PARIS’TE UZUN BIR YAZ
PARIS’TEN GÜNEYE UZANAN, ILHAM VEREN, GÖNÜLÇELEN BIR SEYAHAT BU…. ATELIER DES LUMIÈRES’DE BAŞLAYAN MONET, RENOIR VE CHAGALL: AKDENIZ ÇEVRESINDE YOLCULUKLAR ADLI SERGI INSANLARI BU GÜNEŞLI COĞRAFYAYI ÜNLÜ RESSAMLARIN SIRA DIŞI RENKLERINDE, GAMSIZ TASVIRLERINDE KEŞFETMEYE ÇAĞIRIYOR. ERKENCI BIR YAZA KIM “HAYIR” DIYEBILIR KI?!
Kuzey Yarım Küre’de kışın kasveti yerini baharın tazeliğine bırakırken keşfetme ve uzaklara kaçma arzunuzu körükleyecek bir sergiden söz edeceğiz. Bu satırları okurken yeryüzünden binlerce feet yükseklikte olsanız bile içinizde uyanacak ulvi bir his sizi Akdeniz kıyısına ulaştıracak, zihninizi arı duru kılacak. Ne de olsa işin içinde Matisse’in renkleri, Bonnard’ın derinliği, Dufy’nin gamsızlığı ve Chagall’ın cüretkârlığı var.
XIX. yüzyıldan XX. yüzyıla, empresyonizmden modernizme uzanan bir sanat seyrine dalmak isterseniz Paris’e mutlaka gidin. Zira Monet, Renoir ve Chagall: Akdeniz Çevresinde Yolculuklar başlıklı sergi başkentin ilk dijital sanat merkezi Atelier des Lumières’de 28 Şubat’ta başladı.
Gustav Klimt’e adanmış bir sergiyle 2018’de açılan Atelier des Lumières sanatı deneyimleme alışkanlıklarımızı dijital devrimin imkânlarını kullanarak değiştiren yeni nesil bir kültür platformu. Sanat merkezi 140 video projektörü ve her noktasına yayılan üstün ses sistemiyle ziyaretçilerine yepyeni, dinamik bir deneyim vadediyor.
Ziyaretçiler serginin yedi ayrı bölümünde, bir sanatsal hareketten diğerine davet ediliyor: Claude Monet ve Pierreauguste Renoir ile tabiat unsurlarının kişide oluşturduğu izlenimleri yansıtan, doğanın sanatçıda uyandırdığı hislere odaklanan empresyonizm; Paul Signac ve Henri
Edmond Cross ile renklerin palette karıştırılmadan, ayrı ayrı noktalama tekniğiyle tuvale uygulandığı puantilizm; Charles Camoin, André Derain, Maurice de Vlaminck ve Albert Marquet ile işlerin yoğun ve güçlü renk kullanımıyla öne çıktığı fovizm ve akımın öncülerinden, Akdeniz ışığının renklerine yepyeni bir parlaklık kazandıran Matisse eserleri sarıyor mekânı. Pierre Bonnard ve Raoul Dufy’nin dekoratif tarzı ve modern sanatın renk ustası Chagall’ın renkleriyle sergi gerçek bir görsel şölen, bir Akdeniz karnavalı âdeta. Üstelik her bölümde eserlere piyanist, kompozitör ve performans sanatçısı Luca Longobardi’nin sergiye özel hazırladığı soundtrack eşlik ediyor.
Serginin 3 bin 300 metrekarelik projeksiyon yüzeyine duvarların yanı sıra zemin de dahil ediliyor. Monet’nin 1886’da yağlıboya ile resmettiği, leylak rengi göğü ardına almış zarif Şemsiyeli Kadın’ın yaklaşık 10 metre yüksekliğindeki bir duvara yansıtıldığını düşünün. Henriedmond Cross’un Akdenizli evlerin çatıları üzerinden lavanta tarlası gibi bir
göğe açılan sahil manzarasının dev boyutlarıyla sizi sanki içine çektiğini…. Bir beyaz yelkenlinin derin mavi sular üzerinde martı gibi salındığı, Dufy’nin Nice’teki Melekler Koyu tasvirinde kaybolduğunuzu…. Ya da Manguin’in 1906’da tamamladığı, coşkulu renklere açılan Cavalière Çam Ormanı’nda bir gezinti. XV. Louis, Claude Joseph Vernet’den Fransız limanlarını resmetmesini istediğinde, XVIII. yüzyılda Akdeniz sularından geçerek Marsilya’ya varan ressamın gördükleri, serginin girişinde karşılayacak sizi.
