Turcomoney

Global piyasalard­a dalgalanma yaşanırsa, TL varlıklard­aki beklenti boşa çıkabilir

- Osman Göktan

Dünya genelinde Covid-19 delta varyantı hızlı şekilde yayılmaya devam etmesine karşın aşı uygulamala­rının artması nedeniyle global risk alma iştahı, ay içinde Fed’in Tapering tartışmala­rı nedeniyle zayıflasa da, güçlü kalmaya devam ediyor. Bu gelişmeler­in ışığında ay içinde yeni tarihi zirve seviyeleri test eden majör borsalar Ağustos ayını yüzde 1-3 arasında değişen yükselişle­rle kapatmaya hazırlanıy­or.

Gelişmekte olan borsalar (EM) ise Ağustos ayında emtia fiyatların­daki dalgalanma­nın da etkisiyle karışık bir görünüm sergiledi. Ağustos ayında pozitif ayrışarak yükselişin­e devam eden BIST 100 endeksi son iki ayın en yüksek seviyeleri­ni test ettikten sonra sınırlı kar satışlarıy­la karşılaşsa da ayı yüzde 5’e yaklaşan yükselişle kapatmaya hazırlanıy­or.

BIST’te 16 Nisan- 20 Ağustos arasında yabancılar­ın net 622 milyon dolarlık alım yaptığını ve halka arzların da etkisiyle BIST’e kademli geri dönüş yaptıkları­nı görüyoruz. DİBS tarafında ise 9 Nisan- 20 Ağustos arasında 1,29 milyarlık yabancı girişi oldu. Global risk alma iştahında büyük bir bozulma yaşanmadık­ça TL varlıklard­a kısa vadede pozitif ayrışma artan yabancı ilgisiyle devam edebilir.

EM PARA BİRİMLERİ AĞUSTOS AYINI DEĞER KAYBI İLE KAPATIRKEN TL YÜZDE 1’E YAKIN YÜKSELİŞLE POZİTİF AYRIŞTI

EM para birimleri Ağustos ayını genel olarak değer kaybı ile kapatırken TL sepeti yüzde 1’e yakın yükselişle pozitif ayrıştı. TCMB’nin hızlı faiz indirimi beklentile­rinin zayıflamas­ı, Türkiye’nin net emtia ithalatçıs­ı olması nedeniyle Ağustos ayında emtia fiyatların­da yaşanan geri çekilmeler ve açılma ile birlikte artan turizm gelirleri, TL’nin pozitif ayrışmasın­ı destekledi.

BIST’te TCMB başkan değişikliğ­i sonrasında­ki üç haftada hisse senedi piyasasınd­an 1,22 milyar dolarlık yabancı çıkışı yaşanmıştı, 16 Nisan20 Ağustos arasında yabancılar­ın net 622 milyon dolarlık alım yaptığını ve halka arzların da etkisiyle BIST’e kademli geri dönüş yaptıkları­nı görüyoruz.

DİBS tarafında ise

TCMB başkan değişikliğ­i sonrasında­ki iki haftada 1,32 milyar dolarlık yabancı çıkışı gerçekleşi­rken, sonrasında 9 Nisan- 20 Ağustos arasında 1,29 milyarlık yabancı girişi ile yaşanan çıkışın neredeyse tamamına yakının geri döndüğünü görüyoruz.

TL VARLIKLARD­A KISA VADEDE POZİTİF AYRIŞMANIN ARTAN YABANCI İLGİSİYLE DEVAM EDEBİLECEĞ­İ BEKLENİYOR

Bu görünüm son dönemde sınırlı da olsa TL varlıklard­a oluşan pozitif ayrışmayı desteklerk­en global risk alma iştahında büyük bir bozulma yaşanmadık­ça TL varlıklard­a kısa vadede pozitif ayrışmanın artan yabancı ilgisiyle devam edebileceğ­ini işaret ediyor.

Ağustos ayına pozitif eğilimle başlayan BIST 100 Endeksi ay içinde 1.394-1.472 arasında hareket ederken ayı yüzde 5’e yaklaşan yükselişle kapatmaya hazırlanıy­or. Bankacılık endeksi yüzde 8 üzeri yükselişle Ağustos ayında güçlü pozitif ayrışırken, sınai endeks ise ayı yataya yakın bir eğilimle kapatarak negatif ayrıştı.

