Körfez Döküm’den 80 ülkeye ihracat
Madencilik, çimento ve enerji sektörlerine butik anlayışla hizmet veren Körfez Döküm, dünyanın birçok noktasındaki ofisleri ve geniş mühendis kadrosu ile 6 kıtadan 80 ülkeye ihracat yapıyor.
KÖRFEZ Döküm’ün madencilik, çimento ve enerji sektörlerine hizmet veren butik bir ihtisas dökümhanesi olduğunu söyleyen Fabrika Müdürü Mustafa Yeğin, global ölçekte hizmet veren firmaların onaylı tedarikçisi olduklarına dikkat çekti. Mühendislik yeteneği ve çözüm odaklı yaklaşımın Körfez Döküm’ü sektörde öne çıkardığını dile getiren Mustafa Yeğin, “Müşteri odaklı bakış açımız, fabrika bünyesinde bulunan ürün ve proses mühendisliği bölümümüz ile tecrübeli kişilerden oluşan proje mühendisliği ekibimiz, müşterilerimize özel hizmet vermektedir. Benimsenen yalın üretim felsefesine göre sürekli iyileştirme ve ürün geliştirme çalışmalarımız ile firmalarımıza global rakipleri ile rekabet gücü sağlamaktayız” dedi. Körfez Döküm olarak üretimin yüzde 90’ını, 6 kıtadaki 80 ülkeye ihraç ettikleri bilgisini paylaşan Mustafa Yeğin, “Dünyanın farklı bölgelerinde kurduğumuz teknik ve 6 kıtaya yayılmış satış temsilciliklerimiz sayesinde ülke ve müşteri sayımız gün geçtikçe artmaktadır. Artan müşteri portföyünü kalıcı hale çevirmek için sorunlara kendi problemimiz olarak bakıyor ve kalıcı çözümler üreterek müşteri memnuniyetini en üst düzete ulaştırıyoruz. Şirket olarak kontrollü kapasite artışı ile gerek ihracat oranını gerekse ihracat gelirlerini artırmak için çalıştıklarını belirten Yeğin, sürdürülebilir kapasiteye ve kapasite artışına bu şekilde ulaşacaklarını bunu da tüm çalışanlar ile uygulayacaklarını ifade etti.
PANDEMİ ETKİSİ İLE BAŞLAYAN KORUMACI EKONOMİ MODELİ İLE YAŞANAN TEDARİK ZİNCİRİ PROBLEMLERİ, ÜLKEMİZE BÜYÜK FIRSATLAR DOĞURDU.
MUSTAFA YEĞİN: “2023 FIRSATLAR YILI OLACAK”
Körfez Döküm Fabrika Müdürü Mustafa Yeğin, demir çelik sektörü ile ilgili yaptığı değerlendirmede ise 2023 yılını fırsatlar yılı olarak gördüğünü söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: “Gerek yeni müşteri gerekse mevcut veya yeni ürün anlamında talep patlaması yaşanıyor. Pandemi etkisi ile başlayan korumacı ekonomi modeli ile yaşanan tedarik zinciri problemleri, ülkemize büyük fırsatlar doğurdu. Dünyanın en büyük çelik ürünleri üreticisi konumunda olan Çin’de çelik tüketiminin dünya ortalamasına göre az seviyede artması ve üretiminin geçen seneye göre azalması, müşterilerin tüketim noktalarına yakın dış kaynaklara veya kendi ülke kaynaklarına yönelmesine neden oldu. Bu da ülkemizde baz etkisiyle çift haneli üretim artış beklentilerine ortam sağladı. Türkiye için beklenen artış oranı yaklaşık %17 mertebesindedir.” Bu noktada önemli olan asli değerin müşteri çeşitliliğini koruyarak kontrollü ve kaliteli büyümeyi kalıcı hale getirmek olduğunu ifade eden Yeğin, “Bu veriler çok motive edici gözükmekte fakat yine de yüksek borçlanma oranları ile büyümenin riskli olabileceğini, artan enerji girdilerinin sebebiyet verdiği maliyet artışının da sektördeki global rakiplerimiz ile rekabet gücümüzü negatif etkileyeceğini düşünüyorum” dedi.