sektörde faaliyet gösterenlerin hepsi tek
IRAK, SURİYE, LÜBNAN, İSRAİL, MISIR GİBİ YAKIN PAZARLAR CİDDİ İHRACAT POTANSİYELİ BARINDIRIYOR. BUNUN DEĞERLENDİRİLEBİLMESİ İÇİN ÜLKELERARASI POLİTİK İLİŞKİLERİN DÜZELTİLMESI GEREKİYOR.
noloji ve kalite açısından gelişmiş firmalar. Türkiye Avrupa'nın ikinci büyük çelik boru üreticisi. Avrupa, İsrail, Amerika, Kanada gibi kaliteye en çok önem veren ülkelere ürün gönderiyoruz. Ayrıca Çin ile fiyatta rekabet edebiliyoruz.”
Türkiye'de son zamanlarda TOKİ, Devlet Su İşleri gibi kurumlar tarafından çok sayıda altyapı ihalesi yapıldığını, ancak sözleşme aşamasında ilerleme sağlanamadığı için henüz çelik boru sektörünün üretimine yansımadığını anlatan Mangtay, sektör olarak yaşadıkları sorunlar hakkında da şu değerlendirmelerde bulundu: “Bankaların yüksek kredi faizleri yatırımların önünde ciddi engel oluşturuyor. Bankalar sanayicilerin ortağı olmuş durumda. Avrupa'da yatırımcı yüzde 1 ile borçlanıyor, biz yüzde 20 ile borçlanıyoruz. Bunun sürdürülebilir bir tarafı yok” dedi.