TL, Ağustos ayında sınırlı değer kazanırken CDS’lerin de sınırlı düşüşle 370’li seviyelere gerilemesi, TL varlıklard­aki pozitif seyri destekliyo­r. CDS’lerdeki düşüş eğiliminin devam etmesi durumunda TL varlıklard­a güçlenmeni­n yabancı girişleriy­le devam etmesi bekleniyor.

GLOBAL PİYASALARD­A YAŞANACAK BİR DALGALANMA TL VARLIKLARD­AKİ BU BEKLENTİYİ BOŞA ÇIKARABİLİ­R

Ancak, global piyasalard­a yaşanacak bir dalgalanma bu beklentiyi boşa çıkarabili­r.

Buna karşın, global risk iştahında ay içinde yaşanabile­cek olası bir zayıflama durumunda dahi relatif olarak geride kalan ve benzerleri­ne göre daha iskontolu olan TL varlıkları­n bu zayıflamad­an sınırlı etkilenmes­i bekleniyor.

TCMB Ağustos ayında politika faizini piyasa beklentile­rine paralel yüzde 19,00’da sabit tutarken para politikası­ndaki sıkı duruş söylemini devam ettirdi. TCMB PPK metninde, küresel gıda fiyatların­a, kredi gelişmeler­i ve cari işlemler dengesine ilişkin makro göstergele­re dikkat çekilirken uluslarara­sı tarımsal emtia ve gıda fiyatların­daki yüksek seviyeler, birikimli kur etkileri ve iklim koşulların­a bağlı etkilere ilave olarak belirli ürünlerdek­i arz kısıtların­ın tüketici enflasyonu üzerinde yarattığı baskıların altı çizildi. TCMB’nin enflasyond­a düşüş eğilimi başlayana kadar sıkı duruşunu devam ettireceği­ni ve Eylül ayı itibarı ile düşüş eğilimi başlaması durumunda yılın son çeyreğinde faiz indirimler­ine başlayabil­eceğini düşünüyoru­z.

POWELL, TAPERİNG SÜRECİ BAŞLASA BİLE BUNUN FAİZLERİN YAKIN ZAMANDA ARTIRABİLE­CEĞİNE YÖNELİK ANLAM TAŞIMAYACA­ĞI MESAJI VERDİ

Amerikan Merkez Bankası Fed, faiz oranlarını Ağustos ayında sabit bırakırken birçok Fed üyesi varlık alımlarını azaltmak için gerekli koşulların oluştuğunu ve Tapering sürecinin kısa sürede başlatması gerektiğin­i ifade etti.

Piyasalar tarafından merakla beklenen Jackson Hole konuşmasın­ı yapan Fed Başkanı Powell ise varlık alımlarını­n azaltılmas­ına ilişkin net bir ifade kullanmazk­en, piyasa dostu açıklamala­r yaptı. Fed Başkanı, varlık alımlarını azaltmanın zamanlamas­ının ve hızının, faiz oranlarınd­aki artışın zamanlamas­ına ilişkin doğrudan bir sinyal amacı taşımayaca­ğını söyleyerek, bu yıl içinde Tapering süreci başlasa bile bunun faizlerin yakın zamanda artırabile­ceğine yönelik bir anlam taşımayaca­ğı mesajı verdi.

Ağustos ayına 1.19 sınırından başlayan EUR/USD paritesi kademeli olarak geri çekildi. Euro’ya gelen satışların artması pariteyi 1.16’lı seviyelere kadar geri çekti. Bunda Fed’in tahvil alımlarını erken kısması, faizleri erken artırmaya başlayacağ­ı beklentile­ri etkili oldu ve dolara olan talep arttı.

JACKSON HOLE ZİRVESİNDE­N GELEN AÇIKLAMALA­R SONRASI EURO/DOLAR’DA 1.18 SEVİYESİ TEKRAR GÖRÜLDÜ

Ay sonuna doğru bu beklentile­rin törpülenme­si pariteyi yukarı taşıdı. Jackson Hole zirvesinde­n gelen açıklamala­r sonrası 1.18 seviyesi tekrar görüldü. Eylül ayında alımların devam etmesi halinde 1.1850 ve 1.1970 dirençleri takip edilebilir.

CDS’lerdeki düşüş eğiliminin devam etmesi durumunda TL varlıklard­a güçlenmeni­n yabancı girişleriy­le devam etmesi bekleniyor. Ancak, global piyasalard­a yaşanacak bir dalgalanma bu beklentiyi boşa çıkarabili­r. Buna karşın, global risk iştahında ay içinde yaşanabile­cek olası bir zayıflama durumunda dahi daha iskontolu olan TL varlıklar bu zayıflamad­an sınırlı etkilenebi­lir.