1857 yılında P.L.M. demiryolu hattının Paris’i Lyon’a ve Marsilya’ya bağlamasıyla Côte d’azur, kıymetini bugün de koruyan bir turizm destinasyonuna dönüştü. Monet, Renoir ve Chagall: Akdeniz Çevresinde Yolculuklar sergisinin sanat direktörü Gianfranco Iannuzzi, “Yeni ulaşım fırsatlarının desteklediği gerçek bir keşifti bu.” diyor. “Sanatkârlar ülkenin diğer bölgelerinden geldiler ve Akdeniz’in ikliminde, manzaralarında, ışığında ve renklerinde kendilerini o zamana dek etkisi altında kaldıkları klasisizmden ve izlenimciliğin kanonlarından kurtarmak için gerekli yepyeni bir esin kaynağı buldular. Bu perspektiften bakıldığında, sanatçıların yolculukları sadece yer değiştirmekten ibaret değildi; bu yolculuklar, içsel yenilenme ve yaratma güdüsünü tetiklemek için birer fırsattı aynı zamanda.”
Iannuzzi’ye göre somut olarak temsil edilse de edilmese de Akdeniz bir esin kaynağı olarak daima eserlerde,
eserlerin ışığında ve renklerinde... “Bu arka planın varlığı bizi büyülüyor ve sergi boyunca, her ressamın kendine özgü tasvirlerinde varlığını sürdürüyor. İzleyiciler Akdeniz’i manzara ressamı Vernet’nin, ünlü empresyonistler Monet ile Renoir’nın, puantilistler Signac ve Cross’un gözünden görme; Matisse’in ve fovistlerin sıra dışı renklerinde, Bonnard’ın entimist eserlerinde, Dufy’nin gamsız, dünyevi tasvirlerinde ve Chagall’ın kışkırtıcı modernist tablolarında keşif fırsatı yakalıyor.”
Serginin düzenlenmesinde sanat direktörü Gianfranco Iannuzzi’ye eşlik eden diğer isimler Accademia Teatrale Veneta’dan drama öğretmeni Renato Gatto ve multimedya sanatçısı Massimiliano Siccardi. Iannuzzi, Gatto ve Siccardi sergide yer alacak eserler arasında bir bağlantı kurmaya çalışmaktansa sanatçıların Akdeniz’e olan yaklaşımlarının çeşitliliğini vurgulamayı seçmişler hazırlık sürecinde. “Ortak bir kaynaktan ilham alan her bir sanatçının kendini tuval üzerinde farklı biçimde ifade edişi vurgulanıyor.” diyor Iannuzzi. “Eserin kim tarafından boyandığı ya da hangi tekniğin kullanıldığı önemli değil; bu eserlere bakarken yabani otların kokusunu duyabilir, hafif bir esinti hissedebilir, kıyıya çarpan bir dalganın sesini duyabilirsiniz.”
“Eserin kim tarafından boyandığı ya da hangi tekniğin kullanıldığı önemli değil; bu eserlere bakarken yabani otların kokusunu duyabilir, hafif bir esinti hissedebilir, kıyıya çarpan bir dalganın sesini duyabilirsiniz.”
Atelier des Lumières’nin arkasında, 1990 yılında kurulan; müzelerin, miras alanlarının global tanıtımı ve yönetimi hususunda hizmet veren Fransız kültürel operatör Culturespaces var. Mekân, XIX. yüzyılda Doğu Paris’in kalbinde kurulmuş bir demir dökümhanesinden muazzam bir sanat merkezine evrilmiş. Ana salon La HALLE’DAKI orijinal metal iskelet, ziyaretçilerin zaman zaman karşılaşacağı kurutma kulesi, su deposu gibi anıtsal yapı ve detaylarla mekânın mimari karakterinin, tarihî mirasının korunduğunu da belirtelim. Atelier des Lumières, yüzünü yeniliğe dönerken gelenekten kopmayan; geçmiş, bugün ve gelecek arasında köprü kuran bir sanat merkezi.
Sizi Paris’in göbeğinden Akdeniz’e, soğuk bir dökümhaneden ılık sahillere âdeta ışınlayacak Monet, Renoir ve Chagall: Akdeniz Çevresinde Yolculuklar, 3 Ocak 2021 tarihine dek gösterimde. Paris’te yaz hiç bu kadar uzun olmamıştı!