İlk adımı kim atacak?
Türkiye’de ekonomi yönetimi, elektronik sanayisi seferberliğinde ilk büyük adımı özel sektörün büyük sermaye gruplarının atmasını bekliyor. Bunun için önemli teşvikleri içeren yatırım çağrıları açıklanıyor.
Ne var ki bir büyük holdingin veya sermaye grubunun, en az 5 milyar dolarlık kaynak gerektiren bu tür bir yatırım projesini başlatması zor görünüyor. Özel sektör girişimcileri, başarısızlık riski yüksek, yatırılan kaynakların geri dönüş süresi çok uzun olan bu tür projelerden uzak durmayı tercih ediyor.
Bu durumda devletin, gerektiğinde Varlık Fonu kaynaklarından da yararlanarak ilk büyük adımı atması gerekiyor. İtalyan asıllı İngiliz iktisatçısı Mariana Massucato’nun da belirttiği gibi serbest piyasa ekonomisini en saf şekilde uygulamayı amaçlayan ABD bile devlet sayısız araştırma enstitüleri kurarak, yeni nesil teşvikler için yasalar çıkararak, gerektiğinde hibe ve çok uzun vadeli krediler sağlayarak ileri teknolojilerin gelişmesinde öncülük görevini üstleniyor.
Türkiye’de ekonomi yönetimi inşaat sektörünü teşviğe, yeni altyapı yatırımlarına ve bu arada Kanal İstanbul’a ayıracağı kaynakları ileri teknoloji alanına yöneltebildiği takdirde yetişmiş insan kaynağının da katkısıyla başarılı sonuçlar alabilir. Devlet ilk büyük adımı atıp teknoloji projelerine sermaye koyduğunda özel sektör girişimcileri de ileri teknoloji projelerine daha sıcak bakmaya başlayabilir.
İleri teknoloji konusunda gerekli adımlar atılmadığında Türkiye sanayi devrimlerinin dördüncüsünde de ilk üçünde olduğu gibi gecikmiş ve ilerleme trenini kaçırmış olacak…