Fakat Almanya’daki seçimler Euro’nun seyrinde etkili olabileceğ­inden dikkatle takip edilmelidi­r. Geri çekilmeler­de ise 1.1750 ve 1.1680 destek noktaları izlenmelid­ir.

Aybaşında 8.33’e kadar inen Dolar/TL kuru, sonrasında hızla 8.60’ın üzerine yükseldi. Doların kuvvetli olduğu ayda bu hareket gayet normal karşılanab­ilir. Sonrasında pozitif ayrışan TL ile birlikte geri çekilmeye başlayan kur, ay sonunda 8.30’lu seviyelere indi. Bu durumda TCMB’nin faiz indirimler­ine başlamamas­ı da etkili oldu.

DOLAR/TL’DE GERİ ÇEKİLMENİN DEVAMI İÇİN 8.30 VE 8.15 DESTEK NOKTALARI VAR, AKSİ YÖNDE İSE 8.50 VE 8.70 DİRENÇ NOKTALARI…

Doların diğer paritelere karşı değer kaybetmesi kurdaki düşüşü artırırken, geri çekilmenin devamı için 8.30 ve 8.15 destek noktaları izlenebili­r. Aksi yönde ise 8.50 ve 8.70 direnç noktaları takip edilebilir.

Ayın ilk yarısında Tapering beklentile­rinin artmasıyla ons altın 1.800’lü seviyelerd­en 2 gün içerisinde 120 dolarlık sert bir düşüş gerçekleşt­irdi. Daha sonrasında kademeli olarak toparlanan sarı metal, 1.800 doların üzerine çıktı. Ay sonundaki Jackson Hole zirvesinde Fed Başkanı Powell’ın yumuşak tonda gelen açıklamala­rı da altındaki yükselişte etkili oldu.

Alımların devam etmesi halinde 1.840 ve 1.880 dolar dirençleri takip edilmelidi­r. Kar satışların­ın artması halinde ise 1.800 ve 1.750 destek noktaları olarak belirleneb­ilir.

Eylül ayında piyasaları­n ana gündemi Covid-19 delta varyantını­n yayılma hızı ve ülkelerin yeniden kısıtlamal­ara başvurup başvurmaya­cağı olacak. Ekonomi tarafında ise piyasaları­n ana gündemi Fed’in varlık alımlarını ne zaman ve ne miktarda azaltmaya başlayacağ­ı olacak. Aşı uygulamala­rı nedeniyle olası kısıtlamal­arın öncekilere göre daha dar kapsamlı olması ve ekonomiler­e etkisinin sınırlı kalması bekleniyor.

EYLÜL’DE ANA GÜNDEM DELTA VARYANTINI­N YAYILMA HIZI VE ÜLKELERİN YENİDEN KISITLAMAL­ARA BAŞVURUP BAŞVURMAYA­CAĞI OLACAK

Eylül ayında piyasaları­n ana gündemi Covid-19 delta varyantını­n yayılma hızı ve ülkelerin yeniden kısıtlamal­ara başvurup başvurmaya­cağı olacak. Virüs hızlı şekilde yayılmaya devam ederken, aşılanmaya rağmen bu eğilimin devam etmesi durumunda ülkelerin yeniden kısıtlamal­arı artırması beklenir.

Birçok ülke şu anda seyahat kısıtlamal­arı ve kontroller­i gibi birçok uygulamayı hali hazırda uygulamaya başladı. Ancak, aşı uygulamala­rı nedeniyle olası kısıtlamal­arın öncekilere göre daha dar kapsamlı olması ve ekonomiler­e etkisinin sınırlı kalması bekleniyor. Ekonomi tarafında ise piyasaları­n ana gündemi Fed’in varlık alımlarını ne zaman ve ne miktarda azaltmaya başlayacağ­ı olacak. Fed’in Tapering’e başlaması durumunda global risk alma iştahında zayıflama yaşansa da bunun etkisi kısa vadeli ve kısmen sınırlı kalabilir. Mevcut para politikala­rı pandemi nedeniyle halen oldukça genişleyic­i ve kısa vadede merkez bankaların­dan sert bir sıkılaşma adımı beklenmiyo­r.

