Enerjide dışa bağımlılığı azaltacak politikalara süratle ihtiyaç var
TSKB Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Murat Bilgiç, ülkenin rüzgâr, güneş ve biokütle kapasitesinin yüksekliğine işaret ederken, “Potansiyelimize yakın büyümek zorundayız. Türkiye dinamik bir ülke; enerji de bunun motoru... Enerjide dışa bağımlılığı azaltacak politikalara ihtiyaç olduğu da kesin” dedi.
TÜRKİYE Sınai ve Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Murat Bilgiç, sahip oldukları güçlü finans ağı ve sürdürülebilir bankacılık modeli ile sektörde uluslararası ölçekte ayrışan öncü kurumlardan biri olduklarının altını çizdi.
Enerjide çok bilinmeyenli bir denklemin içinden geçen dünyamızda, enerjide bu büyük dönüşümü Türkiye’nin ‘karbon nötr’ bankası TSKB Genel Müdürü Bilgiç, gazetemiz enerji yazarı Neslihan Gökdemir Ağar'a anlattı. Bilgiç, “Biz bu kararları sadece kendi tercihlerimizle değil, fon kaynaklarımızın karar ve kriterleri doğrultusunda alıyoruz” dedi.
ENERJİ YATIRIMLARIMIZ BUGÜN DAHA DEĞERLİ HALE GELDİ
2000’li yılların başında, 1 megavatlık bir santralin 3 milyon dolara mal olduğunu hatırlatan Bilgiç, şimdi aynı yatırımların 500-600 bin dolara mal olduğunu söyledi. Teknoloji daha hızlı geliştiği için finansman daha az gerekiyor. Öncelikle verimliliğin arttığını söyleyebiliriz. Enerji talebinde bir daralma yok, bunlar hâlâ kârlı ve önü açık yatırımlar. Kaynakların kıt olması nedeniyle çok doğru alanlara yönlendirmemiz gerekiyor. Kârlı gibi görünen ama sürdürülebilirliği olmayan yatırımlar ileride karbon vergisi ile yük getireceğinden, tercih edilmiyor. Enerji sektöründe, 2000’lerin başından bu yana gerçekleştirdikleri yatırımları da anlatan Bilgiç, bunların günümüz konjonktüründe daha değerli hale geldiğini savunarak şöyle devam etti:
“Türkiye’nin kurulu gücü 100.000 megavatı aştı ve tamamı özel sektör tarafından gerçekleşti. Bunların önemli bir bölümü yenilenebilir enerji kaynaklı... Büyüklüğü 54.000 megavat... Söz konusu yatırımların tamamına yakın bölümü 2000’li yıllardan sonra yapıldı.
Yeni yasalarla gelen bu yeni yatırımlar doğru sağlanan teşviklerle gerçek oldu. Bankalar kredinin geri dönüşüne bakıyor tabii… Projenin piyasadaki karşılığı çok önemli… Alım ve fiyat garantileri var; çünkü teşvik edilen bir saha. Türkiye’nin potansiyelinin büyük olduğunu görüyoruz. Doğru zamanda doğru teşvikler verilmesi de güven verici oldu. Tarihte ilk defa bir enerji krizinin içinden geçiyoruz. Kalan kaynaklarımız da daha çok ithal gaza ve kömüre dayanıyor. Enerjinin yüzde 60’ı hâlâ bu geleneksel kaynaklardan üretiliyor.”
TSKB Genel Müdürü, “Kendi kaynaklarımıza dönmeliyiz. Yenilenebilirde hammadde güneşten, ekipmanlar ithal. Teşviklerin arttırılması bekleniyor. Toplam elektrik üretiminin yüzde 36’sına karşılık geliyor yenilenebilir enerji… Burada hem verimliliği arttırmamız hem de daha çok kapasite yaratmamız anlamlı olacaktır…”
Bilgiç, ülkenin rüzgâr, güneş ve biokütle kapasitesinin yüksekliğine de işaret etti: “Potansiyelimize yakın büyümek zorundayız. Türkiye dinamik bir ülke; enerji de bunun motoru... Enerjide dışa bağımlılığı azaltacak politikalara ihtiyaç olduğu kesin. Teknoloji de bize müthiş yardım ediyor… Ama potansiyelimizi hoyratça kullanmamalıyız. Projelerin ticari olarak doğru olması yeterli değil; kârlı da olması gerek. Tabii aslolan yatırımın çevreye verdiği zararların nasıl yönetildiğidir… Sosyal boyutu, istihdam boyutu, sürdürülebilirlik boyutu; hepsi bir arada… Önümüzdeki dönemde, yeşil dönüşümün finansmanında, TSKB’NIN yatırım ve projeleriyle dikkat çekmeye devam edeceğini söyleyebilirim...”
KENDİ KAYNAKLARIMIZA DÖNMELİYİZ. YENİLENEBİLİRDE HAMMADDE GÜNEŞTEN, EKİPMANLAR İTHAL. TEŞVİKLERİN ARTTIRILMASI BEKLENİYOR. TOPLAM ELEKTRİK ÜRETİMİNİN YÜZDE 36’SINA KARŞILIK GELİYOR YENİLENEBİLİR ENERJİ.