Startup finansmanına hazırlık
Ekonomik kalkınmamızı sürdürülebilir hale getirebilmemiz için katma değerli ürünlere olan ihtiyacımız giderek artıyor. İnovatif girişimciliğin teşvik edilmesi yanında bu tür girişimlerin alternatif finansmana erişimleri de ayrı bir sorun oluşturuyor. Bu kapsamda bu ayki yazımda startup finansmanında yabancı kaynak kullanmak isteyen inovatif girişimcilere yol gösterecek bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum.
FİNANS YÖNETİMİNDE AMAÇ
Finans, işletmede ihtiyaç duyulan fonların uygun şartlarda sağlanması ve etkin bir şekilde kullanılmasıyla ilgili faaliyetlerin tümüdür. Finans, en iyi, en geçerli, en isabetli fonlama kararlarının nasıl alınacağıyla ilgilenir. Finansal bir karar aynı zamanda farklı alternatifler arasında en uygun olanın seçilmesi anlamına geliyor. Finansman ise işletme ihtiyaçları için gerekli kaynağın sağlanması ve nakit akışlarının düzenlenmesidir.
İster startup ister geleneksel girişim olarak tanımlayalım her işletmenin finansmana ihtiyacı vardır. Girişimciler ister öz kaynak ister yabancı kaynak kullansın amaç, yapmış olduğunuz yatırımın olabildiğince çabuk geri dönmesini sağlamak, maliyetin üzerinde gelir elde etmek, geçinmenin ötesinde sürdürülebilir şekilde para
kazanmaktır.
WhatsApp’ın Facebook’a neredeyse hiç geliri olmadan 19 milyar dolara nasıl satıldığı ve Uber’in 10 yıldır başabaş noktasına ulaşamadığı bilinen bir gerçektir, ancak bu durum yatırımcı çekmesine engel olmuyor. Pek çok geleneksel girişimci bunu anlamakta güçlük çekiyor ve bu modelin sürdürülebilir olmadığını düşünüyor.
STARTUP’LAR GERÇEK GELİRİ OLMADAN YA DA ZARAR ETTİĞİ HALDE BİLE YATIRIMCI ÇEKEBİLİR
Startup’lar için durum biraz farklıdır ve burada genellikle bir işletmenin farklı kaynaklardan finanse edilmesi söz konusu… Bu süreç, işletmenin gerçek bir gelirinin olmadığı veya daha da kötüsü kayıpların olduğu birkaç yıl sürebiliyor.
WhatsApp’ın Facebook’a neredeyse hiç geliri olmadan 19 milyar dolara nasıl satıldığı ve Uber’in 10 yıldır başabaş noktasına ulaşamadığı bilinen bir gerçektir, ancak bu durum yatırımcı çekmesine engel olmuyor. Pek çok geleneksel girişimci, tabiri caizse, bunu anlamakta güçlük çekiyor ve bu
1.Zaman yönetimi yapın.
Bir yatırımcıyı çekmediyseniz, bu sürecin ne kadar süreceği hakkında hiçbir fikriniz yoktur. M&A (birleşme ve satın alma) danışmanlığı yaptığımda, 6-8 aydan daha kısa bir sürede bir anlaşmayı kapatma fırsatım olmadı ve deneyimlerime dayanarak bu sürenin ortalama 1,52 yıl aldığını söyleyebilirim.
Melek yatırım veya kitlesel fonlama ile fon çektiğinizde vade daha kısadır, ancak 3-4 aydan daha kısa bir sürede gerçekleşmesi zordur. Tüm bu süreçler işinize yöneltmeniz gereken dikkatinizi dağıtmakta, satış yapmanız gereken zamandan, müşterilerinizden sizi uzaklaştırmaktadır. Bu nedenle birkaç ay sürecek bir sürece hazırlıklı olmanızı öneririm.
2.Planlayın.
Girişimin hayat seyri boyunca muhtemelen birkaç tur finansmana ihtiyacınız olacak ve ilk turda aldığınız para bitmeden kalan turların mümkün olduğunca önceden planlanması gerekiyor.
Büyümenin başlangıç yakıtı olan öz kaynak bittiğinde başka bir yatırımcıya başvurmak girişimin doğasında bulunur. Ancak paranın bitmesini beklemek yatırımcı çekmek için çok uygunsuz bir andır.
Çünkü bu noktada pazarlık edeceğiniz koşullar pek elverişli olmayacaktır. Ayrıca sürecin beklenenden daha fazla yavaşlaması gerçekten iflas edeceğiniz noktaya sizi yaklaştırabilir. Bu nedenle,
tüm girişimcilere tavsiyem, tüm kaynakları tüketip son aşamaya gelmeden fon çekme sürecini başlatmalarıdır.
3.Olumsuz sonuçlanmasına hazırlıklı olun.
Girişiminize kaynak ararken demir gibi sinirlere sahip olmanız gerekiyor. Çünkü çok sayıda başarısızlık yaşamanız son derece normaldir. Reddedilmenin bu sürecin doğası gereği olduğunu bilerek umutsuzluğa kapılmamanızı öneririm.
Yatırımcılar yüksek riskli bir yatırım yaptıklarını bilirler ve bu nedenle size para verip vermemeyi çok dikkatli bir şekilde düşünürler. Bu aşamada sorun yaşamaya hazırlıklı ve sakin olun.
A TURUNDAN ÖNCE ŞİRKETİNİZİN YÜZDE 25-30’UNDAN FAZLASINI VERMEMEYE ÇALIŞIN
amaç değildir. Bu oyunu birkaç tur daha oynamanız gerekecektir.
6.Çapa (anchor) yatırımcı kullanın.
Çoğu zaman, ilk finansman turunuz olsa bile, bir yatırımcı havuzu oluşturulur. Kaynak sınırlı, ancak risk yüksek olduğunda yatırımcılar risk almakta zorlanırlar ve hata yapmadıklarından emin olmak isterler.
Bu nedenle, karar verirken güçlü bir etken “sürü içgüdüsü”dür.
Pek çok yatırımcı ile konuşabilirsiniz, ancak sizi reddetmeseler bile kendinizi kimsenin size para vermediği bir durumda bulabilirsiniz.
Çapa görevi gören bir yatırımcı bulursanız, birkaç yatırımcının daha ne kadar çabuk katılacağını göreceksiniz. Özellikle bu yatırımcı ünlü bir kişi ise. Örneğin, birçok yatırım fonu Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nı (EBRD) ana yatırımcı olarak kullanmaktadır. Daha küçük bir miktar istiyorsanız, bir yatırımcı yeterli olabilir, ancak miktar daha fazlaysa ve birkaç melek yatırımcı veya fonu dahil etmeniz gerekiyorsa, önce bir çapa yatırımcı bulmanızı öneririm.
ERKEN AŞAMADA GİRİŞİMİN CEO’SU VE ÇOĞUNLUKLA DA GİRİŞİMCİNİN KENDİSİDİR