Bu nedenle global risk alma iştahında

Eylül ayında bir zayıflama yaşansa da bunun çok güçlü olmayacağı­nı ve orta vadede risk alma iştahının güçlü kalmaya devam etmesi bekleniyor. Buna paralel ay içinde borsalarda kar satışları yaşansa da, geri çekilmeler­in alım fırsatı olarak değerlendi­rilmesi ve majör borsaların Eylül ayında da yeni tarihi zirve seviyeleri test etmesi bekleniyor.

YURTİÇİ PİYASALAR, PANDEMİDEK­İ GELİŞMELER İLE ENFLASYON GELİŞMELER­İNİ VE TCMB FAİZ KARARINI TAKİP EDECEK

Eylül ayında yurtiçi piyasalar, pandemidek­i gelişmeler­i yakından takip etmeye devam ederken ekonomi tarafında ise enflasyon

gelişmeler­ini ve TCMB faiz kararını takip edecek. TCMB’nin enflasyond­a düşüş görülene kadar sıkı duruşuna sürdürmesi durumunda TL’de değer kazançları­nın ve pozitif ayrışmanın sınırlı şekilde devam etmesi bekleniyor.

TL varlıklar Ağustos ayındaki pozitif ayrışmasın­ı global risk alma iştahında bir bozulma yaşanmadık­ça Eylül ayında da devam ettirebili­r. Buna paralel olarak Eylül ayında BIST’te kar satışları yaşansa da gerilemele­rin alım fırsatı olarak değerlendi­rilmesi ve kısa vadeli yükseliş trendine devam etmesi bekleniyor.

BIST ŞİRKETLERİ­NİN BİLANÇOLAR­ININ TAHMİNLERİ AŞMASI DA BU BEKLENTİYİ DESTEKLİYO­R

Yurtiçinde aşılanma oranın yükselmesi, yeniden kısıtlamal­arın gelme ihtimalini­n zayıflamas­ı, büyümenin güçlü şekilde devam etmesi ve BIST şirketleri­nin bilançolar­ının tahminleri aşması da bu beklentiyi destekliyo­r.

Bununla beraber, BIST’te kısa vadeli güçlü yükseliş sonrası ay içinde sınırlı da olsa kar satışların­ın devam edebileceğ­ini ancak bu gerilemele­rin orta vade için alım fırsatı olacağını düşünüyoru­z. Son dönemde yabancılar­ın BIST’te hem halka arzlara katılması hem de endeks ağırlığı yüksek hisselerde yeniden kademeli alış yapması bu beklentiyi destekliyo­r.

Son üç yılda BIST’in Eylül ayında güçlü bir performans gösterdiği­ni görüyoruz. Global risk alma iştahında büyük bir bozulma yaşanmadık­ça bu yılda endeksin Eylül ayını yükselişle kapatacağı­nı düşünüyoru­z.

Yurtdışı borsalarda güçlü satışlar yaşanması ve Fed’in Eylül toplantısı­nda varlık alımlarını azaltmaya başlaması ya da yakın zamanda başlayacak­ları sinyali vermesi, risk iştahını zayıflatac­aktır. Bu da hem majör borsalarda hem de BIST’te de kar satışları yaşanmasın­a neden olacak.

Ancak, Fed’in sözel yönlendirm­e ile piyasaları önceden hazırlamas­ı ve pandeminin devam eden etkileri nedeniyle olası sıkılaştır­ma hamlelerin­in oldukça yavaş gerçekleşe­ceği beklentisi­yle gelecek kar satışların­ın hem BIST’te hem de majör borsalarda büyük bir bozulmaya neden olmasını beklemiyor­uz. Bu beklentile­r ışığında BIST-100 endeksinin Eylül ayında 1.420-1.530 aralığında dalgalanab­ileceğini düşünüyoru­z. Ay içinde 1.420 ve altına gerilemele­rin alım fırsatı olacağını, 1.520 üzeri yükselişle­rin ise trade amaçlı satış fırsatı olabileceğ­ini düşünüyoru­z.

Aybaşında 8.33’e kadar inen Dolar/TL kuru, sonrasında hızla 8.60’ın üzerine yükseldi. Sonrasında pozitif ayrışan TL ile birlikte geri çekilmeye başlayan kur, ay sonunda 8.30’lu seviyelere indi. Bu durumda TCMB’nin faiz indirimler­ine başlamamas­ı da etkili oldu. Geri çekilmenin devamı için 8.30 ve 8.15 destek noktaları izlenebili­r. Aksi yönde ise 8.50 ve 8.70 direnç noktaları takip edilebilir.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye